Türkiye Ekonomisi
Dünya Ekonomisi
Osmanlı Ekonomisi
Finansal Ekonomi
İşletme Ekonomisi
Hizmet Ekonomisi
Kalkınma Ekonomisi
Tarım Ekonomisi
Borsa ve Yatırım
Ekonomi Sözlüğü
Ekonomi Ders Notları
Ekonomi Düşünürleri
Genel Ekonomi Soruları
Özel İstatistik Arşivi
Özel İktisat Konuları
Açık Öğretim İktisat
Ekonomi Kurumları
Kamu Yönetimi
Kamu (Devlet) Maliyesi
Sigortacılık Konuları
Türkiye İktisat Tarihi
Yeraltı Ekonomisi

Kredi Kartı Piyasası

Gelişmekte Olan Ülkeler

Finansal Piyasalar

Kent Ekonomisi

Liberalizm

Forex Piyasaları

 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 

Avrupa Para Sistemi

Tüneldeki Yılan uygulamasından Avrupa Para Sistemi’ne (APS) geçiş döneminde önemli gelişmeler yaşanmıştır. 3 Nisan 1973 tarihinde Werner Raporu’nda önerilen Avrupa Parasal İşbirliği Fonu- APİF (European Monetary Cooperation Fund) kurulmuştur. Topluluk üyelerinin Merkez Bankaları, alt ve üst dalgalanma marjları içerisinde kalmak amacıyla döviz piyasalarına müdahale etmek zorunda kalmışlardır. Bu müdahaleleri kolaylaştırmak, kur dalgalanma marjlarını daraltmak ve Merkez Bankaları arasında işbirliği yapılmasını sağlamak amacıyla APİF kurulmuştur. Ancak, para birliği sürecinde bu Fon’un hiçbir katkısı olmamıştır. Daha sonra APS içerisinde kurulmuş olan Avrupa Para Enstitüsü (European Monetary Institue) bu Fon’un görevlerini üstlenmiştir.

1973 yılında Avrupa Toplulukları genişlemeye başlamış, İngiltere, İrlanda ve Danimarka’da Topluluğa katılmıştır. Genişleyen Topluluk üyeleri arasında ekonomik ilişkilerin artırılabilmesinin en önemli koşulu parasal istikrarın sağlandığı bir bölge yaratabilmek olmuştur. Ekonomik dengesizlikleri ortadan kaldırmak, para ve maliye politikalarının uyumunu sağlamak için parasal birliği kurulması şarttı. Bu amaca ulaşacakları en önemli araç “tek para birimi” olmalıydı. Bu düşünce Almanya Başbakanı Helmut Schmidt ve Fransa Cumhurbaşkanı Giscard d’Estaing tarafından desteklenmiştir. Bu gelişmeler üzerine Nisan 1978 ile Mart 1979 tarihleri arasında dört Avrupa Zirvesi’nde konu gündeme gelmiş ve ayrıntılı bir şekilde tartışılmıştır. AT Konseyi (Avrupa Zirvesi); 7-8 Nisan’da Kopenhag’da, 6-7 Temmuz’da Bremen’de 4-5 Aralık’ta Brüksel’de, AT Maliye Bakanları ise; 24 Temmuz ve 18 Eylül’de Brüksel’de 16 Ekim’de de Lüksemburg’ta toplanmışlardır. Ekim 1977’de Floransa’da AT Komisyon Başkanı Roy Jenkins’in önerisi ile 13 Mart 1979’da APS kurulmuştur.

APS, İngiltere haricindeki diğer Topluluk ülkelerin katılımıyla yürürlüğe konmuştur. APS’nin kurulmasında ticareti, yatırımları ve ekonomik büyümeyi olumsuz etkilediği düşünülen parasal istikrarsızlığı azaltmak üzere enflasyonun kontrol altına alınmasının üye ülkeler tarafından ekonomik öncelik olarak kabul edilmesi etkili olmuştur. APS’nin hedefi, Avrupa’da aşırı döviz kuru dalgalanmalarından uzak bir “Parasal İstikrar Bölgesi” yaratmaktır. Özellikle Almanya ve Fransa’nın zorlamaları ile kurulan APS’nin parasal istikrarı sağlamasındaki başarıları Topluluğun parçalanmasına yol açabilecek bir gidişi tersine çevirmiş ve entegrasyon sürecini hızlandırmıştır.

Avrupa Para Sisteminin Amaçları

APS’nin esas amacı daha öncede belirtildiği gibi parasal istikrarın sağlanmasıdır. Bunu Topluluk üyesi ülkeler arasında sabit fakat ayarlanabilir döviz kurları esasına dayandıran bir para sistemidir. Bunun dışında APS’nin uzun vadeli amaçlarını şu şekilde sıralamak mümkündür:

İstikrar içinde büyüme, tam istihdam sağlama,

Hayat düzeyleri arasındaki dengesizliği giderme,

Topluluk bölgeleri arasındaki farklılıkları asgariye indirme, Topluluk üyesi ülkelerin para politikaları arasındaki işbirliğini sağlama, Topluluk üyesi ülkeler arasında döviz kuru istikrarını sağlama, ECU’nün merkezi rolünü geliştirmek, Enflasyonu kontrol altına almaktır,

Sisteme katılan üye ülkelerin ekonomilerinin birbirlerine yakınlaştırılmasını sağlamak ve istikrarlı bir Avrupa Para Bölgesi yaratmaktır.

Avrupa Para Sisteminin İşleyişi

Sistemin işleyişine ilişkin ana hatlar ise aşağıdaki gibi belirlenmiştir;

APS’nin ilk yıllarında “yılan”a katılmayan ülkeler, merkezi kurlar etrafından daha geniş bir dalgalanma marjını kabul edecekler,

Döviz piyasalarına müdahale üye ülkelerin paralarıyla gerçekleşecek,

Merkezi kurların değiştirilmesi karşılıklı antlaşmalarla mümkün olacak,

Avrupa Para Birimi (European Currency Unit-ECU) adında ortak bir para yaratılacak ve sistemin esasını oluşturacak,

APS’ye katılan ülkeler, diğer ülkelere karşı uyguladıkları döviz politikalarında işbirliği sağlayacaklar,

Dolara karşı müdahalelerde birlikte hareket edeceklerdir.

Sistem Topluluk dışı ülkelere de açıktır.

Sistem, üç ana mekanizmayla çalıştırılmaktadır: ECU, Döviz Kuru Mekanizması ve Kredi Mekanizması.

Avrupa Para Birimi (ECU)

APS’nin özünde İngilizce “European Currency Unit” (Avrupa Para Birimi) kelimelerinin baş harflerinden oluşan ve aynı zamanda 13. Yüzyılda Fransa’da kullanılan bir altın sikkenin adını taşıyan ECU yer almaktadır. ECU’nun kaynağı 1974 yılında yaratılan Avrupa Hesap Birimi (European Unit of Account- EUA) olmuştur. 1 EUA = 0,88867088 gram saf altına eşitlenmiş fakat 1975 yılında AT’ye üye olan 9 ülke ulusal paralarının bulunduğu sepete bağlanmıştır. APS’nin uygulamaya başlamasıyla birlikte ECU, EUA’nın yerini almıştır. Ancak ECU’nun EUA’dan bir farkı vardır. O da ECU’nun hesap birimi olmanın yanı sıra ödeme birimi de olmasıdır. Bu özelliği ile ECU, bir rezerv para durumundadır.

Ortak bir para birimine yani ECU’ya ihtiyaç duyulmasının temel sebebi, Döviz kuru belirsizliklerini, para yönetiminin maliyetini ve mali tedbirler alma gereksinimini ortadan kaldırabilmekti. Böyle durumlarda, yani uluslararası alanda, belli bir taahhüt altına girildiği zaman, gerek taleplerin gerekse yükümlülüklerin ifade edilebileceği, gelecekte değerini daha iyi koruyabilme özelliğine sahip bir değer biriminin büyük faydaları vardır.

ECU, Topluluk üyesi ülkelerin ulusal paralarının sabit miktarlarından meydana gelen bir sepete dayanan resmi ve suni bir para birimidir. Sepet içindeki paralara ilgili ülkelerin ekonomik güçlerini yansıtacak oranlarda ağırlıklar verilmiştir. Ulusal paraların ECU sepeti içerisindeki miktarlarının ne olacağı, ilgili üye ülkenin Topluluk milli geliri, dış ticareti içerisindeki payı ve APS’nin finansal desteğindeki payı gibi çeşitli ekonomik göstergelere göre saptanmaktadır. ECU sepetinin birleşimi her beş yılda bir veya bir paranın ağırlığı %25 ya da daha fazla değiştiği zaman istek üzerine gözden geçirilirdi. Son olaran Maastricht Antlaşması’nın yürürlüğe girmesiyle sepetin içeriği dondurulmuştur. ECU sepetinde yer alan paralar ve bunların değerleri Tablo:1 ‘den izlenebilir.

Tablo 1 ECU'nun Bileşimi ve Değeri (08.10.1996)

Ulusal Paralar

Sepet      içindeki ağırlığı

Dolar Paritesi

Dolar Değeri

Alman Markı

0.6242

1.5255

0.409177319

Fransız Frangı

1.332

5.1585

0.258214597

İngiliz Sterlini

0.08784

1.562

0.13720608

İtalyan Lirası

151.8

1.7121

0.128380352

Hollanda Florini

0.2198

31.42

0.105068831

Belçika Frangı

3.301

1517.15

0.100056026

Lüksemburg Frangı

0.130

128.35

0.053642384

İspanyol Pasetası

6.885

5.845

0.033806672

Danimarka Kronu

0.1976

1.6045

0.13721684

İrlanda Poundu

0.008552

154.3

0.00927868

Yunan Drahmisi

1.440

239.79

0.006005255

Portekiz Escudosu

1.393

31.42

0.004137821

ECU / USD Paritesi = 1,258444889

Kaynak: Özgür Tonus, Avrupa Birliği’nde Ekonomik ve Parasal Birlik ve Türkiye, İstanbul Kalkınma Vakfı, Yayın No:163, İstanbul Ekim 2000

ECU; APS’ye dâhil ülkelerin, Merkez Bankaları’nın altın ve Dolar rezervlerinin %20’sini APİF’e yatırmaları karşılığında, APİF tarafından yaratılır. Fon devredilen rezervlerin karşılığı olan ECU tutarını, ilgili ülkelerin Merkez Bankaları’nın hesaplarına kaydeder

ECU’nun kullanım alanları resmi kurumları ve özel sektörü kapsamaktadır. Öncelikli olarak Avrupa resmi kurumlarınca (Merkez Bankalarınca) kullanılmış daha sonra özel sektöre yansımıştır. Resmi kullanım alanları: Avrupa Topluluğu Bütçesi, Avrupa Topluluğu İstatistik Bürosu, Gümrük Vergileri, Topluluğun Vermekte Olduğu Para Cezaları, Krediler ile Yapmakta Olduğu Bağışlar, Ortak Tarım Politikası, Avrupa Yatırım Bankası, Avrupa Kalkınma Fonu ve Posta Pulları olarak sayılabilir. Özel sektördeki kullanım alanlarına ise ECU cinsinden vadeli ve vadesiz mevduat hesapları, ECU cinsinden yapılan finansal yardım ve sübvansiyonları dâhil edebiliriz. Özel sektör kullanım alanlarını gruplandıracak olursak; para piyasasında, tahvil piyasasında ve ticari piyasada kullanıldığını söyleyebiliriz. ECU cinsinden tahvil ve hisse senetleri çıkarılmış, hem spot döviz piyasasında hem futures ve options piyasalarında ECU cinsinden aktif kıymetler alınıp satılmaya başlanmıştır. Bir kâğıt para veya madeni para cinsinden fiziksel bir varlığı bulunmayan ECU, yaygın bir kullanım alanı bulmuştur.

ECU’nun dört temel işlevi bulunmaktadır:

1.  Avrupa Topluluğu’nun para otoriteleri arasında ödeme aracı olarak kullanılmaktadır. Üye ülkelerin parasal yetkilileri arasındaki borçlu ve alacaklı hesaplar ECU cinsinden hesaplanmaktadır.

2.  Avrupa Para Sistemi'ndeki kredi mekanizmasının temel hesap birimidir. Kredi mekanizması çerçevesinde üye ülkelere çok kısa, kısa ve orta vadeli olmak üzere üç çeşit kredi verilmektedir. Avrupa Parasal İşbirliği Fonu'nda kısa vadeli destek ve orta vadeli mali yardım mekanizmalarında hesap birimi olarak altının yerini ECU almıştır.

3.  ECU, döviz kuru mekanizmasının temel ölçüsüdür. Döviz kuru mekanizmasında yer alan her bir üye ülke parası için ECU cinsinden merkezi bir kur saptanmaktadır. Bu merkezi kurlar esas alınarak çapraz kurların alt ve üst sınırları tespit edilmektedir.

4.   ECU, ulusal paraların döviz kurlarında meydana gelecek sapmalar için gösterge görevini yerine getirmektedir.

 

 

Anasayfa - İktisat - Makale - Ekonomi - Borsa - İstatistik - Türkiye Ekonomisi - Ekonomi Sözlüğü

Since 2005