Türkiye Ekonomisi

Dünya Ekonomisi

Osmanlı Ekonomisi

Finansal Ekonomi

İşletme Ekonomisi

Hizmet Ekonomisi

Kalkınma Ekonomisi

Tarım Ekonomisi

Borsa ve Yatırım

Ekonomi Sözlüğü

Ekonomi Ders Notları

Ekonomi Düşünürleri

Genel Ekonomi Soruları

Özel İstatistik Arşivi

Özel İktisat Konuları

Açık Öğretim İktisat

Ekonomi Kurumları

Kamu Yönetimi

Kamu (Devlet) Maliyesi

Sigortacılık Konuları

Türkiye İktisat Tarihi

Yeraltı Ekonomisi

Kredi Kartı Piyasası

Gelişmekte Olan Ülkeler

Finansal Piyasalar

Kent Ekonomisi

Liberalizm

Forex Piyasaları

 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 

Türkiye Ekonomisi 1960-1980 Dönemi İhracatı ve Tarihsel Gelişimi

1950’lerden itibaren adı geçen “planlama” kavramı 1960’larla uygulanma imkânı bulmuştur. Bu dönemde Türkiye ithal ikameci, yerli sanayiyi korumayı ve geliştirmeyi amaçlayan bir dış ticaret politikası takip etmiştir (Şahin, 2002). Planlı kalkınma döneminde dış ödemeler dengesinin 15 yıl içinde sağlanması amaçlanmış olmasına rağmen uygulanan “ithal ikameci sanayileşme politikası” buna imkân vermemiş ve bu politikaya rağmen ihraç mallarındaki tarım ürünlerine dayalı geleneksel yapı bozulmamıştır (Türkkan, 2001).

1960 yılından sonra “Planlı Kalkınma” dönemi başlamıştır. Planlı kalkınma döneminin öngördüğü ekonomi modeli karma ekonomi modeli, dış ticaret politikası ise ithal ikamesine dayalı sanayileşmeye dönük yerli sanayi ve üretimini koruyucu bir yöndedir. Bu genel ekonomi politikası ve uygulamalar aşağı yukarı aynı çizgide 1980 yılına kadar devam etmiştir (Güven, 1998: 6). 1960 yılında 320,7 milyon dolar olan ihracat 1970 yılına gelindiğinde 588 milyon dolara ulaşmış, aynı dönemde ithalat sırasıyla 468 ve 948 milyon dolar olarak gerçekleşmiştir. İhracata konu ürün kompozisyonunda ise değişme olmamış tarım ürünlerinin payı daha da artarak %80 düzeyine yükselmiştir (Kayalar, 2003: 1).

 Dönemler itibariyle ihracatın sektörel dağılımı

 

1963-1967

1968-1972

1973-1977

Toplam ihracat

2255.4

3048.3

8420.8

Tarım Ürünleri %

79.3

74.2

60.1

Maden %

4

5.9

5.6

Sanayi Ürünleri %

16.7

19.7

34.2

 

Tabloya göre, ilk plan döneminde tarım ürünlerinin ihracat içindeki payı %79,3 iken üçüncü plan döneminde bu oran %60,1’e düşmüştür. Aynı tarihlerde sınaî ürünlerinin oranı %16,7’den %34,2’ye yükselmiştir. Buradan anlaşılmaktadır ki, Planlı dönemde sınaî ürünlere önem verilmiş ve bu sayede de sınaî ürünlerin toplam ihracattaki payı giderek artmıştır.

Geniş kapsamlı vergi iadesi uygulamaları ile 1970 yılından itibaren sanayi ürünleri ihracatını özendirici politikaları izlenmiştir. Tablo’den de bu durum açıkça izlenmektedir. Toplam ihracat içinde sanayi ürünlerinin payı istikrarlı bir biçimde artarken, tarımın payı giderek azalma eğilimine girmiştir. Fakat dünya ekonomisinde yaşanan olumsuz trendin etkisiyle bu çabalar yeterli olmamıştır. Özellikle uygulanan sabit kur politikası, iç talepteki genişleme ve arzın belirli mallarda yetersiz kalması sonucu ihraç edilebilir ürün fazlası daralmış ve Türkiye’nin ihracatının dünya ihracatı içindeki payı sürekli olarak gerileme göstermiştir.

1970’li yıllar Dünya ekonomisinde kriz belirtilerinin ortaya çıktığı yıllardır. 1970-80 dönemi Türkiye’nin hem bu krizin petrol fiyatlarındaki artışlar biçimindeki etkilerini hem de Kıbrıs müdahalesinin yarattığı ekonomik etkileri bir arada yaşadığı dönemdir. Ancak Bölüm 1’de belirttiğimiz gibi aynı yıllarda Avrupa’da yaşanan dolar bolluğunun etkisiyle, düşük maliyetlerle borçlanma olanakları Türkiye için de geçerlidir ve bu sayede krizin Türkiye ekonomisine milli gelir düşüşleri biçiminde yansıması 1977 yılına kadar ertelenebilmiştir. Kıbrıs müdahalesi nedeniyle ABD’nin ambargo uygulaması, dış ticareti olumsuz yönde etkilemiştir (DTM, 2009). Dolayısıyla, ihracatta 1970’li yılların başında ortaya çıkan sıçramanın, iç etkenler yanında, petrol fiyatlarında artışların etkisiyle (1974 ve 1979) dünya ticaretinin daralması ve Kıbrıs Savaşı gibi dış etkenlerle de kesintiye uğradığı görülmektedir. Dönem boyunca IMF istikrar politikaları eşliğinde yapılan devalüasyonlarla TL’nin önemli ölçüde değer yitirmesine karşın, cari işlemler bilançosu açıkları artarak devam etmiştir (Ekzen, 2006: 62).

Bu gelişmelerin etkisiyle Türkiye’nin ithalatı 1970 yılında bir milyar dolar iken 1980 yılında katlanarak 8 milyar dolara yükselmiştir. İhracat ise 1980 yılında ancak 3 milyar dolar olarak gerçekleşmiştir. Krizlerin ve ambargonun etkisiyle dış ticaret açığı katlanarak artmış ve 1970 yılında 350 milyon dolar iken 1980 yılında 5 milyar dolara çıkmış, 1980 yılına kadarki en yüksek dış ticaret açığı gerçekleşmiştir. İhracatın ithalatı karşılama oranın 1975 yılında 26 puana kadar düşmüştür. Ekonomide yaşanan bu olumsuz gelişmeler 24 Ocak 1980 kararlarının alınmasına yol açmıştır.

 

 

Anasayfa - İktisat - Makale - Ekonomi - Borsa - İstatistik - Türkiye Ekonomisi - Ekonomi Sözlüğü - Gizlilik Politikası

Sağlık Bilgileri