Pozitif ve Normatif İktisat
İktisat kitaplarının çoğu, bir asır önce yapılmış önemli bir
ayırımı vurgulayarak başlar: pozitif
iktisat-normatif iktisat. Bu, pozitif bilim-normatif
bilim ayırımı, iktisat metodolojisinde ilk kez Jhon
Neville Keynes'in ünlü The Scope and Method of
Poiitical Economy (1955) (ilk yayınlanış tarihi
1890) adlı kitabında kullanılmıştır. Ancak farklı
isimler altında bu ayırımın. Nassau Senior ve John
Stuart Mill'in eserlerine kadar geri götürülmesi
mümkündür. (Blaug. 1988. s. 129). İktisatta bu
pozitif ve normatif ayırımı J. Neville Keynes'in
tanımlamasına uygun olarak yaygın bir biçimde kabul
görmektedir (Hyman. 1986, s. 14; Friedrnan. 1959,
s.; Lipsey. Steiner ve Purvis, 1987. ss. 14-17;
Alchian ve Ailen. 1974. s. 6; Coats. 1982, s. 317).
Hatta, iktisatta bu ayırımı konu edinen bağımsız
kitaplar bile mevcuttur (Örn. Hutchison. 1964).
Ancak bu ayırımın yaygın olarak kullanımı ise. Friedman'ın ünlü
makalesinden (Friedrnan, 1959) sonradır. Bu
makalesinde Friedrnan. pozitif bir bilimin amacının,
henüz gözlemlenmemiş olgularla ilgili geçerli ve
anlamlı tahminler yapmaya yarayan bir teori veya
hipotez geliştirmek olduğunu savunmaktadır (s. 7).
Richard G. Lipsey, Pozitif İktisada Bir Giriş (An Introduction
to Positive Economics) adlı eserinde bu
ayırımın üzerinde durarak şöyle söylemektedir:
"Pozitif önermeler olan. (What is), olmuş (was) veya
olacak ile ilgilidirler; yaşadığımız evren hakkında
delilli olguları açıklamaktadırlar. Normatif
önermeler ise. olması gerekenle ilgilidirler. Neyin
İyi yahut kötü olduğuna ilişkin değer yargılarımıza
bağlıdırlar ve bu yüzden de ayrıştırılamaz bir
biçimde felsefi, kültürel ve dini görüşlerimize
bağlıdırlar" (Lipsey. 1986. s. 5).
Ayrıca Lipsey. "olması gereken" (ought) nitelemesinin biri ahlaki,
diğeri de mantıki olmak üzere, birbirinden oldukça
farklı iki anlamı olduğuna dikkat çekerek, buradaki
"olması gereken"in. mantıksal zorunluluk ifade eden
"mantıksal olması gereken" (logical ought) değil,
değer yargılarının gereğini ifade eden "ahlaki
olması gereken" (ethical ought) olduğunu vurgulamayı
ihmal etmez (s. 4)
Bu kavramsal (aştırmada, pozitif iktisat olanı, normatif
iktisat ise olması isteneni
konu edinmektedir. Pozitif çözümlemenin amacı
"anlamak, açıklamak ve öndeyide bulunmak" (Hyman,
1986. s. 14), normatif çözümlemeninki ise. bir
konuda ortaya çıkan sorunların çözüme kavuşturulması
için farklı alternatiflerden bir veya bir kaçını
önermektedir.
İktisadi çözümlemenin en temel ayırımlarından birisi
olan bu pozitif-normatif ayırımının İktisadın bir
deneysel bilim olmasına yönelik çabaların bir sonucu
olarak ortaya çıktığı söylenebilir. Bu ayırımda hep
pozitif bilimin öne çıkarılmasının, mevcut sistemin
alternatiflere kapatılarak ideolojik bir
meşrulaştırma zemini hazırladığı (Klein. 1988. s.
40: 5assower. 1988. s. 176: Buğra. 1989.
s.160; Heübroner. 1991. ss. 472-73; Demir.
1992a, s. 107) veya iktisadın, toplumsal
içerikten uzak tutulma çabasının bir sonucu olarak
kısırlaştırıcı bir kategoriye dönüşmesinen neden
olduğu (Görün. 1979. s. 20) savunulmaktadır. Sonuç
olarak, bu pozitif iktisat-normatif iktisat ayırımın
yapılıp, pozitif olana büyük önem atfedilemsinde.,sadece
epistemolojik değil, bazı sosyal gerekçelerinin de
önemli rol oynadığı savunulabilir.
Bu bağlamda elinizdeki çalışmanın hipotezlerinden
birisi. daha önce de değinildiği gibi, pozitif
iktisadın, ironik bir biçimde, normatif bir
metodoloji temeli üzerine kurulmaya çalışıldığıdır.
Bilimde pozitif, yöntembilimde ise normatif bir
yaklaşımın benimsenmesinin gerekçeleri iktisat
metodolojisinde pek fazla gündeme getirilmemektedir.
Bu da başlı başına ayrı bir tartışma konusu.
|