|
Makro Ekonomik Değişkenler ve Hisse Senedi Getirisi
İlişkisi
Akademisyenler ve finansal aktörler makro ekonomik
değişkenler ve hisse senedi fiyatları arasındaki
dinamik ilişkileri uzun zamandır anlamaya
çalışmaktadırlar. Makro ekonomik değişkenlerdeki
(reel üretim, para arzı, döviz kurları gibi)
herhangi bir değişim firmanın nakit akımları ve
iskonto faktörleri üzerindeki etkileri yoluyla hisse
senedi fiyatlarını etkileyebilmektedir (Ibrahim ve
Yusoff, 2001: 142).
Makro
ekonomik değişkenler ve hisse senedi fiyatları
arasındaki kesin sebep sonuç ilişkisi bilinmemesine
rağmen, birbirleri ile ilişkili olduklarına dair
genel bir kanı vardır. Makro ekonomik değişkenler ve
hisse senedi getirileri arasındaki ilişkiyi
inceleyen çalışmaların yöntem ve zaman aralığı
açısından birbirinden farklı olması, yapılan ampirik
çalışmalara ait sonuçların farklılık göstermesine
neden olmaktadır. Ayrıca, gelişmiş ekonomiler için
makro ekonomik değişkenleri kullanarak hisse
senedi getirilerinin tahmin edilebilirliği
ile ilgili kanıtlar oldukça çok iken,
gelişmekte olan piyasalar için oldukça sınırlıdır
(Patra ve Poshakvvale, 2006: 993).
Hisse senedi piyasasının yerel kaynaklan harekete geçirerek ve
verimli yatırımlara kanalize ederek ekonomide önemli
bir rol oynaması beklenmektedir. Fakat, bu rolü
yerine getirmesi için ekonomi ile anlamlı ilişkiye
sahip olması gereklidir. Bu bağlamda, hisse senedi
fiyatları ve piyasa kapitalizasyonu gibi hisse
senedi değişkenleri ile reel gayri safı milli
hasıla, reel tüketim harcamaları ve reel yatırım
harcamaları gibi ekonominin reel sektörünü temsil
eden değişkenler arasındaki nedensellik analizi bir
ekonomideki hisse senedi piyasasının rolü ile ilgili
yararlı bir bakış açısı sağlayacaktır. Diğer bir
değişle, hisse senedi piyasasındaki değişimin reel
sektörde değişime neden olup olmayacağı ve reel
sektördeki değişimin hisse senedi piyasasında bir
değişime neden olup olmayacağının analizi
yatırımcılar açısından önemli bir bilgi kaynağı
oluşturacaktır (Husain, 2006: 179). Hem yatırımcılar
hem de politika yapıcılar için hisse senedi
fiyatlarının makro ekonomik haberlere tepkisinin iyi
anlaşılması önemlidir. Bu tür veriler ilgili
tarafların haberlerin olası etkisini daha iyi
ölçmelerine ve buna göre portföylerini yeniden
oluşturmalarına yardımcı olacaktır. Bununla
birlikte, politika yapıcılara da çeşitli
kararlarında yol gösterecektir. Örneğin faiz
oranlarındaki beklenmedik değişimlere hisse senedi
piyasalarının nasıl tepki verdiğini anlamada
yardımcı olacaktır (Funke ve Matsuda, 2002: 3).
Teorik bakış açısı makro ekonomik haberler ile hisse senedi
fiyatları arasındaki ilişkinin gerçekten kompleks
olduğunu ileri sürmektedir. Bu alandaki çoğu ampirik
çalışma Amerika ve gelişmiş piyasa endeksleri
üzerinde odaklanmaktadır. Önceki çalışmaların
tersine, Funke ve Matsuda (2002) makro ekonomik
haberler ve hisse senedi fiyatları arasındaki
ilişkiyi değişik bir şekilde test etmiştir.
Çalışmalarında makro ekonomik haberlerin etkisinin
hisse senedi çeşidine, ekonominin durumuna ve
ülkenin dünya ekonomisi ile entegrasyonuna bağlı
olabileceği hipotezlerini ileri sürmektedirler (Funke
ve Matsuda, 2002: 3).
Makro
ekonomik bilgileri kullanarak getirilerin tahmin
edilebilirliği piyasanın etkin olmadığının işareti
olarak kabul edilebilir. Bu nedenle, makro ekonomik
değişkenler ve hisse senedi getirileri arasındaki
kısa ve uzun dönem ilişkiyi araştırarak hisse senedi
piyasasının etkinliği ile ilgili sonuçlar ortaya
konabilir ve hisse senedi piyasası şartlarını
geliştirmek için ilgili politika düzenlemeleri
değerlendirilebilir (Patra ve Poshakwale, 2006:
993). Etkin piyasa hipotezi menkul kıymet
fiyatlarının tüm mevcut bilgileri içerdiğini ileri
sürmektedir. Buna göre, fiyatlar sadece doğru
haberlere tepki verecektir. Örneğin, şayet açıklanan
GSYİH'daki en son üç aylık büyüme oranı piyasa
beklentileri ile aynı ise hisse senedi fiyatları bu
bilgiye tepki vermemelidir. Sadece beklenmeyen bir
haber gerçek haber olarak algılanacak ve hisse
senedi fiyatları üzerine bir etkisi olması
beklenecektir (Funke ve Matsuda, 2002: 4).
Artan bir şekilde entegre olan dünya ekonomisinde, büyük bir
ülkenin makro ekonomik değişkenlerle ilgili
değişikliklerin komşu ülkelerin veya ticaret ve
sermaye akışları yoluyla yakın ilişki içerisinde
olduğu ülkelerin büyüme beklentileri üzerinde etkisi
olabilir. Örneğin, Amerikan ekonomisi ile ilgili
ekonomik haberlerin diğer piyasaların gelişimi
üzerinde etkiye sahip olması beklenilebilir (Funke
ve Matsuda, 2002: 5).
Hisse senedi fiyatları ve makro ekonomik değişkenler arasındaki
ilişki tüm dünyada tartışılmaktadır. Kurihara (2006)
Japonya'da günlük hisse senedi fiyatlarının
belirleyicilerini ele almıştır. Günlük hisse senedi
fiyatları girişimci performansı, kâr payı, diğer
ülkelerin hisse senedi fiyatları, gayri safı yurt
içi hasıla, döviz kurları, faiz oranları, cari
hesap, para arzı, istihdam; bunlara ait bilgiler
gibi birçok faktör tarafından belirlenmektedir.
Hisse senedi fiyatlarını etkileyen faktörler zaman
içerisinde değişiklik göstermektedir. Örneğin,
1970'ler ve 1980'lerin başlarında, enflasyon
oranları hisse senedi fiyatlarını etkileyecek
düzeyde yüksekti. Fakat, bu enflasyon oranı bu
zamandan sonra sabit bir durum göstermeye başladı.
Daha sonrada faiz oranlan hisse senedi fiyatları
üzerinde daha fazla etkiye sahip olmaya devam
etmiştir (Kurihara, 2006: 376).
Funke ve
Matsuda (2002) yapmış oldukları çalışma ile makro
ekonomik haberlere hisse senedi piyasasının verdiği
tepkiyi daha iyi anlamayı amaçlamaktadırlar.
Hipotezlerinden ilki, makro ekonomik haberlerin
hisse senedi fiyatları üzerindeki etkisinin haberin
çeşidine bağlı olduğudur. Genel olarak, yerel
haberlerin Amerika'da Almanya'ya göre hisse senedi
fiyatları üzerinde daha anlamlı bir etkisi söz konusudur. Bu durum ise Amerika’da Almanya’ya göre
geleneksel olarak daha fazla makro ekonomik
göstergelerin yayınlandığı ve aktif olarak takip
edildiği gerçeğini yansıtabilir. Ekonomik
göstergeler içerisinden faiz oranlan, enflasyon ve
IFO tarafından hesaplanan ve Almanya ekonomisi için
yakından izlenen IFO Business Climate Endeksinin
Almanya’da piyasa hareketlerine daha fazla katkı
sağladığı görülmektedir. İkinci olarak, etkiler
değişik çeşitteki (nitelikteki) hisseler arasında
farklılık göstermektedir. Örneğin, Amerika’da faiz
oranı haberleri geleneksel hisselere göre yeni
ekonomi hisseleri üzerinde daha güçlü bir etkiye
sahiptir (Funke ve Matsuda, 2002: 23).
|