Türkiye Ekonomisi

Dünya Ekonomisi

Osmanlı Ekonomisi

Finansal Ekonomi

İşletme Ekonomisi

Hizmet Ekonomisi

Kalkınma Ekonomisi

Tarım Ekonomisi

Borsa ve Yatırım

Ekonomi Sözlüğü

Ekonomi Ders Notları

Ekonomi Düşünürleri

Genel Ekonomi Soruları

Özel İstatistik Arşivi

Özel İktisat Konuları

Açık Öğretim İktisat

Ekonomi Kurumları

Kamu Yönetimi

Kamu (Devlet) Maliyesi

Sigortacılık Konuları

Türkiye İktisat Tarihi

Yeraltı Ekonomisi

Kredi Kartı Piyasası

Gelişmekte Olan Ülkeler

Finansal Piyasalar

Kent Ekonomisi

Liberalizm

Forex Piyasaları

 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 

GELİŞMİŞ ÜLKELERDE VERGİ GELİRLERİNİN ARTIŞ TRENDİ

Önceki bölümde de açıklandığı gibi, özellikle 2nci Dünya Savaşı'ndan sonra, devletin sosyo ekonomik fonksiyonlarında önemli değiş­meler oldu. Bundan önceki yıllarda piyasa ekonomisinin ciddi konjoktürel dalgalanmalara ve işsizliğe neden olan deneyimleri önemli rol oyna­dı. Böylece, sosyal güvenlik hizmetlerinin daha etkin bir biçimde ancak devlet tarafından sunulabileceği ve işsizliğin ise maliye politikalarıyla çö­zümlenebileceği anlayışı, giderek başta Avrupa ülkeleri olmak üzere ABD'de de benimsendi. Devlete verilen önemli fonksiyonlar nedeniyle, önce İngiltere'de ve daha sonraları Fransa, Hollanda ve İskandinavya ül­kelerinde "Refah Devleti" anlayışı başarıyla uygulamaya konuldu. Uygu­lama sonuçları ile teorik yaklaşımlar devletin niçin hızla büyümek zo­runda olduğunu açıkça göstermektedir. Sonuçta ise, gelişmiş bir çok Av­rupa ülkelerinde devlet ulusal gelirin yaklaşık olarak %50 gibi önemli bir bölümünü kullanmaya başladı. 

Sosya ekonomik kalkınma sorunlarını çözen gelişmiş ülkeler 1980'li ve 90'lı yıllarda vergi oranlarını düşürerek ve vergi tabanını daha da ge­nişleterek, toplam vergi gelirlerini ve böylece kamu harcamalarını yük­selttiler. Ayrıca, uzun bir süre boyunca marjinal vergi oranı sermaye ge­lirleri için %72 ve emek gelirleri için %50 oranlarıyla uygulandı. Son yıl­larda ise, Reaganizm politikalarının etkileriyle marjinal vergi oranların­da dramatik bir düşme gözlemlenmiştir. 

1970'li yıllarda marjinal vergi oranlan İngiltere'de %83 ve İsveç'te, %90'nm üzerinde oldukça uzun bir süre boyunca uygulanmıştır. Ne var ki, refah toplumlarının ekonomik ve sosyal alt yapısını oluşturan önem­li kamu harcamaları realize edildikten sonra, günümüzde bir çok Avru­pa ülkesinde vergi oranları önemli ölçüde düşürülmüş bulunmaktadır. Buna karşın, gelişmiş ülkelerde refah devleti anlayışının uygulamaya geçirilmesinden önceki vergi oranları, aşağıdaki tabloda gösterildiği gibi, günümüzdeki marjinal vergi oranları ortalaması olan %50'nin oldukça altında gerçekleşmiştir. 

Aşağıdaki tablo, 2nci Dünya Savaşı sonrası hızla artmaya başlayan, vergi gelirlerinin gayrisafi milli hasılaya olan ortalama oranlarının 1970 ve 1995 yıllarındaki durumunu çeşitli ülkeler yönünden göstermektedir 

İsveç         

42

Avusturya

36

Danimarka

42

Almanya

34

Hollanda

40

Finlandiya

35

Norveç

40

İtalya

30

Fransa

36

ABD

30

İngiltere

36

Türkiye

20

Günümüzde ise, vergi gelirlerinin gayrisafi milli hasılaya olan oranı ise, 1980'li yıllardaki %35 ortalama değerinden hızlı bir biçimde sapa­rak, yukarıdaki tabloda gösterildiği gibi, Avrupa Birliği ve OECD ülkele­ri yönünden, sırasıyla %46 ve %38'e yükselmiş bulunmaktadır. Bu ar-üş, kitabımızın ilk bölümlerinde açıklandığı gibi yakalama etkisi (repla­cement effect), eşiği geçme etkisi (threshold), sorumlu tutma etkisi (ins­pection) ve merkezileşme etkisi (concentration effect) gibi eğilimlerin bir­likte işlemesi sonucu olarak gerçekleşmiştir. Bütün bu sayılan etkiler marjinal vergi oranlarındaki artışlara karşı olası bir toplumsal direnci azalttığından, vergi gelirlerindeki artış eğilimi ile kamu harcamalarında­ki artış eğilimi birbirine eşit olmuştur.

 

 

Anasayfa - İktisat - Makale - Ekonomi - Borsa - İstatistik - Türkiye Ekonomisi - Ekonomi Sözlüğü - Gizlilik Politikası

Sağlık Bilgileri