Türkiye Ekonomisi
Dünya Ekonomisi
Osmanlı Ekonomisi
Finansal Ekonomi
İşletme Ekonomisi
Hizmet Ekonomisi
Kalkınma Ekonomisi
Tarım Ekonomisi
Borsa ve Yatırım
Ekonomi Sözlüğü
Ekonomi Ders Notları
Ekonomi Düşünürleri
Genel Ekonomi Soruları
Özel İstatistik Arşivi
Özel İktisat Konuları
Açık Öğretim İktisat
Ekonomi Kurumları
Kamu Yönetimi
Kamu (Devlet) Maliyesi
Sigortacılık Konuları
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 

Bürokratik Sorumluluk Arkasında Siyasal Sorumluluk Gereklidir 

Merkez Bankası başkanının istifası, dolar krizine giderken görülen gecikmenin tersine, çok yerinde ve zaman geçirilmeden gerçekleşti. Sayın Gültekin’in Türkiye'de gerçekleştirdiği bu ikinci istifadan sonra, kendisine daha uzun süreli kalabileceği ülkeleri önermek gerekiyor. Deneyimler öyle gösteriyor ki, bu ülke galibe Türkiye olmamalı. 

Merkez Bankası başkanının istifası, belki kendisini kurtarır, ama siyasal kadronun sorumluluğunu hafifletemez. Siyasal kad­ronun sorumluluğu, sadece kara çarşamba olayının sonuçlan ile değil, fakat esas itibariyle bu olayın nedenleri ile de ilgilidir. Bir yandan yanlış döviz kuru, diğer yandan kamu açıklarının monetizasyonu eğilimleri ekonomiyi buralara getirdi ise, birileri­nin bu sorumluluğu siyasal olarak yüklenmesi gerekir. Zira bu karar bir tür "siyasal karar"' idi. 

Kara çarşamba olayını öğretici olarak algılamaya çalışırsak, şunları açık ve net olarak görebiliriz: (1) Türkiye, gerçek bir döviz kuru uygulamayarak ekonominin açıklarını yükseltmiştir; (2) Türkiye hızla artan açığını, giderek yüksek faiz ödemeleri ile bulduğu borçlarla kapatmaya çalışmıştır; (3) Siyasi çevrelerce ve bazı bürokratlarca iftiharla bahsedilen '"Samurai Bond" 1ar ya da "Yankee Bond"' 1ar, aslında ülkeyi ciddi olarak dışarıya kanatmış ve kanatmaktadır; (4) Sık sık bahsedilen döviz bolluğu gerçek değildir, bunlar bize verilen borçtur, oysa gerçek net döviz ka­zancımız giderek azalmaktadır: (5) Düşük döviz kuru ve yüksek faiz politikaları ile, bir yandan ihracat geriletilmiş, ithalat yükselmişken, iç tasarruf oranı % 15 dolaylarına inmiştir. Ama hala ülkede yabancı arabalar ve çeşitli mallar, inanılmaz tüketici kredisi cambazlıkları ile satılmaktadır. Bunun anlamı, Türkiye mev­cut durumunu ve ilerisini yerken. Batılı ekonomilere elverişli pazar sunmaktadır. Dolayısıyla Türkiye hem pazar, hem de bu pazarın finansman faizini ödeyen bir kaynak olarak sunulmakta­dır; (6) Batılı, dikkatleri Türkiye'nin pazar oluşturması niteliğin­den, borçlu olması niteliğinde yoğunlaştırmış ve bunun da fiyatı­nı yükseltmek istemiştir. Bunu fırsat bilen iç-parazitler kendi paylarını da artırmak istemiştir: (7) Bu oluşumlar, yanlış olarak, halka "piyasa ekonomisi koşulları" şeklinde sunulmuştur. Böyle çalışan bir piyasa olmaz.

İşte tüm bu olayları yaratanların, bunlar hakkında topluma yanıltıcı bilgi verenlerin şu anda bir siyasal karar almaları gere­kir. Bu siyasal sorumluluğun ve kararın niteliği ise, politikacının siyaset anlayışı ve erdemi ile belirlenecektir. 

Kaynak: İzzettin Önder – İstanbul Üniversitesi Maliye Bölümü

 

 

Anasayfa - İktisat - Makale - Ekonomi - Borsa - İstatistik - Türkiye Ekonomisi - Ekonomi Sözlüğü

Since 2005