21. Yüzyıl, Bilgi Toplumu ve Türkiye
Halil Şener
Gelecek asır Latin Amerikanın olacaktır. Gelecek
asır Asya Pasifik'in asndır. Gelecek asır Türklerin
olacaktır.
Yukandaki sloganlardan birincisi, Güney Amerika,
kaynaklarına ve ölçeğine dayanarak ithal ikamesi ve
yoğun dış borçlanma yoluyla hızla kalkınırken
söylenmişti. O zamanlar insanlar, Güney
Amerika'daki bazı ülkeler de, ABD'ye benzer şekilde
geniş topraklara sahip, nüfusları büyük, doğal
kaynaklan var ve sanayi kuruyorlar; öyleyse neden
ikinci bir ABD olamasınlar diye düşünmüştü.
Başlangıçta engellere rastlamadan devam eden hızlı
gidiş, bu gidişe beşiklik eden ortamın limitlerine
ulaşınca krize dönüştü ve yola devam edecek
stratejik açılımlar birdenbire yapılamayacağı için
de rüya bitti.
İkinci slogan ise, bir takım doğruları, bir takım
olumlu unsurları kendi şartları içerisinde
yakalayarak ivme kazanan Asya kaplanları için
söylenmiştir. Fakat anılan ülkelerin yakın tarihte
tecrübe ettikleri kriz, bu gelişmenin de kırılgan
yönlerini ortaya çıkarmıştır.
Yukandaki iki örnekten çıkarılacak bir sonuç daha
vardır. O da, dünyada sadece kendi şartlarının
içinden çıkacak bir gelişmenin uzun vadede garanti
altına alınamadığı ya da gelişim sürecinde arkadan
gelen ülkelerin, kendi başlarına büyük güçlerin
elinden kaçıp kurtulmalarının kolay olmadığıdır.
İlk iki slogana bakarak, biz Türklerin, moral
ihtiyacıyla kullanmayı çok sevdiğimiz, fakat aynı
zamanda, gerçekleştirilebilmesi için gerekli
koşullardan da çok uzak olduğumuz üçüncü slogana,
ihtiyatla yaklaşmamız gerekmektedir. Eğer her
potansiyel gerçeğe dönüş-türülebilseydi; İspanyolca
ve ona yakın bir dil olan Portekizce konuşan,
katolik ve latin kültürlü Güney Amerika ile
burnumuzun dibindeki Arap Dünyasının, dünyanın
hatırı sayılır ülkeleri arasına çoktan girmiş
olmaları lazım geleceği gerçeğini hatırda tutmamız
gerekecektir.
Ülkelerin yükselişlerinde aklımıza gelen faktörleri
(1) kendileri ile ilgili faktörler, (2) dünya
konjonktürünün etkileri, (3) ilk iki faktörü veri
kabul ederek bu koşullar altında yönetsel
politikalarla başanlabilenler olarak ele almak
lazımdır.
Ülkemizin yükselme potansiyeli tartışılırken, dünya
konjonktürünün etkilerinden biri olan bilgi
toplumuna geçiş süreci ile ülkemizin özellikleri
birlikte ele alınarak neler yapılabileceği üzerinde
durulması gerekecektir.
Dünyada yaygın olarak kurumsallaşmaya, şeffaflığa,
bilgi teknolojilerinden yararlanmaya ve kültür
politikalarına yöneliş olduğuna dikkat edilirse,
Türkiye için de bu alanın önemi otomatik olarak
ortaya çıkacaktır.
Değerlendirilmesi gereken konu, Türkiye'nin
kalkınmasında darboğaz teşkil eden bazı hususlann,
bilgi teknolojilerinden yararlanmak suretiyle nasıl
çözülebileceği ve buna ilâve olarak Türkiye'nin,
Türk insanının ve toplumunun bazı yapısal
özelliklerinin ve bunların yanında Türkiye'ye açık
ya da açılabilir potansiyellerin, bilgi
teknolojileri marifetiyle nasıl
değerlendirilebileceği olmalıdır.
Kişilerin ve Toplumun Güçlendirilmesi
Ülkemiz insanının kişisel teşebbüs gücü yüksek,
sınıfsal ayırımı kabul etmeyen ve yaygın bir
şekilde kalkınma tutkunu; buna karşılık toplumsal
düzenlemelere itaatsiz ve toplumsal sorumluluklara
duyarsız, fazla kademeli, entegre ve büyük
organizasyonlarda hayli başarısız yapısı bilgi
teknolojilerinin kullanımının yaygınlaşması ile
hayli etkilenecektir.
Bu bağlamda ilk dikkat edilmesi gerekecek nokta
kişilerin bir hayli güçlenme şansı yakalayacak
olmasıdır.
Daha şimdiden televizyonların ülkenin en ücra
köşelerine kadar her yerdeki vatandaşımızın
kullandığı dilin gelişmesine ve çeşitli alanlardaki
bilgisinin artmasına yaptığı büyük katkı dikkate
alınırsa bilgi teknolojilerinin toplum geneline
büyük bir yaygın eğitim hizmeti sağlayacağı açıktır.
Bu sayede, pek çok insan, kurumların yapıları
hakkında bilgi alma, yasaları ve çeşitli kamu
kurumlarının karar ve politikalarını öğrenme
imkanına kavuşacaklar ve bu arada kendilerini ifade,
yeteneklerini de geliştireceklerdir.
Uzman kişilerin, örneğin avukatların, ofislerine
gitme, kurumlarda adamını bularak bilgi alma yerine
kendi evinden bilgi edinebilme imkanı gelecek;
böylece sade vatandaşa eskisine göre daha fazla şans
verilmiş olacaktır.
Benzer şekilde, kişileri daha güçlü bir konuma
getirecek bir çok genel bilgi de ya bedelsiz ya da
çok ucuza elde edilebilecektir.
Şahısların, çeşitli konulardaki başvuru imkanı da
hayli kolaylaşmış olacak, örneğin bir haksızlığa
uğradığı için hırslanan veya bir şeyi başarmak için
motive olan kişi hem kendi hazırlığını yapabilmek,
hem de mücadelesini gerçekleştirebilmek için, çok
çeşitli kaynaklara
kolay erişim imkanı bulacakür. Burada farkı
belirleyici etmen, şahsın bilgiyi kullanabilme
yeteneği olacaktır.
Kişileri güçlendiren bilgi teknolojilerinin onların
teşebbüs gücüne ve dolayısıyla kuracakları küçük
işletmelere (örn. tek kişilik şirketlere) de yaşam
alanı açacağı açıktır. Büyük entegre
organizasyonları yürütemeyen insanımız, sınırlı
faaliyetleri çalışma kapsamına alan küçük işletmeler
çerçevesinde birbirlerine daha çok hizmet alıp
satacaktır.
Bilgi teknolojileri ile insanlarımızın ulusal
sınırları aşarak, ülke içindeki çeşitli manü-pülasyonlann
dışına çıkıp, gelişmiş dünyadaki rasyonellik,
pozitif değer yargıları ve normları yakalayarak bir
zihin açıklığına ve toplumsal sağduyuya
ulaşabilecekleri de beklenebilir. Bir başka ifadeyle
neden Türkler için aydınlanma dönemi olmasın
diyebiliriz. Bizim gibi kendisini yöneten çevrelere
ve yönlendirmek üzere öne geçen elitlerine
hayatiyetini ifade eden temel doğrultusunu
verememiş ülkelerde bu konu çok önemlidir.
Bürokrasi
Elektronik bilgi iletişimi ve büyük hacimli bilgi
dosyaları kamu yönetimlerinin işlerini bir hayli
kolaylaştırarak vatandaşın karşılaştığı bürokratik
zorluklan ve zaman kayıplannı da ortadan
kaldırabilecektir. Örneğin, nüfus kayıtlarının,
ikamet kayıtlannın, noter kayıtlarının, tapu
kayıtlarının, mahkeme dosyalarının, sizinle ilgili
işlem yapan kamu idari birimi tarafından
erişilebilir olduğunu düşününüz işiniz ne kadar
kısalacaktır? Hatta elektrik, su, telefon
faturalan, kira ödemeleri, çeşitli alışverişleri
evinizden bilgisayar hattınızla yapabilmeniz halinde
ne kadar zaman tasarrufu yapabileceğinizi
düşününüz. Elektronik hükümet/kamu yönetimi ve
hükümet/ülke bilgi sistemi gibi adlarla
kavramlaştınlan bu büyük hacimli, tasnifli ve
kitleler tarafından erişilebilir bilgi depolanması
ve iletişimi etkilerinin sınırlarının nerelere
varacağı tam olarak kestirilememektedir.
Coğrafyanın Kullanımı ve Kentleşme
Türkiye'nin geri kalmışlık sorunlarına
gösterilebilecek belki de en kolay örnek, dışandan
bakanların çıplak gözle fark edebileceği kentleşme
bozukluğudur. İktisadi büyümenin motoru ile büyüme
kaynağını kötü tüketme ve daha güçlü bir büyümeden
alıkoyan çok kötü bir israfı da bir arada gösteren
bu örnek, bilgi teknolojilerinin uygulanabileceği
önemli bir müdahale alanı potansiyeli taşımaktadır.
Kentleşme bozukluğunun nedenleri arasında, kent
planlaması becerilerine yerel yönetimlerde değer
verilmemesi, iyi planların geliştirilememesi ve
doğnı yasal düzenlemelerin yapılamaması gibi
nedenler ile, uygulamada kişisel çıkarlar elde
etmek amacıyla ve bilgi saklanması yoluyla yapılan
istismarlarda, örneğin kent bilgi sistemlerinden
henüz yararlanıl-maması gibi, konunun takibini
zorlaştıran, hatta imkansız kılan nedenler de söz
konusudur.
Temelde kent düzenlemesini, göç ve diğer nedenlerle
oluşacak talebin önüne geçirme iradesi
gösterilmemesi sorunun esasını oluşturmaktadır.
Ancak biz burada, konumuz gereği bilgi
teknolojilerinin kullanımı ile oluşacak şeffaflık
neticesinde vatandaşın evindeki bilgisayarından imar
planlan ve arazi üzerine konulan ipotek vb.
bilgileri alması ile doğacak fırsat eşitliği
kazanımı ile yaygın olan arazi ihlalinden sağlanan
rant istismarının hava fotoğrafları ile zaman
kesitinde tespit edilmesinin getireceği büyük takip
imkanlannı vurgulamak istiyoruz.
Fakat şunu unutmamak gerekir ki; sorunun özü, idari
uygulamalarla sosyal bir vakayı zorlamak, gelişme
ihtiyaçlannı görmezden gelerek vatandaşı
sıkıştırmak yerine; ihtiyaca cevap verecek şekilde,
hatta onun ilerisinde genel gelişmeyi geleceğe
yönelik ihtiyaçlar ve estetik bir anlayış
içerisindeki vizyonla güzel kentler kuaılmasına
kaydırmak iradesi olmalıdır.
Bu konudaki çirkinliği, vaktiyle sürücü belgesi
sahibi olunması hususunda oluşturulmuş olan ve bu
memleketin insanlanmn rahat rahat belge sahibi
olabilmelerinin sağlanması temel amacını, basit ve
yaygın bir istismarla
engelleyen uygulamanın değiştirilmiş olmasına
benzetmek doğru olacaktır.
Kentleşme ile ilgili bir başka husus, estetik
açıdan yanlış bir yapılaşmanın simülas-yon
uygulamaları ile şehrin siluetine daha inşa
edilmeden önce uyup uymayacağının denenmesi
imkanlarının yaratacağı ve toplum adına estetik
zevki temsil edebilecek kişilerin karara katılımıyla
sağlanabilecek estetik kazanımlar olarak
görülebilir.
Öte yandan, kentleşmenin dışında bütün bir Türkiye
coğrafyasının iyi kullanılamadığı, gelişmenin bazı
bölgelere düzensiz yayıldığı, bazı tarım
arazilerinin sanayi ve yerleşim tarafından
yutulduğu gerçeği göz önüne alınınca, bunlara
ilaveten kimi yerlerde hala kalan doğal
zenginliklerin, turistik kıyıların ve ormanların
planlı değerlendirilmesi ve bilhassa çevresel etki
değerlendirmesi yapılması konusu gibi bilgi
teknolojilerinin ülkemiz için önemli uygulama
alanlan olacaktır. Bu sayede sanayileşmeyi ülke
yüzeyine dağıtacak örneğin, yeni ve belki bütün
Türkiye için düşünülebilecek sanayi bölgelerini
planlamak çok daha kolay ve hızlı olabilecektir.
Çevresel etkileri uydular aracılığı ile takip
ederken benzer şekilde orman yangınlarının da
gözlenmesi mümkün olabilecektir.
Bilgi iletişiminin mekan kullanımı ve trafik
gereksinimlerinde de büyük değişikliklere yol
açabileceği düşünülmektedir. Küçük birimlerin hatta
evlerin iş yeri gibi çalışmak için kullanılıp
bilginin aktarılabileceği gerçeğinden hareketle
işe, alışverişe ve örneğin herhangi bir idari
ünitedeki sorunumuzun çözülmesi için yaptığımız
seyahatlerin ve onun yarattığı kent içi trafiğin
azalabileceği bile öngörülmektedir.
Alt Yapı
Bilgi teknolojilerinin Türkiye'de bir başka önemli
uygulama alanı da Türkiye alt yapısının
geliştirilmesine sağlayacağı büyük katkı
olacaktır. Arazi yapısını üç boyutlu olarak
bilgisayar ortamına aldıktan sonra, artık yollar
önce programlarla yapılacak ve böylece
gerçekleştirilecek optimizasyon çalışmaları hem
kaliteyi getirecek, hem de maliyetleri düşürecektir.
Avrasya
Dış Türkler ve kültürel olarak yakın topluluklar
arasında kültürel bütünleşmeler de bilgi
teknolojileri tarafından değerlendirilebilecek,
Türkiye'nin en önemli büyüme potansiyellerinden
biri olarak görülmelidir.
Örneğin, Ingilizcenin geniş kullanım alanı ve baü
ülkeleri dediğimiz ülkeler arasında oluşan ortak
kültürel atmosfer, çeşitli alanlarda gelişebilmek
için ne kadar büyük bir ölçek imkanı yaratıyorsa,
Türkçe de bütün Türk topluluklan için benzer bir
konuma getirilebilir. Bu ise, öncelikle sanat
ürünleri, kültürel ürünler, medya, eğitim ve bilim
sektörleri için pazarın büyümesi demek olacaktır.
Bu alanda ortak alfabe oluşturulması gibi bazı öncü
çalışmalar yapılmış olmasına rağmen, gerek Türkiye
bürokrasisindeki direnç, gerek soydaş ülke
yönetimlerinin içinde bulundukları kargaşa, vizyon
sınırlılıkları ya da imkansızlıklar, ilerlemeyi
engellemiştir.
Sonuç
Bilgi teknolojilerinin potansiyel uygulama
alanlarının ve yaratabileceği etkileri kesti-rebilmenin
burada değinilen konularla sınırlı olamayacağı
açıktır. Genel bir sonuca varmak bakımından; bu
sayılan alanların değerlendirilebilmesi halinde
bile, Türkiye'nin gelişiminin önemli aşamalar
kaydedeceği görülebilir. Ancak unutulmamalıdır ki;
potansiyellerin değerlendirilmesi, öncelikle iyi
bir yönetimi gerektirir. Buradaki yönetimle,
yalnızca merkezi idare ve geliştirilecek isabetli
politikalar değil; bunların yanında özel, kamu ve
üçüncü sektör ayırımı yapmadan harekete
geçirilebilecek her türlü potansiyellerin üzerine
oturmuş idarelerin sevk ve idare kabiliyetlerinin
geliştirilmesi ve yükseltilmesi kastedilmektedir.
Bizim geleneksel olarak fazla işbirliği
yapamadığımız ve oturmuş kurumlar oluşturamadığımız
gerçeğinden hareketle, yeni bilgi teknolojisi
çağının bilgi üretim ve danışmanlık firmalarının
hızla artmasına yol açacağını, bu gelişimin ise
yönetsel hizmetlerin üretiminde ve tüketiminde de
bir açılıma yol açabileceğini düşünebiliriz. Fakat
bu da, yine bu sektör ve pazarlann gelişim ve
düzenlemesini hızla sağlayacak esnek, basiretli,
üretken ve rasyonel kamu yönetimi kapasitelerini
gerekli kılacaktır.
|