Eksik Rekabet Piyasasında Firma
Dengesi - Eksik Rekabet Piyasaları
Tam Rekabet Piyasasının;
* Atomize * Homojenlik * Mobilite
* Şeffaflık özelliklerinden herhangi birini taşımayan
piyasalara eksik rekabet piyasası denir.
Uygulamada birbirinden çok farklı ve çok sayıda eksik
rekabet piyasası bulunmaktadır. Ancak iktisat
teorisinde tam rekabetin en fazla önemsenen ve kâr
maksimizasyonu konusunda en ciddi sonuçlar doğuran
özelliği "Atomize Olma" koşulu olduğundan eksik
rekabet piyasaları incelenirken öncelikle bu özellik
açısından değerlendirme yapılmaktadır.
Örneğin günümüzde ülkemizin; otomotiv, beyaz eşya,
temizlik ürünleri, içki, sigara vs. gibi çok sayıda
büyük piyasalarında, satıcı veya üretici sayısı az
olduğu için "Atomize olma" özelliği yoktur. Bu
piyasalara sermaye yetersizliği veya yasal engeller
nedeniyle yeni girişler olmadığından "Mobilite"
özelliği de bulunmamaktadır. Ayrıca reklamlar,
markalar, standartlara uyulmaması ve haberleşme
yetersizlikleri "Şeffaflık" ve "Homojenlik"
özelliklerini de kolaylıkla ortadan
kaldırabilmektedir.
Bu açıklamalara bağlı olarak, eksik rekabet piyasalarını
sadece "Atomize Olma" koşulu açısından
sınıflandırırsak karşımıza iki tür eksik rekabet
piyasası grubu çıkacaktır.
Bunların birincisi "Atomize Olma" koşulunu
satıcıların bozduğu eksik rekabet piyasalarıdır,
ikinicisi ise, sözü edilen koşulu alıcıların bozduuğ
eksik rekabet piyasalarıdır. Ancak burada sözü
edilen piyasalarda, atomize olmayan tarafın
karşısında atomize olan bir taraf bulunmalıdır. Eğer
bir piyasada atomize olma koşulunu her iki tarafa
da bozmuş ise karşımıza "iki yanlı tekel" gibi çok
özel bir piyasa türü çıkacaktır.
FİRMA MALINA TALEP
Monopol piyasasında tanım gereği belirli bir malı
üreten ve arz eden bir firma bulunmaktadır. Monopol
piyasasında piyasa talebinin tamamı bir firmaya
yöneldiğinden firma malına olan talebin (Tf)
piyasa talebi ile çakışacağını yâni azalan seyir
izleyen bir fonksiyon olduğunu söyleyebiliriz. Firma
satışını arttırmak istiyorsa fiyatı düşürmek
zorundadır.
Not:
Tam rekabet piyasasındaki firmanın malına talep
eğrisinin yatay eksene paralel olduğunu
hatırlayınız!
Bu arada monopolcünün yalnız düşük fiyat uygulamayıp yüksek
fiyat da uygulayarak, başka bir ifadeyle fiyat
farklılaştırmasına giderek kârını maksimize
edebilir.
FİRMA GELİRLERİ
Monopol piyasasındaki firma sattığı her mal birimi için
farklı gelir elde edebilecektir.
Satıcı sayısının bir (tekel veya monopol) veya bir kaç
(düopol ve oligo-pol) firmadan oluşması nedeniyle
satıcıların egemen olduğu piyasalardır. Bu
piyasalarda sadece bir adet satıcının olması
durumunda, bu firma piyasadaki avantajını
kullanarak, piyasa fiyatını tam rekabet fiyatının
üzerine çekebilmekte ve monopol veya tekel kazancını
elde edebilmektedir. Satıcı sayısı düopoldeki gibi
iki, veya oligopoldeki gibi sınırlı sayıda olduğu
zaman ise, bunlar monopol veya tekel kazancını elde
edebilmek için çok zaman, aralarında anlaşarak
monopol gibi davranmaktadır.
Eksik rekabet piyasalarının ikinci grubunu da, alıcı
sayısının bir (monop-son) veya bir kaç (düopson ve
oligopson) firmadan oluşması nedeniyle alıcıların
egemen olduğu piyasalar oluşturmaktadır.
Toplam Gelir (TG)
Monopol piyasasındaki tek firmanın malına talep eğrisi ile
piyasa talebi aynı şey olduğuna göre, piyasa
talebini bilen firma hangi miktarda malı hangi
fiyata satabileceğini hesaplayabilmektedir.
Toplam geliri monopol piyasasında da, aynı şekilde formüle
edebileceğimize göre,
TG=F.M
yazabiliriz. Ancak burada hem fiyatın, hem de miktarın
değişken olduğunu unutmamamız gerekmektedir.
Belirli bir malın piyasa talep eğrisinin ve
fiyat-miktar değerlerinin aşağıdaki gibi olduğunu
varsayalım.
F1 = 80 bin TL. F2= 50 bin TL
F3= 20 bin TL,
M1 =20kg. M2= 50 kg. M3=
80 kg.
Bu değerleri bir grafik üzerinde gösterirsek
Şimdi firmanın buradaki üç satış miktarındaki toplam
gelirini hesaplayalım
TG1 = F1.M1 = 80.20 = 1.6
milyon TL. TG2 = F2.M2
= 50.50 = 2.5 milyon TL. TG3 = F3.M3 =
20.80 = 1.6 milyon TL. Hesapladığımız bu değerleri
ifade eden noktaları bir çizim üzerinde
işaretleyelim.
Şekilden de anlaşılacağı üzere firmanın toplam
gelirleri çan eğrisi biçimindedir. Tam rekabet
piyasasında ise toplam gelir eğrisi artan eğimliydi.
Ortalama Gelir (OG)
Ortalama gelirle, bir birimden firmanın elde ettiği geliri
hesaplıyorduk. Bu hesaplama; Toplam gelirin, üretim
miktanna bölünmesiyle hesaplanabilir. Yani OG =
TG/M şeklinde formüle edersek;
a Noktasındaki OGa = 1,600,000/20=80,000
b Noktasındaki OGb = 2,500,000/50=50,000
c Noktasındaki OGr = 1,600,000/80=20,000
Yukarıda elde ettiğimiz verileri grafik üzerinde
gösterirsek;
Ortalama gelir değerlerinin malın fiyatına eşit
olduğunu gördüğümüz bu değerlerle oluşan ortalama
gelir eğrisi aynı zamanda firma malına olan "talep
eğrisi"ni ifade ettiğini bilmeliyiz.
MARJİNAL GELİR
(MG)
Satılan son birim maldan elde edilen gelire marjinal gelir
denir. Bir başka ifadeyle de satılan son birim
malın toplam gelirde meydana getirdiği değişimdir.
Formül; MG = ATG/AM
şeklinde olacaktır. (A = Değişim)
Monopol piyasasındaki bir firmanın, toplam gelirini
arttırmak için fiyatı düşürmesi sonucu Marjinal (MG)
sürekli olarak azalacaktır. MG eğrisinde doğal
olarak azalan eğimli bir eğri olacaktır.
MONOPOLDE FİRMA DENGESİ (KAR MAKSİMİZASYONU)
Monopolcünün kârını maksimize edeceği alan veya noktalar iki
şekilde ifade edilir.
a) Toplam Gelirin, Toplam Maliyetten Farkının En
Yüksek Olması Durumunda;
k ve n noktalarında firmanın TG = TM sağladığı noktalardır.
(L-M) aralığı firma kârının maksimum olduğu
aralıklardır.
b) Ortalama Gelir, Marjinal Gelir ve Marjinal
Maliyet Eğrileri Yaklaşımı
* k ve n noktasında firmanın; OM=OG eşitliğinin yani başabaş
noktasının elde edildiği durumdur.
* "I" noktasında MM=MG eşitliğinin yani firma kârının
maksimize edildiği durumdur.
* Mk- Mn aralığında firmanın ortalama gelir eğrisi, ortalama
maliyet eğrisinin üzerinde, yani firmanın normal
üstü kâr elde ettiği durumdur.
MONOPOLDE FİYAT FARKLILAŞTIRMASI
Fiyat farklılaştırılması belirli bir malın iki veya fazla
fiyattan satılması demektir. Böyle bir satışın
mümkün olması, yani alıcıların ucuz malı seçmemesi
için monopolcünün aynı malı en azından görünüşte
değiştirmesi veya farklı yerlerde satması gerekir.
Bu açıdan fiyat farklılaştırılması için temelde üç koşul
gerekmektedir. Bu koşulların birincisi malın
satıldığı piyasanın bölümlü olmasıdır. Örneğin
lüks semt, fakir semt gibi. İkinci koşul, aynı malın
bölümlü piyasanın birye-rinde farklı, öteki yerinde
farklı talep esnekliğine sahip olmasıdır. Üçüncü
koşul ise piyasa alt piyasalara ayrılırken ortaya
önemli bir marjinal çıkmamasıdır.
Bunların en iyi bilinenleri tek alıcının bulunduğu monopson
piyasası, tek alıcı ve satıcının bulunduğu iki yanlı
tekel, iki satıcının bulunduğu düopol, sınırlı
sayıda satıcının bulunduğu oligopol piyasalardır.
Ayrıca satıcı sayısı çok olmakta birlikte homojenlik
şartının aksadığı monopolcü rekabet piyasası vardır.
1. Monopsonda Firma Dengesi
Monopson, bir piyasada çok büyük sayıda satıcı karşısında
sadece bir alıcının bulunması durumunda ortaya çıkan
piyasa türüdür.
Türkiye'de bazı piyasalarda örnek olarak devlet
gösterilebilir.
Rasyonel birey varsayımı gereğince monopsoncunun tek
amacı yine kâr maksimizasyonudur. Bu nedenle
monopsoncu firma piyasada alıcı konumda olduğu
için, kâr maksimizasyonunun ilk koşulu olan maliyet
minimi-zasyonununa ulaşmak isteyecek ve piyasada tek
alıcı olmasından yararlanarak fiyatı mümkün
olduğunca aşağıya çekmeye çaba gösterecektir.
2) İki Yanı Tekelde Firma Dengesi
İki yanlı tekel piyasasında bir mal veya hizmetin ya da
üretim faktörünün bir satıcı ve bir alıcı
bulunmaktadır. Gerçek hayatta bu piyasa türüne,
işverenlerin ve işçilerin tümüyle sendikalaştığı
ülkeklerin işgücü piyasalarında ve silah üretiminin
bir tek firma tarafından yapılıp silahın sadece
devlet tarafından satın alındığı ülkelerin silah
piyasaları gibi sınırlı sayıda piyasalarda
rastlanabilmektedir.
iki yanlı takel piyasasında kolaylıkla anlaşılabileceği gibi
arzeden tarafta monopolcü, talep eden tarafta ise
monopsoncu birer firma bulunmaktadır. Bu nedenle
karşı karşıya oian firmalar fiyat ve miktar üzerinde
anlaşma şansına sahiptirler. Ancak doğal olarak bu
durumda denge fiyatını ve denge miktarının ne
olacağını belirleyen etken, tarafların pazarlık
güçleri olmaktadır.
Bu piyasada, alıcının ödeyebileceği en yüksek fiyatın ve
satıcının kabul edebileceği en düşük fiyatın birer
sınırı vardır. Bu iki fiyatın dışında alışveriş
mümkün olmadığından, sözü edilen iki fiyatın
arasında bölüme "anlaşma bölgesi" adı verilir.
3) Düopol ve Oligopolde Firma Dengesi
Düopol
iki satıcının sonsuz sayıda alıcı ile karşı
karşıya geldiği piyasa türüdür. Oligopol ise
birbirlerini etkileyebilecek kadar az sayıda
satıcının yine böyle sonsuz sayıda alıcı ile karşı
karşıya kaldığı piyasaların adıdır.
Düopol ve oligopol piyasaları gerçek ekonomik hayatta en sık
görülen piyasa türleridir. Örneğin demir-çelik,
basın, otomobil, deterjan, beyaz eşya, vs.
piyasaları
Oligopol piyasasının teoride ve gerçek hayatta iki türü ile
karşılaşılabilir. Bunların birincisinde oligopol
firmaların arz ettiği mal homojendir. Bu yüzden bu
piyasaya tam oligopol adı verilir. Eğer
oligopolcü firmaların malları homojen değil de
birbirlerini ikâme edebilen mâllar ise, bu piyasaya
da noksan oligopol denilir.
Oligopol piyasasındaki sonsuz sayıdaki alıcının
talebi hiç kuşkusuz azalan eğimli bir talep
eğrisidir.
Bugüne kadar çok sayıda iktisatçı tarafından birbirinden
farklı oligopol (düopol) modelleri geliştirilmiştir.
Bunların ilki, Cournot isimli iktisatçının
dü-opol modeli olurken, en yaygın kabul göreni
"Dirsekli Talep Eğrisi" modelidir. Dirsekli
talep eğrisi modeli, düopol (ikiden fazla satıcı
da olabilir) piyasasındaki satıcılar arasında bir
anlaşma olmasa da dengenin nasıl sağlanabileceğini
açıklamaktadır.
Oligopol firmalarından birinin satış fiyatını
düşürdüğü zaman rakipleri tarafından taklit
edileceği, buna karşılık fiyatı arttırdığı zaman
rakiplerince izlenmeyeceği varsayımına dayanır.
4) Tekelci Rekabette Firma Dengesi
Gerçek ekonomik hayatta en sık görülen piyasa türlerinden
biri de tekelci rekabet piyasasıdır. Bu
piyasa türü çok sayıda firma tarafından üretilen
ama birbirlerini çok yakın (veya tam olarak) ikâme
eden bazı malların birbirinden farklı veya
farklıymış gibi gösterilmesinin sonucunda, her
firmanın belirli bir alıcı kitlesine sahip
olabildiği piyasalardan oluşmaktadır. Örneğin, Coca
Cola ve Pepsi Cola gibi.
Bu piyasanın en önemli özelliği, birbiriyle tam olarak ikâme
edebilen malları üreten firmalara ayrı ayrı monopol
gücü kazandıran farklılık imajının tüketicinin
gözünde yaratılmış olmasıdır. Bu farklılık imajı
marka, reklam, renk, koku, görünüş, desen, ambalaj
vs. gibi unsurlarla yaratılmaktadır.
Tekelci rekabet piyasasındaki satıcının malına olan
talep eğrisi, bu firmanın malına yönelik bir alıcı
kitlesi oluştuğu için monopol firmanın malına olan
talep eğrisi gibi azalan bir fonksiyondur. Bu
piyasada çeşittli satıcıların malları arasındaki
ikame imkanı nedeniyle firma malına olan talep
eğrileri oldukça esnektir.
Tekelci rekabet piyasasındaki firmalar ayrı ayrı alıcı
kitlelerine sahip olduklarından dengelerini
saptarken monopolcü gibi davranırlar. Bu firmalar
üretim ve satış miktarlarını marjinal maliyetlerinin
marjinal gelirlerine eşit (MM=MG) olduğu noktada
saptayarak kâr maksimizasyonuna giderler.
İPUCU
Tekelci rekabet piyasasında satıcı sayısı ve alıcı sayısı
çoktur Firma dengesi MM=MG'yi sağlayan üretim
noktasında gerçekleşir.
Satıcı sayısı üç olan piyasa Triopoldür. Monopolde maliyet
eğrileri tam rekabettekilerle aynıdır. İki yanlı
tekel piyasasında tek alıcı ve tek satıcı vardır
|