Türkiye Ekonomisi

Dünya Ekonomisi

Osmanlı Ekonomisi

Finansal Ekonomi

İşletme Ekonomisi

Hizmet Ekonomisi

Kalkınma Ekonomisi

Tarım Ekonomisi

Borsa ve Yatırım

Ekonomi Sözlüğü

Ekonomi Ders Notları

Ekonomi Düşünürleri

Genel Ekonomi Soruları

Özel İstatistik Arşivi

Özel İktisat Konuları

Açık Öğretim İktisat

Ekonomi Kurumları

Kamu Yönetimi

Kamu (Devlet) Maliyesi

Sigortacılık Konuları

Türkiye İktisat Tarihi

Yeraltı Ekonomisi

Kredi Kartı Piyasası

Gelişmekte Olan Ülkeler

Finansal Piyasalar

Kent Ekonomisi

Liberalizm

Forex Piyasaları

 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 

2008 Ekonomik Krizinin Kronolojik Gelişimi 

Kronolojik gelişimi 1929 krizinden başlatmak en doğru seçenektir çünkü kaldırılmasıyla 2008 krizi için gerekli ortamı hazırladığı iddia edilen 1933 yılındaki Glass Steagal Sözleşmesi, bu krizin sonucu olarak ortaya çıkmıştır. Tıpkı din ve devlet işlerinin birbirinden ayrılması gibi Glass-Steagal anlaşması da ticari bankacılıkla yatırım bankacılığını birbirinden ayırmaktadır. Bunun ardından 1938’de daha sonra Fannie Mae adını olacak Federal National Mortgage Association (Federal Milli İpotek Kurumu) Amerikan hükümeti tarafından kurulmuştur. Amacı, ipotekleri alıp birer menkul değer olarak satmaktır. 1968’de kongre kararıyla kamudan bağımsız bir Kamusal Kefalet Teşebbüsü’ne dönüştürülmüştür.  

1970 yılında ikincil ipotek piyasasına destek vermesi amacıyla oluşturulan Freddie Mac’in de görevi, ipotekli kredileri ikincil piyasada satın alıp bir havuzda toplamak ve bu havuzu İpoteğe Dayalı Menkul Kıymet olarak yatırımcının erişimine sunmaktır. Bu iki kurum, pazardaki diğer oyunculardan farklı olarak Hazine’den doğrudan kredi alabilme yetkisine sahiptir ayrıca devlet ve gelir vergisi ile banka düzenlemelerinden muaftır. Her ne kadar devletten aksi yönde açıklamalar gelse de, bu kurumların ihraç ettiği menkul değerlerin devlet garantisinde olduğuna dair yanlış bir algı mevcuttur. Böylece 1970’lerde ipotekleri menkulleştirmeye başlayan Fannie Mae ve Freddie Mac, 1990’ların ortasında pazarın en büyük oyuncuları haline gelmişlerdir. Mart 2010 itibariyle sadece son 18 ayda Fannie Mae ve Freddie Mac’in kurtarılması, ABD’ye aylık 6 milyar dolara mal olmuştur. 

Diğer yandan ABD devleti, 1974 yılında finansal kurumların kredi verirken din, dil ve ırk ayrımı yapmamaları için Eşit Kredi Fırsatı Kanunu (Equal Credit Opportunity Act) kabul edilmiştir ve daha fazla kredi kullanılmasını teşvik edilmiştir. Bunun yanı sıra araştırmacıların krizle ilgili en çok eleştirdiği kanunlardan Toplumsal Yeniden Yatırım Yasası (Community Reinvestment Act) 1977 yılında yürürlüğe girmiştir. Bu yasanın amacı, finans kuruluşlarının düşük gelirli gruptan gelen kredi taleplerini sağlıklı biçimde değerlendirip uygun biçimde karşılamasına teşvik etmektir. Bunu beş yıl sonra, eyaletler arası farklı uygulamalara son veren Alternatif İpotekli Kredi Parite Yasası (Alternative Mortgage Transactions Parity Act) izlemiştir. Bu yasa sayesinde değişken oranlı ipotek kredileri, balon ödemeler ve negatif amortisman lar ortak standartlara oturtulmuştur. Arkasından 1986’da eve yatırım yapan vatandaşlara vergi avantajı getirilmiştir aynı durum taşıt kredisi alanlara uygulanmamıştır. 1995 yılında Toplumsal Yeniden Yatırım Yasası’nda bir takım değişiklikler yapılmıştır.  

Bu değişiklikler, bankaların kredi vermelerindeki başarılarından çok değerlendirme ve kredi tahsisi konularına odaklanmıştır. Bu noktada bankaları, borç verme, yatırım ve hizmet testlerine tabi tutmuştur. Bu uygulamanın krizle bağı şöyle açıklanmaktadır: 1995 yılında 1977 tarihli yasanın kapsamı genişletilmiştir. Kimi eleştirmenler bunu, kredilendirme standartlarının oldukça esnetilmesi ve yüksek riskli ipotekli kredilerin verilmesi için yol yapılması olarak değerlendirmektedir. Fannie Mae bu gelişmeyle beraber YRİK’leri de menkul kıymetleştirmeye başlamıştır. 

2008 Krizinin Kronolojisi 

Araştırmacılar 2000 yılında patlak veren Nokta-Com krizini, 1995’te başlatılan gevşek para politikasına dayandırmaktadır ve bu gevşek para politikası, 2008 krizindeki likidite şişmesine de sebep olmuştur. FED, kırılganlık ve belirsizlik olduğu dönemlerde faiz oranlarını değiştirmektedir. 1998’de makro hedge fonlardan biri olan Long Term Capital Management’ın 3,75 milyar dolarlık iflasıyla faizleri düşürmüştür. 1997 yılında ikinci konut alanlara vergi teşviği yasasına göre gayrimenkul gelirleri vergiden muaf hale gelmiştir. Bu dönemde ipotek kredili konut finansmanı başvurularının yüzde 71’i kabul edilmiştir. 

1999 yılı iki önemli gelişmeye sahne olmuştur: Eylül ayında Fannie Mae, peşinatları düşürmek gibi kolaylıklar sağlayarak kredi alma koşullarını esnetmiştir. Bu pilot programa 24 bankayla başlayan Fannie Mae’nin çalışmaları sayesinde ipotekli konut kredisi alan Afrika kökenli Amerikalılarda yüzde 71,9, Asya kökenli Amerikalılarda yüzde 46,3 ve Hispanik olmayan beyaz Amerikalılarda yüzde 31,2 oranında bir artışa neden olmuştur. Aynı senenin Kasım ayında ise daha sonra çok tartışılacak olan Gramm-Leach-Bliley Yasası veya diğer adıyla Finansal Modernizasyon yasası çıkmıştır. Bu yasa sayesinde bankaların faaliyet alanları çeşitlendirilmiş ve genişletilmiştir. 

FED, bu dönemde gevşek bir para politikası izlemiş ve 2000 Mayıs’ında yüzde 6,5 olan faizler, 2001 Aralık ayında yüzde 1,75’i bulmuştur. 18 aylık bu seri işlemleri takiben yüksek riskli ipotekli konutlara olan talep artmıştır, nitekim 1994 yılında 40 milyar ABD doları olan piyasa hacmi, 2000 yılında dört katına çıkmıştır. George W. Bush, 2010’a kadar en az 5,5 milyon ailenin ev sahibi olacağını söylemiştir. 1997’de yüzde 71 olan kredi alma oranı yüzde 86’ya çıkmıştır. 2003 Haziran’ında faiz oranları son 45 yılın en düşük seviyesine, yüzde 1’e gerilemiştir. 2004 yılına gelindiğinde ev sahipliği oranı yüzde 69’u bulmuştur. Aynı yılın Ekim ayında krizin her aşamasında ismi duyulacak beş firma; Goldman Sachs, Merill Lynch, Lehman Brothers, Bear Stearns ve Morgan Stanley’nin sermaye yeterlilik oranlar ı FED tarafından aşağı çekilmiştir. Krizi pratik olarak tetikleyen nokta, 2005 yılında  Tasarruf Kuruluşlarını  Denetleme  Bürosu’nun  kredilendirme  koşullarını kısıtlandırması olmuştur. Böylece küçük bankalar toplumsal yeniden yatırım yetkilerini kaybetmiştir çünkü bu işlemler için 1 milyar dolarlık aktife sahip olma sınırlaması getirilmiştir. Kredi sayısının azalmasını 2005’in dördüncü çeyreğinde ve 2006’nın birinci çeyreğinde ev fiyatlarının yüzde 33 azalması izlemiştir. İlk iflas, 2006’da Merit Financial Inc. ile gerçekleştirmiştir, önce 410 çalışanının 80 tanesini işten çıkaran şirket sonra pazar payının yüzde 40’ını kaybetmeye dayanamamıştır. 2007 yılına gelindiğinde ev satışlarında 1989 yılından beri yaşanan en sert düşüş yaşanmaktadır ve kriz bu yıl derinleşmeye başlamıştır. Bu dönemden sonra gelişmeler günler üzerinden takip edilebilmektedir.

 

 

Anasayfa - İktisat - Makale - Ekonomi - Borsa - İstatistik - Türkiye Ekonomisi - Ekonomi Sözlüğü - Gizlilik Politikası

Sağlık Bilgileri