Türkiye Ekonomisi

Dünya Ekonomisi

Osmanlı Ekonomisi

Finansal Ekonomi

İşletme Ekonomisi

Hizmet Ekonomisi

Kalkınma Ekonomisi

Tarım Ekonomisi

Borsa ve Yatırım

Ekonomi Sözlüğü

Ekonomi Ders Notları

Ekonomi Düşünürleri

Genel Ekonomi Soruları

Özel İstatistik Arşivi

Özel İktisat Konuları

Açık Öğretim İktisat

Ekonomi Kurumları

Kamu Yönetimi

Kamu (Devlet) Maliyesi

Sigortacılık Konuları

Türkiye İktisat Tarihi

Yeraltı Ekonomisi

Kredi Kartı Piyasası

Gelişmekte Olan Ülkeler

Finansal Piyasalar

Kent Ekonomisi

Liberalizm

Forex Piyasaları

 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 

Üretim Planlaması Nedir

Günümüzün modern imalat işletmelerinin tümün­de kaçınılmaz olarak üretim planlaması işlevi vardır. Üretim sistemlerinin büyüklüğü, karmaşıklığı, işletme içi koordinasyon ve işletmenin çevreye olan bağımlılığı, üretim planlamasını vazgeçilmez kılmaktadır. Bu işlev, gelecekteki üretim faaliyetlerinin veya miktarlarının düzeylerini ve sınırlarını belirlemeyi sağlar. Hangi mamulün, ne zaman ve hangi işistasyonlarında işlem görerek üretileceği üretim planlarında değil, üretim programlarında belirlenir. Üretim planları bağlayıcı olmadıklarından değiştirilebilirken, üretim programları zorunluluk olmadıkça değiştirilmez. 

Üretim planlamasının yapılması bazı alt işlevlerin yerine getirilmesi ve temel bilgilerin elde edilmesine bağlıdır. Bunlar, işyeri düzeni, makine ve insan gücü kapasitesi, malzeme, satış tahminleri, stok kontrol, metot geliştirme, zaman standartları gibi planlamaya temel olacak faaliyetlerdir. Bu bilgi­lere dayanılarak üretime ilişkin planlar hazırlanır. 

Üretim Sistemleri

Yeni bir fiziksel varlık veya hizmet ile sonuçlanan bir fayda yaratarak amacı ile girişilen faaliyetler, üretimin tanımı olarak verilebilir, Ancak üretim sistemleri denildiğinde, hizmet üretimi bir yana bırakılarak fiziksel varlık ürün üreten sistemler söz konusu olmaktadır.

Bu konudaki yazında çeşitli üretim sistemlerinin sınıflanmasına gidilmekte ise de, sınıflar arasında kesin sınırlar çizilmesi ve bilimsel ayırım yapmak mümkün görülmemektedir. Buna rağmen, üretim sistemleri, üretim yöntemi, ürün cinsi, ürünün mik­tarı veya üretim akışı kriterlerine göre sınırlanabilir. Bu kriterlerden üretim miktarı veya 8 kişinin temel alınması, Üretim faaliyetinin özündeki farklılığı yan­sıtır. Bu kritere göre:

- Siparişe göre üretim,

- Partiler halinde üretim,

- Sürekli, üretim, tiplerinin ayırımı yapılabilir. 

Üretim Vergisi

Muamele (veya işlem) vergileri grubuna dahil olup üretim aşamalarındaki imalat mal teslimlerinden alınan vergi. Üretim (veya istihsal) vergisi aslında tüketimin vergilendirilmesinin yollarından biridir. Üretim ve dağıtım' aşamalarının tüketime yakın alt safhalarında yapılan vergileme verimlilik açısından bazı sakıncaları taşımaktadır. Bu safhalarda toptancı ve perakendeci olarak çok sayıda mükellef bulundu­ğundan vergi idaresi güçleşmektedir. Bu sebeple vergi idaresinin zayıf olduğu hallerde az sayıda ilk madde üreticisi ve imalatçıların bulunduğu üst üre­tim safhalarının vergilendirilmesi yoluna gidilmektedir. 

Üretim vergilerinin bu avantaj1annd karşılık bazı sakıncaları da vardır. Üretim safhalarında, nihai aşa­malara kıyasla vergi matrahı dar olduğundan vergi nispeti zorunlu olarak yüksek tutulur. Yüksek nispet ise vergiden kaçırma eğilimlerini körükler. Bu vergi­lerde bir ölçüde de olsa piramitleşme, yani nihai mal fiyatının vergiden fazla artması olayı da meydana gelir. Üretim vergilerini vergi adaleti gereklerine uydurmak da zordur. Üretimin ve dağıtımın alt saf­halarında nispet faklılaştırılması ve istisnalar yolu ile vergiyi adalet ilkesine uydurmak daha dolay iken, bunun üretimini Üst safhalarında yapmak olanağı yoktur. Çünkü vergilendirilen malların, farklı gelir gruplarının kullandığı nihai mallardan hangilerinin içine girdiği önceden kestirilemez (demir, çimento, plastik vs. gibi). 

Ülkemizde uygulanan İstihsal Vergisi, alt safhalarda uygulanamayan yayılı işlem vergisinin üst saf­halarına çekilmesi ile oluşmuştur. Şöyle ki 1926 yılında bir yayılı genel tüketim vergisi olarak tasarla­nıp yürürlüğe konulan Umumi İstihtak Vergisi başarıya ulaşamamış ve bir yıl sonra yerini sınai üretimden alınan Muamele Vergisine bırakmıştır. 1957 yılında ise Gider Vergileri yerine İstihsal Vergisi ikame edilmiştir

 

 

Anasayfa - İktisat - Makale - Ekonomi - Borsa - İstatistik - Türkiye Ekonomisi - Ekonomi Sözlüğü - Gizlilik Politikası

Sağlık Bilgileri