Örümcek Ağı (COBWEB) Kuramı
Buraya kadar yaptığımız arz-talep çözümlemelerinde,
fiyat değişmelerinin arz ve talep miktarlarında
derhal bir tepki doğurduğu varsayımına dayandık.
Ancak bazı mallarda, özellikle tarım ürünleri gibi,
üretimleri uzunca bir zaman aralığına (hububatın bir
yıl, kauçuğun beş yıl istemesi gibi...) gereksinim
gösteren malların arzını, piyasadaki talebe göre
oluşacak bir yüksek fiyat karşısında yıl içinde
arttırmak hemen hemen olanak dışıdır. Böyle bir
yüksek fiyat karşısında çiftçilerin duyarlılığı
genellikle gelecek yılın ürünü üzerinde kendini
gösterecek ve çiftçiler bu yüksek fiyatın çekiciliği
karşısında daha bol üretimde bulunmak yoluna
gidebileceklerdir. Bu durumda, gelecek yılın arzı bu
yılın fiyatına, bu yılın arzı da geçen yılın
fiyatına bağlı kalacaktır. Daha açık bir deyişle bu
üretim dönemine ait arz, geçen dönemin fiyatlarının
fonksiyonudur. Talep için ise böyle bir özellik söz
konusu değildir. Eğer, bu üretim döneminin yüksek
fiyatına bakarak çiftçiler daha bol üretimde
bulunmak yoluna giderlerse; gelecek yıl piyasaya
sürülen ürün artacak, buna karşılık talep esnekliği
düşük olan tarımsal ürünlerin fiyatında büyük
olasılıkla bir düşme görülecektir. Sözünü ettiğimiz
olay, ekonomistlerin gözünden kaçmamış ve 1938
yılında EZEKİEL "Cobweb Kuramı" adıyla yayınladığı
makalesinde, üretim ve fiyat kuramına büyük bir
katkıda bulunmuştur.
Ezekiel'e göre Cobweb Kuramı aşağıdaki
koşuların varolduğu mallar için söz konusu olabilir.
- Tam rekabet koşulları altında üretimin, fiyata
karşı tam duyarlık gösteren üreticiler tarafından
saptandığı mallar
- Üretimin gerçekleşmesi için
gerekli zamanın, en az bir yıllık dönemi kapsayacak
kadar uzun olduğu mallar.
-Fiyatın cari arzla belirlendiği mallar Yukarıda
anlaşılacağı gibi, fiyat ya da üretimin hükümet
kararları veya tekelci rekabet koşullarının egemen
olduğu piyasalar tarafından belirlendiği mallar için
Cobweb etkilerinden söz edilemeyeceği gibi, üretimin
spontane talep değişikliklerine tam duyarlılık
gösterdiği mallar için de söz konusu olamaz.
Ezekiel ve diğer ekonomistlerin oluşturduğu Örümcek
Ağı ekonomi kuramı, kısmi dinamik çözümlernelere
giriş niteliğini taşımaktadır. Anılan ekonomistler,
Örümcek ağı' nın bir dengeye doğru gittiği ve bir
denge noktasında birleştiği durumu incelemekle
yetinmemişler, ayrıca örümcek
ağı'nın dengeden uzaklaştığı ve patlamaya doğru
gittiği durumu ile örümcek ağı'nın aynı büyüklükte
sürekli salınım gösterdiği durumu da
incelemişlerdir. Bu üç durum arasındaki fark, söz
konusu arz ve talep eğrilerinin esnekliklerinin
farklı oluşundan kaynaklanmaktadır. Eğer arz talebe
oranla esnek değilse; istikrarlı denge (azalan
dalgalanmalar) talep ve arz eğrilerinin esneklikleri
aynı ise; nötr denge (sürekli dalgalanmalar) ve
nihayet arz talebe oranla esnekse; istikrarsız denge
(artan dalgalanmalar) söz konusu olacaktır. Şimdi,
bu üç ayrı durumu şekiller üzerinde izleyelim ve
nedenlerini araştıralım.
İstikrarlı Denge:
Şekilde herhangi bir x tarımsal ürününün piyasasında
denge fiyatı oluşmuşken, örneğin gelir artışı
nedeniyle talep eğrisi sağa doğru kaymış olsun. Bu
durumda denge fiyatı ve alım - satım miktarı
yükselecektir. Arz fonksiyonu gecikmesiz olsaydı,
talepteki artışa arz da derhal cevap vermiş
olacaktı. Ancak arzın gecikmeli oluşu, denge
noktasına giderken fiyatın bu denge noktası
etrafında dalgalanmasına yol açacaktır.
İlk dönemde fiyat düzeyi Pı'dir. Bu fiyat düzeyinde
OQı kadar talep, OQ2 kadar da arz söz konusudur.
Yani QıQ2 kadar arz fazlası vardır. Bu arz fazlası
fiyatların P2 düzeyine düşmesine neden olacaktır.
Bir sonraki dönemde üreticiler bu P2 gibi düşük
fiyattan OQ3 kadar arz ederlerken, piyasa talebi OQ2
düzeyindedir. Q3Q2 kadarlık talep fazlası fiyatları
yükselterek P3 düzeyine çıkmasına neden olacaktır.
Bir sonraki dönemde ise, bu P3 fiyat düzeyinde OQ3
kadar talep, OQ4 kadar ise arz söz konusudur. Yani
Q3Q4 miktarında bir arz fazlası vardır. Bu arz
fazlası yine fiyatların düşmesine neden olacak ve
süregiden bu oluşum sonunda piyasa dengesinin P4
gibi bir denge noktasında kurulmasını sağlayacaktır.
İstikrarsız Denge:
Şekil'de talep doğrusunun eğiminin arz doğrusunun
eğiminden küçük olduğu hallerde fiyat dalgalanmaları
azalıp bir denge noktasında duracağına gitgide
şiddetlenir. Şekilde ilk dönemde Pı fiyat düzeyinde
OQı kadar talep ve OQ2 kadar arz vardır.
Arzın talepten QıQ2 miktarında fazla oluşu fiyatı P2
düzeyinde düşürecektir. Bu P2 fiyat
düzeyinde OQ3 kadar arz ve OQ4
kadar talep söz konusudur. Yani Q3Q2
kadar bir talep fazlası vardır. Bu talep fazlası
fiyatı P3 düzeyine çıkaracaktır. Bu fiyat
düzeyinde üreticiler, fiyatların artmasıyla
üretimlerini arttıracaklarından OQ3 kadar
talep ve OQ4 kadar da arz söz konusudur.
Yani Q3Q4 kadarlık bir arz
fazlası vardır. Bu arz fazlası, doğaldır ki
fiyatları yeniden düşürecek ve bu fiyat
iniş-çıkışları arz ve talep arasındaki dengesizliği
daha da bozarak piyasa dengesinden giderek
uzaklaşılmasına neden olacaktır. Böyle bir koşulda,
denge durumundan bir kez ayrılınması halinde, piyasa
dengesinin yeniden kurulması olası olmayacaktır.
Nötr Denge:
Şekil'de talep ve arz eğrisinin esneklikleri aynı
olduğu için fiyat dalgalanmaları eşit şiddette devam
eder. Fakat yine yeni bir denge noktasına varmanın
olanağı olmadığı gibi; dengeden gitgide uzaklaşma da
söz konusu değildir.
Şekilde P1 fiyat düzeyinde OQı kadar talep OQ2 kadar
arz söz konusudur. Arzın fazla olması fiyatı P2'ye
düşürecek ve bu kez OQı kadar arz ile OQ2 kadar
talep karşımıza çıkacaktır. Talebin QıQ2 kadar fazla
oluşu fiyatı yine Pı düzeyine çıkaracak ve bu fiyat
iniş-çıkışı ile arz ve talep dengesizliği
bozulmaksızın aynı şekilde devam edecek, ancak bir
türlü denge noktasına ulaşmak olası olmayacaktır.
Yukarıdaki açıklama belli bir dönemdeki arz
miktarının bir döneni önceki fiyata göre oluştuğu,
her dönem elde edilen ürünün o dönem içinde
satıldığı varsayımına dayanmaktadır. Bu varsayımlar
gerçek yaşama uymayabilir. Eğer üreticiler yükselen
veya düşen fiyatın sürekliliği kanısında değilseler,
satıcı veya alıcıların elinde stok bulunuyorsa,
ihracat ve ithalat yapılıyorsa, üretim miktarını
değiştirmeyebilirler.
|