Ekonomik
Krize Neden Olan Çevresel Faktörler
Krizler ani
şekilde veya gelişini daha önceden hissettirerek
ortaya çıkabilirler, her ne şekilde olursa olsun
temel neden ortaya çıkan yeni rekabet koşullarına
işletmelerin uyum sağlayamamalarıdır. Bu ana neden
işletme dışı faktörler ve işletme içi faktörlere
bağlıdır.
Dış
Çevre Faktörleri
İşletmenin kontrolü dışında krize neden olan çevre
faktörler dış çevre faktörleridir. Dış çevre
faktörleri ülkeyi hatta dünyayı kontrolü altına
alarak çok sayıda işletmenin varlığına etkide
bulunabilir. Çevre koşullarında oluşan hızlı
değişiklikler işletmelerin bu değişikliğe hızlı uyum
sağlamalarını gerektirir. İşletmenin uyum sorunu
krize zemin hazırlar. Çevre faktörlerine uyum
sağlamada gösterilen gecikme krizin şiddetinin
artmasına neden olur.
İşletmelerde krize neden olabilecek çevre
faktörleri; doğal şartların, toplumsal, ekonomik,
teknolojik ve politik yapının değişimidir.
Doğal
Faktörler
Doğal
çevreyle ilgili beklenmedik değişimlerdir. Toprak,
su, iklim ve çevre kirliliği yönünden ani felaketler
krize zemin hazırlar. Türkiye’de 1999 yılında
meydana gelen iki deprem birçok işletmenin
yıkılmasına, kullanılamaz, üretim yapılamaz hale
gelmesine neden olmuştur.
Ekonomik Faktörler
İşletmenin ürünlerinin arz talep durumu, Pazar
faktörleri, ülke ekonomisinin parasal, mali ve genel
iş şartlan yönünden değişimi, ekonominin
büyümesi ve sağlığı, Gayri Safı Milli Hasıla ve
kullanılabilir kişisel gelir, talepteki büyük
değişimler ve yabancı rekabeti işletmeleri yakından
etkiler. Özellikle uluslararası pazarlamada çalışan
işletmeler dış çevre açısından farklı ortamlarda
bulunurlar.
Tablo 1’de
Türkiye’de ekonomik faktörlerin etkisiyle ortaya
çıkan önemli krizlerin nedenleri ve sonuçlan yer
almaktadır.
Tablo 1: Türkiye’de
Ekonomik Faktörlerin Etkisiyle Ortaya Çıkan Önemli
Krizler
Yıllar
Krizlerin Nedenleri
Krizlerin Sonuçları
1929 |
Dünya
ekonomik bunalımı |
Dolar 1,97 TL’den
2,21 TL’ye yükselmiş, ödemeler dengesi
bozulmuş, yabancı sermaye girişi durmuştur. |
1946 |
Dış
ticaret açığını kapatmak, ihracatı
artırmak amacıyla devalüasyon yapılmıştır. |
Enflasyon %30’lara
çıkmış, 1946-1947 yıllan arası ekonomi
gerilemiştir. |
1958 |
Develüasyon |
Ekonomik darboğaz
olmuştur. |
1970 |
Dış
ödemeler dengesi üzerindeki baskı
üzerine devalüasyon yapılmıştır. |
Dolar 9 TL’den
15,15 TL’ye yükselmiş, büyümede düşüş
meydana gelmiştir. |
1980 |
24 Ocak kararları |
Dolar 33,70 TL’den
70 TL’ye yükselmiş, reel faiz dönemi
başlamış, üç haneli enflasyon dönemi
başlamıştır. |
1994 |
5 Nisan kararları |
Dolar 17.000 TL’den
40.000 TL’ye yükselmiş, kamu açıklannı
kapatıcı istikrar paketi uygulanmıştır. |
2000-01 |
Kasım
2000 ve Şubat 2001 Likidite sıkışıklığı |
Faiz oranları
aniden %1700-2000 seviyelerine yükselmiştir. |
2008-09 |
ABD’de
başlayan ve dünyayı saran kriz |
işletmelerin
pazar payları, azalmış ihracat rakamları
gerilemiş, sanayi kapasite kullanım oranları
gerilemiştir. |
Toplumsal Yapı
Toplumdaki insan ilişkilerinin
ve değer yargılarının değişmesi, toplumsal ve
kültürel sorunlar işletmeleri kriz ortamına çeken
nedenler arasındadır.
Nüfus
yapısındaki değişiklikler en önemli sosyal ve
kültürel faktörlerden birisidir. Göç, kadının
toplumdaki yeri, yaşam tarzlarının değişmesi,
beklentilerin artması gibi gelişmeler işletmelerin
amaçlarını etkileyebilmektedir. İşletmelerin bu
değişmelere uygun stratejiler belirleyip uygulaması
gerekir. Aksi takdirde sosyal ve kültürel faktörleri
dikkate almayan işletmeler krizle karşı karşıya
gelmektedir.
Teknolojik Faktörler
Teknolojik yenilikler işletmelerde
değişimi gerektiren nedenlerden birisidir.
Teknolojik gelişmeler işletme tarafından izlenmez ve
tatbiki olmazsa kriz yaratır. Makineleşme,
elektronik otomasyon, ve son bilgisayar
teknolojileri işletmenin ürünlerine, maliyet ve
zaman unsuruna alternatif yaratmada etkili olur.
Teknolojideki değişmeler
toplumsal hayatı ve buna bağlı olarak işletmelerde
değişimi zorunlu duruma getiren önemli bir unsurdur.
İşletmenin kullandığı teknik ve yöntemlerde hızlı
bir değişme söz konusu ise bu gelişen teknoloji
işletmenin ürettiği mal ve hizmetin yerine ikame
edilebilecek yeni ürünler ve faaliyet alanları
ortaya çıkarmışsa ve işletme bunlara ayak
uyduramıyorsa krizle karşı karşıya kalabilmektedir.
Teknolojik gelişmeler yaşamın her alanında hız,
konfor, kolaylık sağlamakta, ekonomik büyüme hızını
artırmakta, yaşam standardını yükseltmektedir.
|