Türkiye Ekonomisi
Dünya Ekonomisi
Osmanlı Ekonomisi
Finansal Ekonomi
İşletme Ekonomisi
Hizmet Ekonomisi
Kalkınma Ekonomisi
Tarım Ekonomisi
Borsa ve Yatırım
Ekonomi Sözlüğü
Ekonomi Ders Notları
Ekonomi Düşünürleri
Genel Ekonomi Soruları
Özel İstatistik Arşivi
Özel İktisat Konuları
Açık Öğretim İktisat
Ekonomi Kurumları
Kamu Yönetimi
Kamu (Devlet) Maliyesi
Sigortacılık Konuları
Türkiye İktisat Tarihi
Yeraltı Ekonomisi

Kredi Kartı Piyasası

Gelişmekte Olan Ülkeler

 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 

Çokuluslu Şirketler ve Küreselleşmenin Dinamiği 

Daha önce de değindiğimiz gibi yeni düzenin en önemli özelliklerinden biri de yeni üretim organizasyonlarının ortaya çıkmasıydı. Önceki dönemlerde yabancı ülkelerdeki yatırımlar daha çok hammadde teminine veya yerel piyasanın ihtiyacını karşılamaya yönelik faaliyetleri kapsıyordu. 

1970'li yıllardan sonraki teknolojik gelişmeler ve ülke piya­salarının gittikçe serbestleşmesi yeni üretim organizasyonlarını ortaya çıkardı. Üretimin taşeronlaşması olarak ta tanımlanan bu sürecin gelişimi evreler halinde devam etti. Bazı araştırmalar daha 1970'lerin başında bazı Amerikalı firmaların üretim mali­yetlerini düşürmek için belli ürünlerin üretimini Uzak doğulu üreticilere yaptırmaya başladıklarını ortaya koymaktadır. 

Tablo: Dünyanın En Büyük 10 Şirketi (2001)

1. Wal-Mart (ABD) 220 milyar dolar (İsveç'in milli geliri kadar)

2. ExxonMobil (ABD) 191.5 milyar dolar (Türkiye'den daha büyük)

3. General Motors (ABD) 177.2 milyar dolar (Danimarka'dan büyük)

4. Ford (ABD) 162.4 milyar dolar(Polonya'dan büyük)

5. DaimlerChrysler (Almanya) 150 milyar dolar (Norveç'ten büyük)

6. Shell (Hollanda/İngiltere) 149.1 milyar dolar

7. BP (İngiltere) 148 milyar dolar

8. Enron (ABD) 138.7 milyar dolar (G. Afrika'dan büyük, iflas etti)

9. Mitsubishi (Japonya) 126.6 milyar dolar (Finlandiya'dan büyük)

10. General Electric (ABD) 126 milyar dolar 

Bu yeni "küresel üretim zincirleri" veya "küresel değer zin­cirleri" yeni ekonomik düzenin de belkemiğini oluşturmaktadır. Bugün Amerikalı bir firma bir ürünün tasarımını kendi ülkesin­de yaptırıp, hammaddeyi başka bir ülkeden temin ederek, üre­timini yine farklı bir ülkede yapürarak, dünyanın hemen her ta­rafına satabilmektedir. 

Dünyanın önde gelen iş ve finans gazetelerinden Financial Times'in "Üretmenin Sıkıcılığma Çözüm Bulundu" başlığıyla çok öz bir şekilde özetlediği bu global planlamada, en büyük katma değer "değer zincirinin" en tepe noktasında yer alan ço­kuluslu firmalara kalmaktadır. Bugün dünyadaki ekonomik fa­aliyetinin %25'ini en tepede yer alan 200 şirket gerçekleştirmek­tedir. 

Küreselleşme, Refahı Dünya’ya Yaydı Mı? 

1978'de gelişmiş ülkelerde kişi başına gelir ortalama 8500-9000 dolar civarındaydı. Gelişmekte olan ülkelerin geliri ise or­talama 1500 dolardı. 1990'lara gelindiğinde gelişmiş ülkelerin kişi başına gelirleri 23.000 doları bulurken, gelişmekte olan ül­kelerde [en az gelişmiş ülkeler hariç] ancak 2500 dolara yaklaşı­yordu. 2000 yılında rakamlar 28000 ve 3000 dolar civarındaydı. 

Her ne kadar küreselleşmenin söylemi, dünya ülkeleri ara­sında sınırların kaldırılarak ülkelerin birbirleriyle entegrasyon halinde ve birlikte kalkınmaları ise de, pratikteki eşitsizlik orta­dadır. Ayrıca, meselenin siyasi yönüne baktığımızda küreselleş­me olgusunun ülkeler arası ilişkilerde barış getirmekten uzak olduğunu son on yılda yaşanan çatışmalar ortaya koymaktadır. Yani güçlü olan ülkeler zayıf olanı ezmeye devam etmekte, em­peryalist kapitalizm geleneği başka bir isim altında varlığını de­vam ettirmektedir.

 

 

Anasayfa - İktisat - Makale - Ekonomi - Borsa - İstatistik - Türkiye Ekonomisi - Ekonomi Sözlüğü

Since 2005