Türkiye Ekonomisi
Dünya Ekonomisi
Osmanlı Ekonomisi
Finansal Ekonomi
İşletme Ekonomisi
Hizmet Ekonomisi
Kalkınma Ekonomisi
Tarım Ekonomisi
Borsa ve Yatırım
Ekonomi Sözlüğü
Ekonomi Ders Notları
Ekonomi Düşünürleri
Genel Ekonomi Soruları
Özel İstatistik Arşivi
Özel İktisat Konuları
Açık Öğretim İktisat
Ekonomi Kurumları
Kamu Yönetimi
Kamu (Devlet) Maliyesi
Sigortacılık Konuları
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 

Asya Pasifik Ekonomik İşbirliği (APEC)

APEC, Asya-Pasifik bölgesindeki ekonomik gelişmeyi ve refah düzeyini daha ileriye taşımak ve Asya Pasifik Topluluğu arasındaki bağları güçlendirmek amacıyla 1989 yılında kurulmuştur. APEC'in "Üye Ekonomiler" olarak da anılan 21 üyesi vardır. Bunlar Avustralya, Brunei, Kanada, Şili, Çin, Hong Kong (Çin), Tayvan (Çin), Endonezya, Japonya, Kore, Malezya, Meksika, Yeni Zelanda, Papua Yeni Cine, Peru, Filipinler, Rusya Federasyonu, Singapur, Tayland, Amerika Birleşik Devletleri ve Vietnam'dır. APEC üyeleri dünya nüfusunun yüzde 40’ına, dünya GSYMH'sinin yüzde 56'sına ve dünya ticaret hacminin yaklaşık yüzde 48'İne tekabül etmektedir. 

APEC birçok uluslararası örgütten faklı olarak bağlayıcılığı olmayan taahhütler temelinde açık diyalog esasına göre faaliyetlerini yürütmektedir. APEC, üyelerine antlaşmalara dayanan hukuki yükümlülükler getirmemekte, kararlar oy birliğiyle alınmakta, yükümlülükler ise gönüllü olarak üstlenilmektedir. 

APEC bünyesinde ticaret ve yatırımları izleme, yatırım ve teknoloji transferi, insan kaynaklarını geliştirme. enerji, telekomünikasyon, deniz kaynaklarının korunması, balıkçılık, ulaştırma ve turizm konularda çalışma grupları bulunmakta, yüksek düzeyli memurlar ve bakanlar düzeyinde toplantılar düzenlenmekte ve ülke liderlerinin katıldığı zirvelerde APEC çerçevesindeki gelişmelere yön verilmektedir 

APEC çerçevesindeki işbirliğinin temel hedefleri üyeler arasında gümrük tarifelerinin düşürülmesi ve diğer ticaret engellerinin azaltılması, yerel bazda verimli ekonomilerin oluşmasına katkı sağlanması, bu sayede ithalatın önemli bir biçimde artırılmasıdır. APEC'in koyduğu bu hedeflerin gerçekleştirilmesi açısından APEC'e Üye Ülke liderlerinin 1994'te Endonezya'nın Bogor şehrinde kabul ettikleri "Bogor Hedefleri" anahtar bir yer tutmaktadır. Sanayileşmiş Ülkeler açısından 2010, gelişmekte olan ülkeler tarafından ise 2020 yılında hayata geçirilmesi öngörülen bu hedefler, özetle, Asya-Pasifik bölgesinin bir serbest ticaret ve yatırım alam haline getirilmesini hedeflemektedir. Bunun yanında, söz konusu belgede sanayileşmiş ekonomilerin gelişmekte olan ekonomilerin kalkınmasına katkıda bulunması, çok taraflı uluslararası ticaret sisteminin güçlendirilmesi, Asya Pasifik bölgesinde ticaret ve yatırım serbestisinin artırılması, Asya-Pasifik kalkınma işbirliğinin yoğunlaştırılması gibi hedeflere yer verilmiş ve APECin içine dönük bir ticari blok haline gelmesine karşı olunduğu vurgulanarak, çok taraflı ticaret müzakerelerinin başarıyla sonuçlanmasına yönelik desteğin altı çizilmiştir.

Doğu ve Güneydoğu Asya ekonomileri 1980'ler boyunca dünyanın geri kalanından iki kar daha hızla hızla büyümekteydi. Bu büyümeyle birlikte, Doğu ve Güneydoğu Asya bölgesindeki uluslararası ticaret de Avrupa ve Kuzey Amerika'dakinin neredeyse iki katı oranında arttı. Bu gelişmenin en çarpıcı noktalarından biri de farklı ekonomik gelişmişlik seviyelerinde bulunan ülkeler arasında yakalanan uyumdu

1986'dan itibaren Asya içi ticaret ve yatırım, Asya'nın uluslararası ekonomik ilişkileri içinde en önemli ve en hızla büyüyen boyutu oluşturmaya başladı. Bu ticari gelişmeler aynı zamanda, Pasifik bölgesinde, Doğu ve Güneydoğu Asya ekonomilerinin ABD'nin en önemli bölge ticaret ortağı konumuna gelmesine yol açtı. 

Bu dönemde, söz konusu bölgede gelişen bölgesel ticaret, uluslararası alanda değişen mukayeseli üstünlük durumuna cevap verdiği için, sanayi üretiminin bölge içinde sürekli olarak yeniden yapılandırılması ve yeniden yerleştirilmesine dayanmaktaydı. Önceleri yabancı doğrudan yatırım, genellikle japonya’nın emek-yoğun endüstrilere yaptığı yatırımdan oluşmaktayken daha sonraları, Yeni Endüstrileşen Ekonomiler {NIE)'in de gelişmekte olan ASEAN ülkelerinde ihracata yönelik emek yoğun sektörlerde önemli yatırımcılar haline geldikleri gözlendi, Böylece gelişen yabancı doğrudan yatırım, Çin ve ASEAN ülkelerine ihracata yönelik bir sanayileşmeyi teşvik ederek, bu ülkelerin ekonomileri arasındaki birbirini tamamlama öğesinin daha da gelişmesini sağladı. Artık verimli görülmeyen üretimin, yer ve rekabet açısından daha büyük avantajlar sunan komşu bölge ülkelerine kaydırılması yoluyla, japonya ve NİE'lerden gelen yatırımlar, gelişmekte olan Asya ülkelerinin ihracatlarım büyük oranda artırmalarını ve bölgedeki endüstri-içi ticaretin hızlı bir şekilde gelişmesini sağladı. Yeniden konumlandırılan endüstrilerin ürünlerinin büyük bir kısmı ABD'ye ihraç edildiğinden, bu gelişmeler Asya ve Kuzey Amerika arasındaki ticaretin yapıla geliş şekline de etki yapmış oldu, 

Doğu ve Güneydoğu Asya ekonomileri, bölgesel ekonomik faaliyetlere yaklaşımlarında daha dışa açık ve çok taraflılık yanlısıydılar. Özellikle NIE ye AS EAN ülkeleri, ticaret odaklı kalkınma stratejileri uyguladıklarından, korumacı tedbirler dolayısıyla zarara uğramaktan çekiniyorlardı 

Böyle bir ortam içinde APEC, bir Asya-Pasifik ekonomik işbirliği çabası fikri çerçevesinde ve herhangi bir kurumsal yapıya bağlı olmadan oluşmaya başladı. APEC'in coğrafi kapsamı ya da üyelik kriterleri bile net olarak ortaya konmamıştı, Küçük bir Sekretarya kurulmasına ancak, 1992'de, Singapur'da yapılan dördüncü Bakanlar Toplantısı'nda karar verildi, APECin oynaması gereken rol konusunda, kendisini oluşturan değişik gelişmişlik seviyesi ve ekonomik büyüklüğe sahip ülkeler arasındaki görüş ayrılıkları da zaman zaman su yüzüne çıkıyordu, Daha ilk başta Japonya, APEC'in Asya Pasifik havzasında ekonomik işbirliğini sağlayacak ve karşılıklı ekonomik bağımlılığı temin edecek projeleri hayata geçirecek bölgesel bir yapı olması arzu ederken, ABD ticari konuların istişare edilebileceği gevşek bir yapıdan yanaydı. ABD'de başkanlığa Clinton'un seçilmesinin ardından APEC, ABD'nin Asva'ya yönelik ticari stratejilerinde önemli bir konuma geldi, Bu kez de ABD'nin APEC'i ticari müzakerelerin yapılacağı Uruguay Turu'nun başarısızlığı halinde GATT'a alternatif hale gelecek bir forum haline dönüştürmesi fikri, bunun kendi eşit konumlarını kaybettireceğini düşünen Malezya önderliğindeki ASEAN ülkeleri tarafından tepkiyle karşılandı ASEAN ülkeleri, esasında daha APEC'e katıldıkları dönemde APEC'in herhangi bir hukuki bağlayıcılığı ve kendi adına müzakere etme yetkisi olmaması ayrıca GATT'ın ötesine geçen bir bölgesel ticari anlaşma yapma amacı gütmemesi konusunda kendi tutumlarını ortaya koymuşlardı.

Kaynak: Halit BAŞAR - (Dış İşleri Bakanlığı Uluslararası Ekonomik Sorunlar Dergisi)

 

 

Anasayfa - İktisat - Makale - Ekonomi - Borsa - İstatistik - Türkiye Ekonomisi - Ekonomi Sözlüğü

Since 2005