Bilgi
Teknolojileri ve Bilgi Ekonomisi
Bilgi ekonomisinin temelinde bilgi teknolojileri ve
bunların işleyiş süreçleri
yatmaktadır.
Bilgi, bireyin zihninde tutulan veya kayıt
ortamlarına kaydedilerek iletilen
sistematik, anlamlı ve ilişkili veriler bütünüdür. Teknoloji ise,
sistematik üretim bilgisi, bilgili insan gücü
ve donanım unsurlarının bileşkesini içeren dinamik
bir olgudur.
Teknolojinin özünde bilgi bulunmaktadır. Bu anlamda
bilgi, teknolojinin hem girdisi hem
de çıktısı
durumundadır. Bu nedenle teknoloji bilgi
ekonomisinin temel değişkenidir.
Bilgi ekonomisi esas itibariyle iletişim
teknolojisiyle bağlantılı olarak
düşünülmektedir.
Ancak sadece iletişim sektöründeki gelişmelerle
bilgi çağına girildiğini ifade etmek doğru
olmayabilir. Zira bilimsel alandaki gelişmeler
sadece iletişim sektörüyle
sınırlı
değildir. NANO teknolojisinde gelinen durum, insanın
gen haritasının çözülmesi gibi pek çok alanda
gelişmeler yaşanmaktadır. Ayrıca bilgi çağının ve
bilgi ekonomisinin gelişmesi ile küreselleşme
arasında da çok yakın ilişki bulunmaktadır. Önem ve
etki bakımından
2000 yılı ve 2001 yılının ilk beş ayında sağlanan
gelişmelerin geçen yüzyıldaki gelişmelere
neredeyse eşit düzeyde olduğu ifade edilmektedir.
Bilimsel bilginin teknolojiye uygulanması üretimde
verimliliğin sağlanmasına neden olmaktadır. Bilgi
teknolojilerini kullanan firmalar daha kısa sürede
ve daha fazla
ürün üretmektedirler. Aynı zamanda bilgi
teknolojileri vasıtasıyla mal ve hizmet çeşitliliği
artarak kalite ve verimlilik artışını da beraberinde
getirmektedir. Bütün bunlar firmalara rekabet
avantajı sağlamaktadır. Kârını maksimum etme veya
maliyetlerini minimize etme amacı ile
firmalar hızlı bir şekilde yeni teknolojilerle
donanmaları gerekliliğini bilmektedirler.
Bilgi
teknolojileri üretimden tüketime kadar her alana
yoğun bir şekilde girmiş
durumdadır.
Ayrıca bilgi ve iletişim teknolojilerindeki
ilerlemeler, pek çok yeni iş kolunun ortaya
çıkmasına neden olmuştur. Beceri sahibi olmayanların
iş bulmaları gittikçe zorlaşırken beceri sahibi
olanlar ödüllendirilmektedirler.
Bilgi
ekonomisiyle birlikte iktisadi faaliyetlerin büyük
bir kısmı internet ortamına taşınmıştır.
Herhangi bir mal veya hizmet alma veya satma, para
transferi, ortak ürün
geliştirme ve planlama, ihale ve sözleşme gibi ekonomiye ait ne kadar
işlem varsa yeni
teknolojiler
kullanılarak internet ortamında
gerçekleştirilmektedir.
Sanayi
Toplumundan Bilgi Toplumuna Geçiş
İnsanlık tarihi şimdiye kadar dört büyük gelişme
aşamasına tanık olmuştur.
Bunlardan ilki
ilkel toplum aşamasıdır. İnsanların yerleşik hayata
geçip tarımla uğraşması ile birlikte ilkel toplum
yerini tarım toplumuna bırakmıştır. İngiltere’de
sanayileşmenin ortaya çıkması ve gittikçe hızlanması
sanayi toplumu denilen yeni gelişme aşamasına yol
açmıştır. Sanayi toplumunun ortaya çıkmasını
sağlayan temel unsurlar, buhar gücünün ulaşım,
madencilik ve fabrika üretimi gibi farklı alanlarda
kullanılması ve elektrik
enerjisinin
kullanılmasıdır. Bilginin üretimde faktör olarak
kullanılması, bilgi ve iletişim
teknolojilerinde yaşanan gelişmeler sonucunda ABD ve
Japonya gibi dünyanın en sanayileşmiş ülkeleri
sanayi devriminin kazanımlarını da arkalarına alarak
1950’lerde
sanayi toplumu sürecini tamamlayıp bilgi toplumuna
geçmişlerdir.
Tarım ve sanayi toplumlarında “güç” insan ve makine
gücünü elinde bulunduranlarda iken, bilgi toplumunda
“güç”, bilginin, yani aklın gücünden
yararlananlardadır. Bu bağlamda bilgi üretiminde ve
işlenmesinde kullanılan bilgi ve
iletişim
teknolojileri bilgi toplumunun en belirleyici
göstergelerinden birisidir.
Sanayi toplum yapısını bilgi toplumuna dönüştüren
unsurlar ise bilgi teknolojilerinde meydana gelen
gelişmeler sonucunda bilgi üretiminin artması,
nitelikli
işgücünün önem kazanması, eğitimde sürekliliğinin ön
plana çıkması ve elektronik ticaret gibi yeni
gelişmelerin ortaya çıkmasıdır. Sanayi toplumunun
uzantısı olarak ortaya çıkan
bilgi toplumu,
bilgi toplumu (Peter F.Drucker), endüstri sonrası
toplum (Daniel Bell),
enformasyon
toplumu (Y.Masuda), büyük yönelimler çağı (Patrico
Aburdane), teknotratik çağ (Zbigniev
Brzezinski), post modern ve bilgi ekonomisi gibi
kavramlarla ifade edilmektedir.
Bilgi toplumu,
bilginin, yaşamın her alanında her geçen gün artan
bir hızla ve
küresel ölçekte,
sürekli akıp arttığı, esneklik, çeşitlilik,
yaratıcılık, yenilik gibi kavramların belirleyici
olduğu, eğitimli bireylerin ön plana çıktığı
etkileşimi son derece yüksek, şebeke
yapısında bir toplum olarak tanımlanmaktadır. Bilgi
ve teknolojide meydana gelen gelişmeler, bu sürece
geçilmesinin en önemli nedenlerindendir.
Bilgi toplumunda
bilgi ve teknoloji daha önemli bir faktör haline
gelmiştir. Bilgi ve teknoloji üreten ülkelerin
dünyada daha önemli bir yere sahip oldukları
bilinmektedir.
Bu duruma tanık olan gelişmekte olan ülkeler sanayileşmeyi tek amaç
olarak görmekle
yetinmeyip
sanayileşmeyle birlikte bilgi toplumuna dönüşmeyi
amaç edinmektedirler.
Sanayi
devriminin kazanımlarını arkalarına alan gelişmiş
ülkelerin hedefi, bilgi
toplumuna
geçmektir. Bu hedefe uzanan yol, bilgiyi üretecek
beyinler yetiştirmekten ve üretilen bilginin
toplumsal ve ekonomik gelişim için kullanılmasını
sağlayacak
mekanizmaları oluşturmaktan geçmektedir. Gelişmiş
ülkelerde bu mekanizmalar, sermaye birikimi,
uzun bir süreci öngören kapsamlı ve gerçekçi bilim
ve teknoloji politikaları, araştırma ve geliştirme
faaliyetlerine olan yatırımlar gibi avantajlarla
daha kolay uygulamaya konulabilmektedir.
Herhangi bir
teknolojinin etkisi, o teknolojinin bir işi yapmak
için gereken insan
yeteneklerini
kaç kat artırdığıyla ölçülmektedir. Otomobil ve
pulluk, insan yeteneklerini kat
kat
arttırmıştır. Pulluk tarımsal üretimde on kat artış
sağlayan kimyasal gübreyle birlikte kullanıldığında
tarım devrimine yol açmıştır. İnsan yeteneklerini
bin kat artıran buharlı makine, sanayi
devrimine yol açmıştır. Bilgi teknolojileri bilginin
toplanmasında,
işlenmesinde, depolanmasında insan yeteneklerini
milyonlarca kat arttırmıştır. Aynı şekilde
iletişim teknolojileri de bilginin ağlar
aracılığıyla bir yerden bir yere iletilmesini
milyonlarca kat
hızlandırmıştır. Başka bir deyişle bilgi ve iletişim
teknolojileri insan yeteneklerini trilyonlarca kat
arttırmıştır. İnsan yeteneklerinde yüz katlık
artışın tarım toplumuna, bin katlık artışın sanayi
toplumuna giden yolu açtığı ifade edildiğinde
trilyon katlık artışın ne getireceğinin
tahmin edilmesi oldukça güç olacaktır. Özellikle
internetin yoğun
biçimde yaşamımıza girmesiyle birlikte söz konusu
artışın bilgi toplumuna giden yolu açtığı
söylenebilir.
Sonuç olarak bilgi toplumu da sanayi toplumu gibi
bilgi ve teknolojiye
dayanmakla
birlikte bilgi toplumu sanayi toplumunun evrimleşmiş
ve olgunlaşmış şeklidir. Bu anlamda iki
toplumun yapısı arasındaki fark bilim ve teknolojiye
olan bağımlılık düzeyleri ile ilgilidir.
|