Bilgi Teknolojileri Penceresinden Geleceğe Bir Bakış
Prof. Dr. Aydın Öztürk
İçinde bulunduğumuz çağ, bilim ve teknolojide
çarpıcı gelişmelere sahne olmuştur. Özellikle son
çeyrek asırda bilgi teknolojilerinde sağlanan
ilerlemeler göz kamaştırıcıdır. Gelişmelerin baş
döndürücü temposuna bakıp olaylan kavramaya
çalışırken, insan ister istemez bilim ve
teknolojinin çizdiği bu yükselen grafiğe bakarak
geleceği görme, olabilecekleri tahmin etme arzusunu
duymaktadır. Kısa zamana sığan bunca yeniliklere ve
yeni teknolojilerin sunduğu olağanüstü gelişmelere
bakarak, gelecekte nelerin olacağı bir çoğumuz için
merak konusu olmuştur. 21'nci yüzyılda ne gibi
gelişmeler olacaktır? Ya da dünyaya örneğin beş asır
sonra gelmek mümkün olsaydı ne gibi durumlarla,
şaşırtıcı olaylarla karşılaşırdık?
Bu sorulara ışık tutabilmek için, insanlığın ve
onun yarattığı medeniyetlerin geçmişteki çizgisine
ve bu çizgi üzerinde bilimin gösterdiği gelişmelere
bakmak yararlı olacaktır. Günümüzden onbinlerce yıl
geriye dönüp, gele- ceğe bakalım. Başlangıçta
insanoğlu, diğer canlılara göre daha akıllı yaratık
olması dolayısıyla kendine önemli bir avantaj
sağlamış, alet kullanmayı öğrenmiş, ateşi
keşfetmiştir. Küçük
topluluklar halinde yaşadığı mağara duvarlarına
resim yaparak öğrendiklerinin bir kısmını resim ve
sembollerle başkalarının da görüp öğrenmesine
imkan sağlamıştır. Daha da önemlisi, tekerleği
keşfederek hareket kabiliyetini arttırmış,
iletişim, öğrenme bilgilenme sürecini bu sayede
hızlandırmıştır. Yazının keşfi, edinilen bilgi ve
tecrübenin kaybolmadan daha çok kişiye
aktarılmasına imkan hazırlamıştır. Bilgi artık
kalıcı olmakta, bir nesilden diğerine
aktanlabilmektedir. Tek bir metin sütunlara, taş
levhalara yazılmakta, insanlar bunları
okuyabilmektedirler. Kağıdın icadıyla birlikte yazı
yazma işlemi kolaylaşmış, metinler elden ele dolaşır
hale gelmiştir. Böylece bilgi daha çok insana daha
çabuk ulaşabilme imkânı bulmuştur. Matbaanın keşfi
ile de aynı metinden yüzlerce hatta binlerce kopya
çoğaltıla-bilmiş, o oranda da daha fazla insan bilgi
kaynaklarına ulaşabilme şansına sahip olmuştur,
insanoğlu bu noktaya (onbinlerce yıl sonra) 15'inci
yüzyılda gelebilmiştir. Bilim ve teknolojideki
gelişme trendi matbaanın icadıyla hızlı bir yükselme
göstermiş ve bu gelişme günümüze kadar süre
gelmiştir.
Yazının keşfedilmesi onbinlerce yıl almış,
matbaanın icadı bundan binlerce yıl sonra olmuş,
bundan birkaç yüzyıl sonra da bilgisayarlar ve buna
ilişkin teknolojiler geliştirilmiştir. Her biri
önemli olan bu hususları birer kilometre taşı olarak
düşündüğümüzde, gelişim hızının üssel biçimde
seyrettiğini söylemek yanlış bir genelleme
olmayacaktır.
Bilgisayarların bulunduğumuz asrın ikinci yarısında
ortaya çıkmasıyla bilgi üretimi hızlanmış, bilgi
kaynaklarına ulaşım gelişen iletişim teknolojileri
sayesinde kolaylaşmıştır. Bilgi teknolojilerinde
meydana gelen bu çarpıcı ilerlemeler, insanlık
tarihinde alışılmışın dışında olağanüstü bir gelişme
olarak değerlendirilmektedir. Bu gelişmeler, akıllı
bir yaratık olan insanoğlunun çizgisini de
değiştirmekte, bilgiyi ve bilgili insan profilini
ön plana çıkarmaktadır.
Bilgi teknolojileri sadece hızlı gelişmekle
kalmamış, aynı zamanda toplumdaki bireylere kadar
olabildiğince yaygınlaşmıştır. Bilim, sanat,
ticaret, sosyal ve ekonomik faaliyetlerden günlük
yaşantımıza kadar tüm faaliyetler bilgi
teknolojilerinin kullanım alanına girmektedir. Bu
nedenle, 21'inci yüzyılda belki de daha sonraki
zamanlarda dünyada meydana gelebilecek önemli
gelişmelerin temelinde bu teknolojileri iyi
kullanacak biçimde yeteneklerini geliştirmiş
kişiler yer alacaktır.
Teknolojik gelişmelerdeki mevcut trende
bakıldığında, 21'nci yüzyıldaki günlük hayatın
elektronik cihazlara, bilgisayarlara, mik-roişlemcilere
ve bilgisayar ağlarına daha bağımlı hale geleceği
anlaşılmaktadır. Boyutları gittikçe küçülen, buna
karşılık işlem hızları artan mikroişlemcilerin
kullanım alanları genişleyecek, günlük hayatımıza
artan oranlarda gireceklerdir. Bunun sonucu olarak
akıllı bir yaratık olma özelliğine sahip
insanoğlunun, çevresinde kullandığı sistemler de
daha çok "akıllı" olacaktır.
21'nci yüzyılla birlikte bilgi çağma girerken bu
çağa damgasını vuran bilgisayarlar, bilgisayar
ağları ve buna ilişkin teknolojiler, özellikle
sosyal ve ticari hayatta, devletin işleyişinde,
eğitim ve sağlık sektöründe önemli değişiklikler
getirecektir. Oluşturulacak bilgi otoyolunun devamı
olarak herbir yerleşim noktasına, evlere fiber ya
da başka teknolojilere dayalı yüksek kapasiteli bir
iletişim hattı kurulacak, bu hattan her türlü ses,
görüntü ve metinler iletilebilecek, diğer bilgi
kaynaklarına ulaşılabilecektir. Bu bağlamda
telefon, fax ve televizyon tek bir cihaz üzerinde
toplanacaktır. Basın ve yayın faaliyetlerinde temel
değişiklikler olacaktır. Şimdiden yazılı kaynaklann
bir kısmı elektronik ortama aktarılmıştır. Artık
dergiler elektronik olarak yayınlanmakta, eski
kopyalar ise ya özet ya da tam metin olarak veri
tabanları şeklinde kullanıma sunulmaktadır. Birçok
gazeteye günlük olarak internet üzerinden
erişilebilmektedir. Gerek gazeteler, gerekse
dergiler ve diğer yayınlar, artık bilinen şekil ve
kalıpların dışında kullanıcılara sunulacaktır.
Böyle bir sistemde, günlük olaylar izlenebileceği
gibi, bilgiler istenen detayda geriye doğru
taranabilmekte, hata bu tarama işlemi diğer gazete
ve bilgi kaynaklarını da kapsayabilmektedir. Bugün
klasik anlamda tüm yayınların tek bir kütüphanede
toplanması, hem çok zor hem de pahalı bir iş olduğu
halde, yakın gelecekte bu tür kaynaklann aynı yerde
toplanmasına ihtiyaç kalmayacak, herhangi bir
noktadan tüm bilgi kaynaklarına kolayca
ulaşılabilecektir.
-Girmekte olduğumuz bu çağ ile birlikte eğitim
sistemlerinde de köklü değişikliklerin olması
beklenmektedir. Her türlü ses ve görsel imkânlann
kullanılabildiği bilgisayar ortamında bireysel
öğretim ön plana çıkmakta, uzaktan eğitim
teknolojileri gelişmektedir. Bu güne kadar çok
bilmeyi hedefleyen eğitim sistemi giderek yerini
bilgiye erişme yollarını öğrenmeye bırakacak, bilgi
ise tartışmasız en önemli değer olacaktır.
Bilgi çağına girerken şahit olacağımız en çarpıcı
gelişmelerden birinin de sağlık alanında olması
beklenmektedir. Bir taraftan ge liştirilen yeni
teknolojilerle insan vücudu daha iyi tanınır ve
sistemler daha iyi anlaşılır hale gelirken, diğer
taraftan buna ilişkin bilgiler saklanabilmekte ya da
uzaktan erişilebilecek şekilde arşivlenebilmektedir.
Bunun doğal sonucu olarak tele-medicine diye
bilinen uzaktan teşhis ve tedavi yöntemleri hızla
gelişmektedir. Bugün hastaların çekilen EKG'leri
bilgisayar ağları yardımıyla uzaktan incelenebil-mekte,
röntgen filmleri uzak noktalarda
görüntülenebilmekte, uzaktan konsültasyon yada
video-konferans yapılabilmektedir.
Bilgi teknolojilerindeki gelişmelere en hızlı uyum
gösteren sektörlerden biri de bankacılık sistemi
olmuştur. Ticari hayatta da buna paralel temel
değişiklikler, ilginç uygulamalar yapılmaktadır.
Kuruluşlar ofis otomasyonuna geçmekte, her kuruluş
bilgilerini Intenet üzerinden kullanıma açmakta,
yavaş yavaş alışveriş işlemleri de elektronik
ortamda yapıl maya başlanmaktadır. Web sayfasındaki
bir müzik dükkanına girilebilmekte, istenilen mü zik
dinlenilebilmekte ve yine aynı yoldan sipariş
edilebilmektedir. Buna benzer uygulamaların hızla
yaygınlaşması beklenmektedir.
Bilgisayar ağlarının yaygınlaşması ile birlikte
mektup ve buna benzer haberleşme yöntemleri
giderek yerini elektronik postaya bırakacaktır. Bu
konuda ortaya çıkan yeni bir olgu da haber ve ilgi
gruplarının giderek yaygınlaşmasıdır. Farklı
yerlerde olan kişiler, ilgi grupları kurarak
tartışmalar yapabilmekte, bilgi alışverişinde
bulunabilmektedirler. Bu şekilde oluşan görüş ve
düşünceler ilgili diğer gruplara ya da kişilere
ulaştınlabilmektedir. Aslında bu yöndeki gelişmeler
toplumun demokratik yapısını da etkileyecek ve
bireysel katılımı artıracaktır. Belirli konulardaki
eğilimler daha hızlı ve daha yaygın olarak
beliriene-bilecek, devletin karar verme
mekanizmaları daha etkin ve isabetli politikalar
geliştirebilecektir.
Diğer birçok alanda olduğu gibi sanatta da önemli
gelişmeler ve uygulamalara şahit olmaktayız. Ses,
sayısal ortamlarda tutulabilmekte, beste ve
seslendirmeler bu ortamlarda yapılabilmekte, birçok
müzik aletinde artık ileri teknolojiler
kullanılmakta, Internet üzerinde tanıtımdan
pazarlamaya kadar uygulamalar yapılabilmektedir.
Resimle ilgili olarak renk tonları artık
milyonlarca çeşitten oluşan bir yelpazede
üretilebilmekte, elektronik ortamda ilginç eserler
yaratılabilmektedir. Diğer taraftan eski resimlerin
restorasyonundan, bunların sergilendiği sanal
müzelere kadar artık birçok ilginç uygulamaların
başladığı görülmektedir.
Bilgisayarlar ve bilgi teknolojilerinin gelişen
çizgisinde bugünkü gelinen nokta ve yakın gelecekte
beklenen uygulamalar konusunda yukarıda
sıraladığımız örnekleri daha da çoğaltabiliriz.
Aslında söz konusu teknolojilerin girmediği ya da
ilgili uygulamaların yapılmadığı alan hemen hemen
yok gibidir. Gelişim çizgisi bu hızla devam ederse
çok daha uzun zaman perspektifinde nelerin
olabileceğini bugünden net olarak görmek mümkün
olmadığına göre biraz hayal gücümüze biraz da
bundan
önceki gelişmelere dayanarak bazı tahminlerde
bulunabilir miyiz?
Bilgisayar işlemcilerinin kapasitelerinin artması,
boyutlarının daha da küçülmüş ve iletişim ağları
konusundaki gelişmelerin 21'inci yüzyılın ilerleyen
bölümlerinde de devam edeceğini varsayarsak,
etrafımızda kullandığımız birçok şeyin daha akıllı
hale geleceğini söyleyebiliriz. Bir başka deyişle,
yaşadığımız ortamlar çok daha "akıllanacaktır". Bu
konuda hayal gücümüzü zorlayacak bazı örnekleri
sıralayabiliriz.
Evlerimizde açılıp kapanan kapılar yerini yaklaşan
insanı tanıyarak raylar üzerinde hareket eden
kapılara bırakacaktır. Mutfaktaki sistemler,
muhtemelen birbirleriyle bağlantılı biçimde ve
programlanarak çalışan akıllı sistemler olacaktır.
Evin ısıtma ve soğutma sistemi de oto kontrollü
olabilecek, uzaktan kumanda edilebilecek, hatta
içeride olup bitenler uzaktan görüntülenebilecektir.
Tuvaletler de akıllanacak belki de kendisini
kullanan insanlar için anında biyokimyasal
analizler ve buna bağlı teşhisler yapıp rapor
edebilecektir. Eğitimde sanal ortamlar
yaygınlaşacak, eğlence ve bunun gibi şeyler daha çok
sanal ortamlarda yapılacaktır. Bugün için, evlerdeki
telefon bağlantıları ne ise bilgisayar bağlantıları
da standart hale gelecek, "telsiz ağlar"
yaygınlaşacaktır.
Bilgisayar sistemleri geliştikçe evde kullanılan
bilgisayarlar çok daha "akıllanacak", çevrelerinde
olup bitenleri algılayabilecek, insanların önemli
birer arkadaşı olacaktır. Öğrenme süreci,
bilgisayarın sahibini tanıması ve anlaması yönünde
de devam edecek, buna duygu boyutunu da ekleyerek
insan ve bilgisayar, birbirini tamamlayan unsurlar
olacaktır.
Bu şekilde gelişen ve insanla irtibatı öyle ya da
böyle kurulan ve gittikçe akıllanan bilgisayar
sistemleri birbirine ağlarla bağlanacak, bu şekli
ile de dünya, adeta tek bir beyin gibi olacaktır.
Böylece insan, bu sistemin bir parçası olduğunu
daha çok hissedecektir.
Düşünen ve hayal eden insanoğlu sürekli öğrenen ve
araştıran, merak eden çizgisinde hayal gücünü hep
aşagelmiştir. Onbinlerce yıl öncesinden bakıldığında
sesin, görüntünün uzaklara gönderileceği hayal bile
edilemezdi. İnsanoğlunun uçması, aya gitmesi,
gezegenler arası yolculuk artık hayal olmaktan
çıkmış gerçek olmuştur. Bir şeye ulaşabilmek ya da
keşfedebilmek için onu hayal etmek gerekir. Bir
başka deyişle yeniliklerin buluşlar ve gelişmelerin
sınırları hep hayal gücüyle çizilmiştir.
Ben de bu yazıyla birlikte hayal ediyorum. Acaba
diyorum burada yazdıklarımı torunlarımın
torunlarının... torunları okuyor olsalardı bu
fanteziler hakkında ne düşünürlerdi? Bu hususta
gönderecekleri bir mesajı, bir elektronik postayı
şöyle ya da böyle algılamamız mümkün olabilir
miydi? Zamanın da bir-gün sıfır noktasına
ulaşacağını varsaysak bile, bu konuda hayal gücümü
çok mu zorlamış oluyorum?
|