Tekelci
Rekabet Piyasası
Eksik rekabet piyasalarından en çok karşılaşılan bir
piyasa türü de, hem rekabet hem de tekel
özelliklerine birlikte sahip olan, bu nedenle de
tekelci rekabet şeklinde adlandırılan piyasalardır.
Bu piyasaların genel özelliği, tam rekabet
özellikleri içinde en önemlisi olan çokluk (atomisite)
varsayımının varlığına karşın türdeşlik
(homojenlik), açıklık (şeffaflık) ve akışkanlık (mobilite)
koşullarının tam olarak ve zamanında gerçekleşmemesi
veya üreticiler tarafından bu özelliklerin
gerçekleşmesinin kısmen veya tamamen
engellenmesidir. Bu piyasanın en önemli özelliği
malın farklılaştırılmış olmasıdır. Her marka mal
hemen hemen aynı gereksinimi karşılamasına karşın,
her firma kendi malını diğerlerinden farklı olarak
tüketiciye tanıtır. Mal gerçekte veya görünüşte
farklılaştırılabilir. Bazı mallar teknolojik olarak
diğerlerinden daha üstün olabilir. Ancak bazen de bu
farklılık yalnızca malın ambalaj ve ismine
yansıyabilir.
Böyle
piyasalara, çok sayıda ve küçük ölçekli firmaların
etkinlikte bulundukları perakende ürün piyasaları
örnek olarak gösterilebilir. Bu piyasalarda satılan
ürünlerin üretimi ve kalite farklılaştırılması
oldukça kolay olup, bunlar çok geniş ve yaygın
tüketilen ürünlerdir. Bunlara somut örnek olarak
yaygın kullanılan küçük elektrikli ev araçları,
temizlik ürünleri, bisküvi, makarna, sucuk, salam ve
peynir gibi üretimi oldukça kolay gıda maddeleri;
hatta gelişmiş ve belirli gelir düzeyine ulaşmış
kentlerde özel hastane, özel üniversite, otel ve
lokanta işletmeleri gösterilebilir.
Bu piyasa
türü, özetle tekelci rekabet kuramı şeklinde
adlandırılan bir kuram çerçevesinde ele alınmıştır.
Bu kuramın kurucuları ise, özellikle Edward
CHAMBERLINE ve Joan ROBINSON'dur. Öyle ki tekelci
rekabet kuramı, piyasa çözümlemelerinde CHAMBERLINE
kuramı veya yaklaşımı olarak da anılmaktadır.
Bu
ekonomistler 1930'lu yılların başında, ürün piyasası
(mal ve hizmetler) çözümlemelerinin bir birinin
karşıtı olan tam rekabet ve tekel piyasalarına göre
yapılmak suretiyle sınırlandırıldığım; bunda da
piyasa ve firma dengesine ilişkin açıklamaların
çokluk özelliğine göre yalnızca fiyat ve miktar
unsurları açısından yapıldığını eleştirerek,
türdeşlik özelliğini, bazı mamul ve yarı mamul
ürünler dışında hemen hemen hiç
işlemediğini;Firmaların ürün veya kalite
farklılaştırılması yoluyla bu özelliğinin
gerçekleşmediğini kolayca boza bildiklerini; reklam
ve benzeri uygulamalarla tüketicilerin eksik veya
belli ölçüde pek gerçek sayılmayan şekilde
bilgilendirilebileceklerini; böylece şeffaflığın
aksayabileceğini, tüketici kararlarında ikame
olanaklarının önemli rol oynayabileceğini; nihayet
üreticilerin çeşitli önlemlerle başka rakip
firmaların piyasa girişlerini
engelleyebileceklerini, yani akışkanlığın da belli
zaman ve ölçülerde aksayabileceğini ileri sürerek;
hem tam rekabet, hem de tekel piyasasının gerçeği
yansıtmadığını iler sürmüş ve tekelci rekabet
kuramını kurmuşlardır. Böylece, daha çok
karşılaşılan gerçek piyasa türlerinde firma ve
piyasa dengeleri, fiyat-miktar boyutu dışında,
farklı açılardan ele alınmış olmaktadır.
Tam
rekabet piyasasında mal özdeş (homojen) olduğu için
bu malı üreten firmaların oluşturduğu topluluğa
endüstri adı verilirken, Tekelci rekabet piyasasında
benzer ürünü üreten firmaların mal farklılaştırması
yapması bu üreticiler topluluğuna grup adının
verilmesine neden olmaktadır.
1-
Tekelci Rekabet Piyasasında Kısa Dönem Dengesi ve
Tekelci Yönü
Tekelci, rekabet
piyasasının oluşumu, firmaların sattıkları veya
ürettikleri malların ikame niteliklerine dayanır.
Firmanın ürettiği mal ikamesi kolay bir mal ise
(çapraz elastikiyeti pozitif ve yüksek), firma tam
rekabet piyasası koşullarında etkinlik gösteren bir
rakip firma niteliği kazanacaktır. Tersine firmanın
ürettiği malın ikamesi zor ise (çapraz elastikiyeti
küçükse), firmanın ürettiği mala rakip malların
piyasaya çıkması zorlaşacağından bu kez firma
tekelci niteliğe bürünecektir.
Böylesi bir durumda firma, piyasada tek satıcı
niteliğini kazanacağından, tekelci kârı (aşırı kâr)
elde edebilecektir.
Şekil'da
piyasanın tekel niteliğine sahip olduğu kısa
dönemde, tekelci firma marjinal gelirini (MR),
marjinal maliyetine (MC) eşitleyebilmek için (A
noktasında), OQı kadar malı OPı fiyatından üretip
satacaktır. Bu miktar malın ortalama maliyeti ise K
noktasının belirlendiği N'dir. Böylesi bir denge
halinde firma P1NKL alanının tanımladığı alan kadar
tekelci kâr elde edecektir.
Şekil : Kısa Dönem Tekelci Rekabet
Piyasası Dengesi
Ancak, piyasaya giriş-çıkış serbestisinin bulunması,
firmanın kısa dönemde elde ettiği tekelci niteliği
sürdürmesini engelleyecektir. Çünkü piyasada aşın
kârın ortaya çıkması, firmanın ürettiği malın yakın
ve uzak ikamelerinin üretilmesine ve yeni firmaların
piyasaya girmesine neden olacaktır.
2-
Tekelci Rekabet Piyasasının Uzun Dönem Dengesi ve
Rekabetçi Yönü
Tam
rekabet özelliklerinden akışkanlık (mobilite)
koşulunun aksaması veya gecikmesi, piyasasının
tekeci rekabet yapısını korumasına veya bu yapının
devamına neden olabilir. Ancak bu özellik
gerçekleşirse, tekelci rekabet piyasasında çokluk
özelliğine karşın tek satıcı konumunda olan firma
veya firmaların sağladıkları aşırı kar (firma karı)
üreten hem bu ürünü hem de ikamesini üreten
firmaların piyasaya girişini özendirecek ve bu
ürünün üretimi, yani arzı artacaktır. Talep sabit
kaldığı için arzın artması fiyatı düşürerek piyasa
dengesinin yeniden oluşmasına yol açacaktır. Kısaca
piyasada arz artmış ve fiyat düşmüştür.
Piyasa fiyatının bu şekilde düşüşü, piyasada yüksek
fiyat uygulayarak aşırı kar sağlayan firmayı
etkileyecek, bu firmanın malına karşı olan talebi
azalacaktır. Firma talebindeki bu azalış, firmanın
alıcılarına uygulayacağı fiyatın, ortalama
maliyetine eşitleninceye kadar devam edecektir. Daha
açık bir deyişle, aşırı kar sağlayan firma, piyasa
fiyatının düşmesi sonucu kendi ürününe olan talep
düşüşünü göz önünde tutarak, daha fazla müşteri
yitirmemek amacıyla fiyatı, ortalama maliyetini
karşılayacak düzeye kadar düşürecektir.
Teknik
olarak bu gelişme, şekilde (AR') (D) firma talebinin
ortalama maliyet eğrisine (E) noktasında teğet
olması ile gösterilmiştir. Bu yeni duruma göre firma
dengesi, Q2'de oluşmuştur. Bu yeni
dengeye göre firma OQ2 kadar ürünü P2
fiyatına satmak durumunda kalacaktır. Burada OQ2<
OQ, ve P2<P, 'dir. Fakat firmanın
uyguladığı bu yeni (P2) fiyatı, yeni piyasa
fiyatından yine de yüksektir. Bunun anlamı, firmanın
müşterisi azalsa da kalan özel müşteriye eskisine
göre daha düşük, fakat piyasa fiyatına göre yine de
yüksek bir fiyat uygulayabilmesidir.
Ancak
burada çok önemli bir noktayı iyi kavramak gerekir.
O da firmanın yeni fiyatı ortalama maliyetini
karşılayabilecek düzeye düşürürken aşırı karın
ortadan kalmasıdır. Çünkü şekilde D noktasına göre
firma dengesi OQ2 satış miktarı ile
gerçekleşmiştir. Firma uygulayacağı yeni fiyatı, bu
kadar malın ortalama maliyetine eşit oluncaya kadar
düşürecektir. Bu da E noktasına göre P2 fiyatıdır.
Ancak bu şekilde oluşan yeni firma dengesini, normal
kar durumu ile karşılaştırmak gerekir.
Burada
firmanın uyguladığı yeni fiyat (P2)
ortalama maliyete eşit olsa da bu fiyat, ortalama
maliyetin minimumuna eşit değildir. Halbuki,
anımsanacağı gibi normal kar durumu, fiyatın
ortalama maliyetin minimumuna eşit olması durumudur.
Burada firma, uygulayacağı yeni fiyatı ortalama
maliyetin minimumuna kadar düşürmediği için, yine de
aradaki fark kadar bir gizli kar sağlıyor veya firma
fiyat düşüşlerine karşı satışını azaltarak korunuyor
demektir. Ancak bu durum da uzun süre devam edemez.
Piyasaya girişler sürebilir veya ikame ürünlerinin
(rakip mallar) üretimi artabilir ve sonuçta tekelci
rekabette fiyat, aşırı kar sağlayan firmaların
ortalama maliyetlerinin minimumuna kadar düşebilir.
Başka bir deyişle, bu sürecin sonucunda tekelci
rekabet piyasası, firmaların normal kar düzeyinde
çalıştıkları tam rekabet piyasasına dönüşebilir.
Şekil: Uzun Dönem Tekelci Rekabet
Dengesi
Tekelci Rekabet Piyasasının Değerlendirilmesi
Tekelci
Rekabet Piyasasını firma ve piyasa düzeyinde
değerlendirebiliriz. Firma düzeyinde kısa dönem tam
rekabet, tekelci rekabet ve tekel piyasalarında aşın
kâr elde edebilmektedir. Uzun dönemde ise fiyat
üzerinden rekabetin olmaması ve piyasaya giriş-çıkış
serbestisinden dolayı tam rekabet ve tekelci rekabet
piyasalarında aşın kâr ortadan kalkar. Buna karşılık
tekel piyasasına giriş engeli olduğu için uzun
dönemde aşırı kâr devam eder.
Piyasa dönemindeki karşılaştırmada yukarıda
belirlediğimiz firma özelliklerinden dolayı uzun
dönemde değerlendirildiğinde daha etkili sonuçlara
ulaşılabilir. Uzun dönemde Tam Rekabet Piyasasındaki
her firmanın marjinal maliyeti, fiyata ve ortalama
maliyete eşittir. Bu durum optimum üretim miktarı ve
kapasiteyi sağlamaktadır.
Tekel
piyasasında uzun dönemde fiyat, marjinal ve ortalama
maliyetin üzerinde olduğundan, atıl kapasite vardır,
malın fiyatı sosyal maliyetin üzerindedir ve
ekonomide israf vardır.
|