Türkiye Ekonomisi

Dünya Ekonomisi

Osmanlı Ekonomisi

Finansal Ekonomi

İşletme Ekonomisi

Hizmet Ekonomisi

Kalkınma Ekonomisi

Tarım Ekonomisi

Borsa ve Yatırım

Ekonomi Sözlüğü

Ekonomi Ders Notları

Ekonomi Düşünürleri

Genel Ekonomi Soruları

Özel İstatistik Arşivi

Özel İktisat Konuları

Açık Öğretim İktisat

Ekonomi Kurumları

Kamu Yönetimi

Kamu (Devlet) Maliyesi

Sigortacılık Konuları

Türkiye İktisat Tarihi

Yeraltı Ekonomisi

Kredi Kartı Piyasası

Gelişmekte Olan Ülkeler

Finansal Piyasalar

Kent Ekonomisi

Liberalizm

Forex Piyasaları

 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 

Türkiye’de İhracatın Tarihsel Gelişimi, 1923 – 1960 Dönemi İhracat Verileri ve Tarihçesi

Cumhuriyetin kuruluşundan 1980 yılına kadar, hükümetlerin, devamlılığı olan bir dış ticaret, dolayısı ile de ihracat politikası uyguladığı söylenemez. Bu dönem, genellikle devletçi ekonomi politikalarının uygulandığı bir süreç olmuştur (Ege, 1998: 2). Cumhuriyetin ilk yıllarında, 24 Temmuz 1923’te imzalanan Lozan Barış Anlaşması hükümleri gereğince, hükümetin bağımsız olarak gümrük koyma yetkisi 5 yıl süresince elinden alınmış ve bu beş yıl boyunca, 1 Eylül 1916 tarihli Osmanlı gümrük tariflerinin uygulanmasına devam edilmesine karar verilmiştir (Sağlam, 1970).

Bu yıllarda ülke, temel tüketim mallarının iç talebini ithalatla karşılayarak, hammadde ihracatı ve mamul mal ithalatı yaparak dışa bağımlı olduğunu; 1916 tarifelerini uygulanması ve aktif olarak ekonomide yer alan yabancılar nedeniyle de dışa açık bir yapı izlediğini göstermiştir (Şahin, 2002). Bu durum 1929 yılında Lozan Anlaşması’nda belirtilen sürenin bitimi ile, ilk ulusal gümrük kanunu olan Gümrük Tarife Kanunu’nun uygulamaya konulmasıyla son bulmuştur. Bu kanun ile yerli üretimin, özellikle sınai üretimin, dış rekabete karşı korunması amaçlanmıştır (Kepenek ve Yentürk, 2001). Ancak bu kanunla uygulanan tarife, “büyük ölçüde vergileme amacıyla yaygın tarımsal tüketim mallarına %30-40 oranında vergi koyan, sanayiyi koruma gibi bir amaç izlemeyen spesifik bir tarife idi” (Boratav, 2007).

Cumhuriyetin ilk yıllarında ihracat rakamlarına bakıldığında (Bkz. Tablo 2.1) düzenli bir artışın olduğu görülmektedir. Bu duruma neden olarak, bir dünya savaşı atlatan ülkelerin bunun etkisinden kurtularak ekonomik faaliyetlerine hız vermesi ve buna bağlı olarak Kurtuluş Savaşı galibi genç Türkiye’nin ekonomisinin canlanma periyoduna girmesi gösterilebilir (Parasız, 1998). 1923 ile 1929 yılları arasında ihracat ve ithalatın GSYİH içindeki paylarının toplamı yaklaşık yüzde 25 olmuştur. ortalama olarak tarım kesimi yıllık yüzde 16,2, sanayi ise yüzde 8,5oranında büyümüştür. Ekonominin ana sürükleyicisi ve yeniden yapılanması büyük ölçüde tarım kesiminin dinamizmi sayesinde gerçekleşmiştir.

1923-1929 döneminde gelişmekte olan ülkelerde de olduğu gibi dış ticaret dengesi açık vermiştir (Taş, 1995: 358).

Türkiye’nin Dış Ticareti 1923-1939 (Milyon $)

Yıl

ihracat

ithalat   Açık (-) veya Fazla (+)

1923

51

87

-36

1924

82

100

-18

1925

103

129

-26

1926

96

121

-25

1927

81

108

-27

1928

88

114

-26

1929

75

124

-49

1930

71

70

+1

1932

60

60

0

1932

48

41

+7

1933

58

45

+13

1934

73

69

+4

1935

76

71

+5

1936

94

74

+20

1937

109

91

+18

1938

115

119

-4

1939

100

92

+8

Bu dönemde ihracatın yapısını tarımsal ürünler oluşturuyordu. Tarım ürünlerinin ihracat içindeki payı %86,3; endüstriyel ürünlerin toplam ihracattaki payı ise %8,6 idi (Parasız, 1998). Madencilik ürünleri ihracat gelirlerinin %4-5’ini sağlamaktaydı (Şahin, 2002). Bu dönemde Türkiye sadece tarım ürünleri ve hammadde ihraç etmekteydi. Öyle ki yaprak türün, üzüm, pamuk, incir, fındık, zeytinyağı, afyon, tiftik ve gül yağı toplam ihracatın %70-80’ini ifade etmekteydi. Buralardan elde edilen gelir sanayi mallarının ithalatında kullanılmakta idi (Varol, 2003: 2). 1923 ile 1929 yılları arasında tarım sektörü gösterdiği etkili performansı ile o yıllardaki ekonomik büyümenin en önemli belirleyicilerinden olmuştur ancak Tablo 2.2’den anlaşılacağı gibi bir sonraki dönemde sanayinin aldığı pay artmakta ve tarım sektörünün payında önemli bir düşüş yaşanmaktadır.

 

 

Anasayfa - İktisat - Makale - Ekonomi - Borsa - İstatistik - Türkiye Ekonomisi - Ekonomi Sözlüğü - Gizlilik Politikası

Sağlık Bilgileri