|
Hisse Senedi Yatırımcılarının Kararlarını Etkileyen
Faktörler
Finans piyasalarında birbirinden farklı özellikteki yatırım
ensturmanlarına yatırım yapmak yatırımcılar
açısından verilmesi zor bir karardır.
Bireysel yatırımcılar bu kararları verirken çeşitli faktörlerin
etkisi altında kalırlar. Bu kısımda, söz konusu
kararların verilmesi sırasında yatırımcıları
etkileyen çeşitli faktörlerin neler olduğunu
incelenecektir.
Demografik Faktörler
Bir bireyin yatırım amacını belirleyen en önemli etken yaşı ve
sağlık durumudur. Sağlığı pek iyi olmayan ve üstelik
yaşlı bir tasarruf sahibi elindeki parayı nakit
halinde tutmak isteyebilir. Öte yandan genç bir
tasarruf sahibi elinde nakit bulundurma yerine satın
alma gücünü korumayı ve elindeki parada artışı
isteyebilir. Yani birinci tasarruf sahibi, kendisine
gelir getirecek aynı zamanda riski az menkul
kıymetleri seçecek, ikinci tasarruf sahibi ise
yatırdığı parayı koruyacak ve yatırdığı parada artış
sağlayacak menkul kıymetleri arayacaktır.
Eğitim durumu da yatırımcının yatırım kararı
üzerinde etkili diğer bir faktördür. Hisse senedi
yatırımcıları arasında üniversite mezunlarının çok
oluşu dikkat çekmektedir. Kişilerin yatırım
amaçlarını belirleyen üçüncü kişisel etken kişinin
ticari ve fınansal konulardaki bilgisi ve araştırma
için ayırabileceği zamandır. Bir hekim kendi işinden
vakit ayırarak menkul kıymetleri çıkaran şirketlerin
bilanço ve gelir raporlarını inceleyerek onları
değerlemeye çalışmaz. Çünkü daha önce raporlardaki
rakamların anlamlarını öğrenmesi, daha sonra
raporlar arasında karşılaştırmalar yapması
gerekecektir. Bir iş adamı bile kendi
işletmesinin sorunları ile ilgilenirken menkul
kıymetini alacağı şirkete ilişkin araştırmaya zaman
ayıramaz.
Psikolojik Faktörler
Borsa gibi fiyatların serbest oluştuğu ortamlarda kişisel ve hatta
toplumsal psikolojinin payı çok büyüktür. Özellikle
borsa geçmişi fazla olmayan gelişmekte olan
ülkelerde kişi ve toplum, içinde bulunduğu
psikolojik koşullan fiyatlara hemen yansıtmaktadır.
İster ekonomik, ister siyasi kaygılar olsun
insanların korku ve hırs duyguları üzerinde etkili
olmaktadır. Sonuçta insan korku ve hırslarının
etkisinde kalarak eyleme geçmektedir. Beklentiler
gelecekten kaygı yönünde gelişirse çoğunluk hisse
senedini satmayı düşünmektedir. Gelecekten umutların
arttığı dönemlerde toplumdaki pozitif düşünce
yayılmakta ve çoğunluk borsaya alıcı olarak
gelmektedir.76 Toplum, temel değerleri
içinde bulunduğu döneme bağlı olarak değerlendirilir
Karamsarlığın yaygın olduğu dönemlerde olumlu
gelişmeler dikkate alınmazken, olumsuz gelişmeleri
abartma eğilimindedir. Aşırı iyimserliğin hakim
olduğu dönemler de negatif gelişmeleri
değerlendirmez. Pozitif gelişmeler ise, genel kanıyı
desteklediği için hemen kabul görür. Aynı olay bile
bazen olumlu değerlendirilirken bazen diğer koşullar
altında olumsuz değerlendirilebilir. Borsa,
çoğunluğun istediği gibi davranır. Çoğunluk ise
yanlış düşünüyor olabilir. Borsa mantığı ile düz
mantığın uyuşmamasının nedeni çoğunlukla toplumsal
psikolojidir.
Davranışlara yön veren güdüler, kişinin yaşı, mesleği, eğitim
durumu gibi değişkenlere bağlı olarak farklılık
gösterebilir. Aynı güdüler ve ihtiyaçlar kişilerde
başka başka davranış biçimleri oluşturabilir.
Örneğin birisi itibar kazanmak için hisse senedi
alırken, bir başkası itibar kazanmak için sahip
olduğu hisse senetlerini satabilir. Bazen de, farklı
güdü ve ihtiyaçlar değişik kişilerde aynı davranış
biçimine yol açabilir. Biri hisse senedini güvenlik
ihtiyacı için, yani para kazanmak için alırken,
başka biri başarılı ve üstün görünmek için saygınlık
kazanma ihtiyacı için alabilir.
Alınan bir hisse senedinin fiyatının düşerek zarara
yol açması, üzüntü ve korku duygularını artırır ve
kişi bu duyguların etkisi ile malını satabilir.
Alınan bir hisse senedinin tavan olması ise sevinç,
gururlanma gibi duygulan ön plana çıkanr. Korku,
üzüntü, sıkıntı, kıskançlık, nefret, kuşku, neşe,
sevinç... gibi duygular piyasadaki alıcıları ve
satıcıları sürekli etki altında tutar. Örneğin,
yaşamında başka olaylardan etkilenmiş üzüntülü ve
huzursuz olan bir kişi borsadaki düşüş sırasında
diğerlerinden daha fazla korkuya kapılabilir ve
satışa geçebilir. Davranışların kontrol edilemeyecek
kadar şiddetlenmesi yanlış davranma olasılığını
artırır. Örneğin, korku duygusunun şiddetlenmesi
kişiyi mutlaka satışa yöneltir. Korkuyu besleyen,
güçlendiren etkiler her seferinde farklı nedenlerden
kaynaklanabilir. Geleceğinden aşırı korkuya kapılan
kişinin tepkisi aynıdır. Elindeki hisse senedini her
ne fiyata olursa olsun mutlaka satmak ister. Bir kaç
gün beklenmesi halinde belki daha iyi fiyata alıcı
bulunma ihtimalini düşünemez. Hatta bir kaç gün
sonra satmaktan bile vazgeçecekken, o günün en düşük
fiyatından satış yapılır. Bu davranışın haklı
çıktığı çok az örneğe rastlanabilir. Gelecek korkusu
yaşayanlar çoğunlukta ise, çoğunluk aynı davranış
biçimi içerisindedir. Hisse o gün taban fiyattan
belki satıcılı kalır. Bir kaç gün sonra ortalık
yatışır, satışı gerektiren sebepler ortadan kalkar.
Korkuyu besleyen duygular hafifler, hisse senedi
yeniden talep görür. Bazı duygular kişide gerginlik
veya gevşeme gibi etkiler de yapar. Şaşkınlık,
merak, bekleyiş, öfke ve kıskançlık gibi duygular
kişide gerginlik uyandıran duygulardandır. Sevinç,
neşe gibi duyguların aşırı artması kişide gevşemeye,
rahatlamaya yol açar. Psikolojide heyecan olarak
tanımlanan bu duygular genellikle kısa süreli
yaşanır.
Uyarıcılar ve Davranış
İnsan davranışları karmaşıktır ve birçok nedene
dayanır, davranış, kişinin fiziksel yapısından
kaynaklanabilir. İçinde bulunduğu çevreden
etkilenerek davranışlarını yönlendirir. İnsan ve
çevresi arasındaki etkileşim süreklidir. Örneğin,
seans salonunda oturan bir kişi hiç aklında yokken
aynı salondakilerin belli bir hisse senedini almaya
başlamalarından etkilenerek kendisi de alım emri
verebilir. Çevresindekilerin hisse senedini
almalarından etkilenmiştir, aynı davranış, satış
içinde düşünülebilir. Fiyatı birden hareketlendiren
nedenler bazen de fiyat üzerinde daha uzun süreli
etkili olurlar. Aynı hissenin Mayıs ayındaki
hareketleri de etki-tepki gelişimine bir örnektir.
Psikolojide davranışları oluşturan ön koşullara
uyarıcı denir. Uyarıcılar; güdü, duygu, alışkanlık,
kavram ve inançlar üzerinde etki yaparlar. Uyarıcı
ve davranış arasında seçme özgürlüğü yer alır.
Bilinçlenme derecesine göre kişinin tepki olarak
ortaya çıkan davranış biçimi şekillenir. Uyarılan
kişinin gösterdiği davranış biçimi de tepki olarak
adlandırılır, dış çevreden gelen uyanlar
değerlendirilmeden verilecek anlık tepkilerin, ister
alım ister satım yönünde olsun çoğunlukla hatalı
olduğu gözlenmektedir. Uyarıcı, iç süreçler ve
davranış modeli uyarıcı ile davranış arasında insana
özgü bazı iç psikolojik süreçlerin yer aldığını
kabul eder.
Etkilenme ve tepki kişiye göre farklılık gösterir. Kişinin fiziksel
yapısı, gelişimi, sosyal konumu ve ruhsal durumu
gibi farklılıklar tepkilerin de kişiden kişiye
değişik olmasını sağlar. Bazıları her uyarıcıya
hemen tepki verirken bazıları çevreden gelen
uyarıları dikkate almazlar. Ya da daha geç tepki
gösterirler. Örneğin bir bakanın istifa haberinin
alınması bazılarında hemen satım yönünde tepkiye
dönüşür. Hangi fiyata olursa olsun önce satalım diye
düşünürler. Bazıları ise aynı uyarı karşısında daha
sakindirler. Hükümetin bakansız kalmayacağını bir
kaç gün içinde yeni bakanın atanacağını düşünerek
düşen fiyatlarla, alım yönünde tepki verebilirler.
Toplumların arasında da hem etkilenmede hem de
tepkide farklılıklar görülür. Bir toplumda çevreyi
kirleten işletmeler hakkında basında çıkan haberler
o hisse senedi için satış baskısı uyarısı olarak
algılanabilir. Gelen uyanlar satış tepkisine
dönüşebilir. Başka bir toplumda aynı haberler
toplumu etkilemez, uyarı olarak algılanmadığı için
hisse senedi üzerinde satış baskısı yaratmaz.
Etkilenme doğrudan alım satım tepkisine yol
açabildiği gibi, bazen de gelen uyanlar, kişide
kapalı tepkiler oluşturur. Korku ve sevinç duyguları
kapalı tepkilerdir. Bazen kişi bu duygulan iç
dünyasında bastırır. Bastırılan tepkiler beklenmedik
bir anda kişinin davranışlarını etkileyebilir. İçsel
duygular ancak açık tepkiye dönüştükten sonra
gözlenebilmektedir.
|