Türkiye Ekonomisi
Dünya Ekonomisi
Osmanlı Ekonomisi
Finansal Ekonomi
İşletme Ekonomisi
Hizmet Ekonomisi
Kalkınma Ekonomisi
Tarım Ekonomisi
Borsa ve Yatırım
Ekonomi Sözlüğü
Ekonomi Ders Notları
Ekonomi Düşünürleri
Genel Ekonomi Soruları
Özel İstatistik Arşivi
Özel İktisat Konuları
Açık Öğretim İktisat
Ekonomi Kurumları
Kamu Yönetimi
Kamu (Devlet) Maliyesi
Sigortacılık Konuları
Türkiye İktisat Tarihi
Yeraltı Ekonomisi

Kredi Kartı Piyasası

Gelişmekte Olan Ülkeler

Finansal Piyasalar

Kent Ekonomisi

Liberalizm

 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 

Döviz Alımı ve Döviz Büfeleri ile Karapara Aklama 

Dünya döviz piyasasında her yıl 2 trilyon dolar işlem görmektedir. Oysa reel ekonomi anlamında insanlığın ihtiyacı 10 milyar dolardan ibarettir. " 

Kambiyo işlemleri kendi nitelikleri gereği, büyük çaplı para işlemle­rine dayanır. Kambiyo sistemi, genelde sıkı bir düzenlemeye tâbi olmadığı gibi, işlemin detaylarını kayda geçirmek zorunlu değildir. Karapara akla­maya girişen, genel olarak yabancı döviz cinsinden banka tahvilleri satın alır, sonra bunları yabancı ülkede bir hesaba yatırır ya da yabancı ülkede hizmet ve mal ayarlamak için kullanır, italyan mafyası, büyük miktarlar­daki paraları değiştirmek kuşku uyandırdığından normal kurun % 30 al­tında paralarını dövize çevirmektedir. 

Bir çok ülkede bulunan ve nakit ağırlıklı çalışan döviz büfeleri olarak bilinen kuruluşlarda para değiştirilir. Bunun ilk avantajı, suç geliri ile eldeki paranın değiştirilmesi nedeniyle, gelirin kaynağından bir ölçüde uzaklaşılmasıdır. ikinci olarak, küçük banknotların büyüklerine çevrilme­si imkanı vardır. Üçüncü olarak, nakit karşılığında bazı parasal araçlar (seyahat çekleri, euro çek, kişisel çek..vs.) verebilmektedirler. Yine bir kısım ülkelerde, döviz büfelerinin fon transfer edebilme imkanları vardır. Büfeler, bankalar kadar ciddi denetime tâbi değildirler ve bu durum ö-nemli bir avantaj oluşturmaktadır. Aynı şekilde, büfelere sahip olmak banka sahibi olmaya göre çok daha kolaydır. 

Döviz büfesinden alınan dövizler, daha sonra dünyanın her yerindeki yabancı bankalarda açılmış hesaplara transfer edilebilir.

1990'lı yılların başında, Kanada jandarması Montreal şehir merkezin­de 4 yıl boyunca bir döviz büfesi işletmiştir. Bu operasyon, Montreal maf­yasına bağlı çok sayıda kişinin mahkemeye çıkarılması ve mahkumiyetiyle sonuçlanmıştır. 

Diğer yandan, Rus uyuşturucu madde satıcıları ve mafyası sık olarak karaparayı konvertibl olmayan rublelerle değiştirmektedirler. İç pazara yönelik bu rubleler, Bağımsız Devletler Topluluğunda yatırım için kulla­nılmaktadır. Alımlar, eski mallar, şirketler, taşınmazlar ve temiz paraya dönüştürülebilen ve ihraç edilebilen hammaddelere dayanmaktadır. Aşa­ğıdaki olay bu yöntemi Kolombiya Kartelleri gibi başka suç örgütlerinin de kullandığını göstermektedir. 

1990 Aralık ayında, İnterpol tarafından uyarılan İsviçre polisi Cenev­re'de, Medellin kartelinin bir karapara aklama operasyonu olduğu sanılan bir olaya el koyar. Sanıklar 70 milyar rubleyi içeren büyük bir para hareketi için konuşmalar yaptıklarını itiraf etmişlerdir. Ancak, üç haftalık ko­vuşturmadan sonra, davaya bakan sorgu yargıcı sanıkların salıverilmesine hükmetmiştir. Yargıç durumu şöyle açıklamıştır: "Aklı başında kimsenin harcayamayacağı ruble alacağına inanamadım. Jüriyi ikna edecek bir dava olmayınca da, onları salıvermek zorunda kaldım." Ancak iki ay sonra Sovyet başbakanı Moskova'da bir İngiliz işadamını karaborsada 7.7 mil­yon dolar karşılığında 140 milyar ruble almakla suçladığında, kopan skan­dal üzerine, yargıç fikir değiştirmişti: "polis bana taze kanıtların olduğu bir rapor gönderirse, davayı yeniden açmaya hazırım."

 

 

Anasayfa - İktisat - Makale - Ekonomi - Borsa - İstatistik - Türkiye Ekonomisi - Ekonomi Sözlüğü

Since 2005