Firma Değeri ve Genel Çerçevesi
Yirminci yüzyılın son çeyreğinde yıldızı parlayan; sermayenin
uluslararası olmasını sağlayan, ekonomik kalkınmayı destekleyen,
rekabet ortamı yaratıp yeni girişimciler ortaya çıkaran, firma
değeri kavramını da içinde barındıran küreselleşme sürecinde
şirketler merkeziyetçilikten uzaklaşıp kendilerini girişimciler
ağı olarak tanıtmakta ve firma değerlerini maksimize etmeye
çalışmaktadırlar.
Sosyo-ekonomik alandaki değişimin genel yönü Durkheim tarafından
yapısal farklılaşma olgusuyla açıklanırken, yirminci yüzyılın
ortasından itibaren globalleşme adı altında açıklanmaktadır.7
Hiç kuşkusuz ki, bu süreçte gelişmiş ülkeler, sahip oldukları
sosyal göstergeler, teknolojik ve ekonomik üstünlükler nedeniyle
gelişmekte olan ülkelere göre daha fazla avantaj elde
etmektedirler.
Gelişmiş ülkelerin, sahip oldukları
insan sermayesi stoku, teknolojik ilerleme ve ekonomik
büyümelerinin bir sonucu olarak ortaya çıkan globalleşme
sürecinde büyük avantaj sağlamakta ve dolayısıyla firma değerini
olumlu etkilemektedir. Gelişmekte olan ülkelerin de globalleşen
dünyada gerekli avantajları elde edebilmeleri veya en azından
globalleşme ile baş edebilmeleri için demografik geçiş sürecini
hızla tamamlayarak, yeterli insan sermayesi stokuna sahip
olmaları gerekmektedir.
Teknolojik ilerlemenin ve firma
değerinin maksimum olabilmesinin temelinde yatan en önemli
faktörün insan sermayesi olduğuna dair güçlü göstergeler vardır.
Elbette, gelişmiş ülkeler sahip oldukları insan sermayesi
stokunu kolayca elde etmemişlerdir. Bu, uzun yıllar süren
demografik geçiş süreci sonunda olmuştur. Gelişmekte olan
ülkeler gelişmiş ülkelerin deneyimlerinden yararlanarak bu
süreci oldukça kısa tutup, kısa zamanda avantajlı duruma geçmek
zorundadırlar.
1.1
Firmanın Amacı
Buna göre amaç. firmanın piyasa değerini, dolayısıyla firma
sahiplerinin servetlerini en yüksek düzeye çıkarma şeklinde
belirlenebilir. Firma amacının, firma karının maksimum kılınması
olarak kabul edildiği dönemde firmanın genel olarak üç amacından
bahsedilebilir:
1. Firma çıkarlarına uygun amaçlar
2. Hissedarların çıkarlarına uygun amaçlar
3. Sosyal amaçlar
Finans konusunu ele alan yeni yazıların hemen hepsinde
işletmelerin amaçlarının pazar değerlerini yükseltmek olduğu
vurgulanmaktadır. Finans literatüründe sıkça kullanılan firmanın
cari pazar değerini yükseltmek ile firmanın pay senetlerinin
pazar değerini maksimize etmek; işletmenin servetini yükseltmek,
işletmenin net bugünkü değerini yükseltmek ifadeleri aynı
anlamlarda kullanılmakladır.
Alınan risk ne kadar büyükse beklenen nakit akışı da o kadar
büyük olacaktır. Firmanın net şimdiki değerinin maksimum
kılınması amacının sağlanması, firmanın sahip olduğu
varlıkların her birinin etkin kullanılıp, belirtilen amaca en
fazla katkıyı verecek şekilde yönetilmeleriyle mümkündür.8
Bu kısa açıklayıcı bilgilerden
sonra bir firmanın değerinin söz konusu firmanın gelecekte
sağlayacağı gelir akışı ile, bu gelir akışının elde
edilmesindeki risk derecesine bağlı olduğu söylenebilir. Ayrıca
firma değerlerini etkileyen kararları da yatırım kararları,
finansal kararlar ve temettü dağıtımına ilişkin kararlar olarak
açıklayabiliriz.
Son yüzyıl içerisinde her alanda olduğu gibi, finans alanında da
çok önemli gelişmeler kaydedilmiştir. Finansman, fon temin etme
olanaklarını arama şeklinde tarif edilen geleneksel görüşü bir
kenara bırakarak varlıkların yönetimi, kaynakların kullanımı,
firmanın bütün olarak değerlendirilmesi fonksiyonlarını kapsamı
içine alan bilimsel bir niteliğe bürünmüş ve işletmenin piyasa
değerini maksimum kılma amacına yönelmiştir.9
Yatırım, finansman ve temettü dağıtım kararlarının bir
fonksiyonu olarak meydana gelen firma piyasa değeri Şekil 3'
deki gibi şematize edilebilir:10
1.2.
Firma Değeri Kavramı ve Önemi
Genel olarak firma değerlemesinin amacı, firmanın uygun ve makul
piyasa değerinin tespitidir. Uygun ve makul piyasa değeri ise,
piyasada varlıkların değeri konusunda tam bilgiye sahip istekli
alıcıların ve satıcıların, herhangi bir zorlama olmadan, söz
konusu varlık için piyasada takdir ettikleri alım – satım
değeridir.11 Bir firmanın değeri, söz konusu firmanın
gelecekte sağlayacağı gelir akışı ile bu gelir akışının elde
edilmesindeki risk derecesine bağlıdır. Finansmana İlişkin
kararlar, bir yandan firmanın gelecekteki gelir akışının
büyüklüğünü etkilediği gibi diğer yandan firmanın risk
derecesini de etkilemektedir. Günümüzde finansal kararların odak
noktasını, firmanın piyasa değerini etkileyen karar ve
faaliyetler oluşturmaktadır.
1.3.
Firma Değerinin Belirlenmesinin Önemi
Firma değerlemesine ihtiyaç duyulmasının bir çok nedeni vardır.
Bu nedenleri aşağıdaki gibi sıralamak mümkündür:12
• Finansal yapıları bozulmuş olan firmalar, finansal
yapılarını düzeltmek için varlıklarının bir kısmını elden
çıkarmak zorunda
kalabilirler. Bu elden çıkarma
işlemi ise, varlıkların değerinin belirlenmesini ve
ölçülmesini gerektirir.13
• Firmaların iflas etmeleri halinde, firmanın tüm varlıkları
tasfiye edilerek firmanın tasfiye değeri bulunur.
• Eğer ipotek yapılmasına ihtiyaç duyulduğu takdirde,
varlıkların değer tespitine ihtiyaç duyulur.
• Ortağın firmadan ayrılması veya firmaya yeni bir ortağın
girmesi durumunda, firma değerinin belirlenmesine ihtiyaç
duyulur.
• Özelleştirilecek olan kamu iktisadi teşebbüslerinin satış
işlemlerinde, firmanın değer tespitine ihtiyaç duyulmaktadır.14
Son zamanlarda globalleşme ve teknolojideki hızlı gelişmeler,
bütün işletmeleri yoğun bir rekabet ortamında faaliyet
göstermeye zorlamakta ve geleceğin riskini arttırmaktadır.
Sermayenin daha etkin kullanılması, etkin risk yönetimi ve
düzenli nakit akımlarını yaratmak için uzun vadede başarı için
şart olmuştur. Günümüzdeki gelişmeler bu amacı gerçekleştirecek
yönetim anlayışının, değer yaratmayı esas alan yönetim
biçimi olduğunu göstermektedir.15
Hissedarların serveti, genel olarak, adi hisse senetlerini
ellerinde bulunduranların, bu senetlerinin piyasa değerleri ile
ölçülmesidir. Piyasa değeri, borsada işlem gören hisse
senetlerinin alış ve satış değerleri şeklinde ifade
edilmektedir.16
Bu bağlamda firma değerini, kendi
isteğiyle satın almaya ve satmaya hazır olan tarafların karşı
karşıya geldiği bir piyasada satın almak ve satmak amacıyla
özelliklerini ve piyasası hakkında tüm bilgilerini bildikleri
bir işletme için üzerinde anlaştıkları fiyat olarak tanımlamak
mümkündür.17
Firma
değerinin veya hissedarların
çıkarlarının maksimize edilmesi, aslında diğer çıkar sahibi
kesimlerin aleyhlerine bir durum yaratmamaktadır. Çünkü, bu
amacı gerçekleştiren başarılı işletmeler, çalışanlarına daha
yüksek ücret ödeyerek daha garantili bir iş imkanı
sağlayabilmekte, devlet daha fazla vergi alabilmekte, finansal
kurumlar alacaklarını düzenli olarak tahsis edebilmekte,
ortaklar gerek temettü gerekse sermaye kazancı şeklinde daha
fazla getiri sağlayabilmektedirler. Böylece işletmeler tüm çıkar
gruplarının amaçlarına en iyi şekilde hizmet edebilecek bir
duruma gelebilmektedirler.18
Rekabetçi bir ortamda faaliyet gösteren işletme yöneticileri,
hisse senetlerinin değerini maksimum düzeye çıkarmak için
çalışmaktadırlar. Bu amaçtan ayrıldıkları takdirde, işletmenin
hisse senetlerinin, işletmenin iradesi dışında başka bir işletme
tarafından satın alınması ve yönetimin kontrolünün ele
geçirilmesi yüzünden işlerinden çıkarılması riski ile karşı
karşıya kalabilirler.19 Diğer bir ifade ile, firma
değerinin düşük olması, işletmenin başka işletmeler tarafından
ele geçirilmesi ve yöneticilerin işlerini kaybetme ihtimalini
yükseltmektedir.20
Sermaye piyasasının gelişmiş olduğu ülkelerde, halka açık
firmaların en üst yönetiminde çalışanlara verilecek teşvikler,
genellikle, firmanın piyasadaki değerine dayandırılmaktadır.
Firmanın piyasadaki değeri hedeflenen düzeye çıktığı zaman,
yöneticilere belirli tutarda hisse senedini bedelsiz veya düşük
tutardan satın alma hakkı verilmektedir. Böylece, üst düzey
yöneticilerin maaşları dışında alacakları yüklü tutarlardaki
prim, tamamen firma değerinin yükselmesine bağlı olmaktadır.
Özetle, günümüzde işletmelerin en
temel amacı, kar maksimizasyonundan hissedarların piyasa
değerinin maksimizasyonuna dönüşmüş olmasıdır. Bu durumda, daha
çok kar eden ya da daha çok satış hasılatı elde eden işletmeler
değil, firma değerini en yükseğe çıkaran, diğer bir ifade ile,
değere dayalı yönetim biçimini benimseyen işletmeler bu amaca
yaklaşmış olacaktır.
Kaynak: Dr.
İsmet Demirkol
KAYNAKÇA
AKSOY, Ahmet; İşletme Sermayesi Yönetimi, Gazi Büro Kitapevi,
Ankara, 1993
DEMİRKOL, İsmet ; Entellektüel Sermayenin Firma Değerine Etkisi
ve İMKB’de Sektörel Uygulamalar, Doktora Tezi,Gazi Üniversitesi,
2006
Van HORNE, James; Financial Management and Policy, 9. Baskı,
Prentice-Hall International, Inc., New Jersey-1992,
CORNELL, Bradford; Corporate Valuation, New York,1993,
www idari cu edu tr/ igunes/kit, 17.03.2001
KISSIN, Waren; ZULLI, Ronald; “Valuation of A Closely Held
Business”, Journal of Accountancv. Cilt: 16, Sayı: 6, Haziran
1989, s. 39
ERCAN, Metin Kamil; AYKAN, Üreten; Firma Değerinin Tespiti ve
Yönetimi, Gazi Kitabevi, Birinci Baskı, Ankara, 2000,
TÜKENMEZ, Mine ve diğerleri; “Muhasebe Sistemi Uygulama Genel
Tebliğine Göre Finansal Yönetim”, İzmir Vizyon Yayınlan, 1999,
BRIGHAM, Eguene F.; Finansal Yönetimin Temelleri, Ankara
Üniversitesi Yayın. No.206, Cilt.1, Ankara,1996,
DAMADORAN, Aswath
1996 Investment Valuation, JohnWiley & Sons Inc. New York
DAMODARAN, Aswalt
1994 On Valuation, Security Analysis For Investment and
Corporate
Finance, (John Wiley & Sons, Inc)
WATERS, Malcolm; Globalization, London, 1996
|