KDV'nin Ekonomik etkileri
Yatırımların
teşvik edilmesi: Sanayileşmenin ön şartlarından birisi
yatırımların vergi yoluyla teşvik edilmesidir.
Katma değer
vergisinde yatırım mallarının maliyetine giren ve alış sırasında
ödenmiş vergi üretilen malların satış bedelleri üzerinden tahsis
edilen vergiden indirim mekanizması vasıtasıyla
indirilebilecektir. Bu durum kapital yoğun endüstrilerin
gelişmesinde yararlı olacaktır. yatırımlar ve genel giderler
dolayısıyla ödenen vergilerin geri alınabilmesi, sanayicilerin
ellerinde fonların birikimine yol açacak ve sanayiciler yatırım
ve işletme sermayesi olarak önemli kaynaklara kavuşacaklardır.
Bunun sonucu olarak yatırımların ve sanayileşmenin
hızlandırılmasına imkan verilmiş olacaktır.
Sanayi
açısından: Sanayi üzerindeki vergi yükü büyük önem taşımaktadır.
KDV’de vergi yükü çeşitli sektörler ve kademler arasında
dağılmaktadır. KDV’de oranlar diğer vergilere göre daha düşüktür
(mesela istihsal vergisi). Vergi, iş koluna yarattığı katma
değere göre dağıtılacağından, üretim sektörü eskisine oranla
daha düşük bir vergi yükü ile karşılaşacak ve bu durum üretim
sektörünün gelişmesinde büyük katkı sağlayacaktır. Sanayiciler,
vergi yükünün azalması sonucunda, serbest kalan sermayelerini
yatırıma ayırabileceklerdir. Diğer taraftan, vergiye tabi
maddeler kullanarak üretim yapan sanayiciler de bu durumdan
yararlanarak sermayelerini yüksek oranda vergili maddelere
bağlamış olmamaktadırlar.
İhracat
açısından: Katma Değer Vergisi uygulamalarında ihracattan vergi
alınmamaktadır. Ayrıca ihracatçının alışları sırasında ödediği
KDV’si de kendisine iade edileceğinden, ihraç malları üzerindeki
vergi yükü tamamen kaldırılmış olmaktadır. Böylece ihraç
malları; vergi yükünün tümden kaldırılmasının sağlayacağı
imkanlar oranında ve KDV uygulaması ile kendiliğinden işleyen
bir vergi mekanizması içerisinde, uluslararası ticarette daha
çok rekabet gücüne kavuşmuş olacaktır.
Enflasyon
açısından: Katma Değer Vergisinin tüketim harcamaları üzerindeki
frenleyici etkisi enflasyonist baskıyı hafifletmektedir. Ayrıca
fiyat artışlarını büyük ölçüde dizginleyebilmektedir.
Fiyatlar
açısından: KDV’nin oranlarında ayarlama yapılabildiğinden ve
vergi indirimi de mümkün bulunduğundan dolayı, KDV’si düşük olan
birçok malda fiyat düşüşleri olabilmektedir.
Uygulama
açısından: Üretim safhaları açısından KDV tarafsızlık sağlar.
Çünkü, bir işletmenin tali üretim işlerini doğrudan doğruya
kendisinin yapması ile o konuda ihtisaslaşmış bir başka
işletmenin hizmetinden yararlanması arasında vergileme yönünden
farklılaşma meydana gelmemektedir. Bu suretle, işletmelerin
dikey entegrasyona gitmesi önlemekte ve bu alanda vergileme
yönünden hiçbir teşvik nedeni kalmamaktadır. Bu durumda,
işletmenin ana işiyle uğraşması ve yardımcı işler için
başkalarından yararlanması daha yararlı sonuçlar verecektir.
Kaynakların
dağılımı açısından: Katma Değer Vergisi aynı oranla yansıtıldığı
için, tarafsız ve işletmeler arasında rekabet eşitliğini
sağlayıcı bir vergi olma niteliğini taşımaktadır.
Mali Etkileri
Vergi
kaçakçılığına iki yönden etkili olmaktadır.
1-Matrahın
bölünmesi: KDV’de matrah üretim ve dağıtım süreçlerinde çeşitli
işletmeler arasında bölünmekte ve her işletme yalnızca kendi
kattığı değerin vergisini satış bedeli içinde müşteriden tahsis
ederek vergi dairesine ödemektedir. Bu yüzden her aracı müessese
verginin yükünü daha az hissetmekte ve kaçakçılık eğilimi
azalmaktadır.
2-Otokontrol
imkanı: Alıcılar, girdileri için ödedikleri KDV’nin ancak alış
belgelerinde yer almak kaydıyla, satışları üzerinden hesaplanan
vergiden düşebilmektedirler. Bu nedenle, alıcılar vergi indirimi
hakkından yararlanabilmek amacıyla satıcıları kontrol etmekte ve
ödemiş oldukları vergilerin aldıkları malların faturalarında yer
almasını istemektedirler.
Vergi
hasılatına etkisi: KDV uygulamasında, yaratılan katma
değerlerdeki artışlar oranında artma olduğunda vergi hasılatı
artacaktır. Böylece KDV hasılatı esneklik kazanacaktır.
Vergi adaletine
etkisi: KDV prensip itibariyle malların katma değerlerini
kapsamakta, katma değeri yüksek olan mallardan fazla vergi,
katma değeri az mallardan daha az vergi alınmaktadır. Böylece
herkes satın alma gücüne vergilendirilmekte ve bu nedenle gider
vergileri arasında KDV daha adil bir vergi olarak ortaya
çıkmaktadır.
Diğer ülkelerin
vergi sistemleri ile ahenkleştirme: Vergilerin ahenkleştirilmesi
amacıyla, ülkeler daha ziyade vergi anlaşmalarına ağırlık
vererek, bu alanlardaki sorunlarını giderme yolunu tercih
etmektedirler. Dünya üzerinde yaygın bir uygulaması bulunan ve
birçok ülkenin geçiş için hazırlık çalışmalarını yürüttüğü KDV
sistemi, ülkemiz açısından uluslararası ekonomik ve ticari
ilişkilerimize olumlu katkısı olacak bir sistemdir.