Türkiye Ekonomisi
Dünya Ekonomisi
Osmanlı Ekonomisi
Finansal Ekonomi
İşletme Ekonomisi
Hizmet Ekonomisi
Kalkınma Ekonomisi
Tarım Ekonomisi
Borsa ve Yatırım
Ekonomi Sözlüğü
Ekonomi Ders Notları
Ekonomi Düşünürleri
Genel Ekonomi Soruları
Özel İstatistik Arşivi
Özel İktisat Konuları
Açık Öğretim İktisat
Ekonomi Kurumları
Kamu Yönetimi
Kamu (Devlet) Maliyesi
Sigortacılık Konuları
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 

İhracat Teşvik Politikaları

 İhracata yönelik dış ticaret politikası ile ihracatı teşvik politikasını aynı anlamda ele almak mümkündür. H. Mynit, ihraç-yönlü dış ticaret politikasını, gelişme yolunda olan ülkelerin iç üre­tim için kullanabilecekleri kaynaklarını, ihtiyatlı bir politika ile ve etkili bir şekilde ihracat üretimi­ne yönlendirmesi olarak tanımlamaktadır. G.Meier ise ihraç yönlü politikadan, ilkel ürün ihraca­tındaki aşırı gelişimi veya iç üretim ile karşılaştırıldığında nisbi olarak ihracat sektöründeki üretim artışını anlamaktadır. Şüphesiz ihracatı teşvik politikasında, ihracat için üretim artışının sağlanması kadar bu ürünlerin dış pazarlarda satış gücüne ulaşabilmesi için gerekli olan teşvik ve destekler de önemli bir konu olmaktadır.

İhracatı Teşvik Politikası İle İthal İkâmesi Politikasının Karşılaştırılması

İhracatı teşvik politikası ile ithal ikâmesi politikası, aslında birbirine tamamen zıt iki dış ekono­mi politikasıdır, ihracatı teşvik politikası ihracat için üretilen ürünlerin dışarıya satımını kolay­laştırıcı ve teşvik edici bir politika olduğu hâlde, ithal ikâmesi politikası dışarıdan getirtilen mal­ların ithalini kısıtlayıcı ve bunların yurt içinde üretilmesi için gerekli teşvikler ile ekonomik koru­mayı sağlayıcı bir politikadır. Aslında her iki politika da ekonomik etkileri yönünden simetriktir. Çünkü, her iki durumda da dâhili üreticiler daha ucuz üretim yapan yabancı üreticilere karşı ko­runmakta, onların üretim ve ihracatlarını olumsuz yönde etkilemektedir.

İhracatı Teşvik Önlemlerinin Önemi

Günümüzde gerek gelişmiş ve gerekse gelişme yolundan olan ülkeler, ihracatın arttırılması konusunda büyük çabalar harcamaktadır. Gerçekten 1960'lardan sonra dünya ekonomisinde kendini hissettiren işsizlik, dış rekabet ve teknolojik yarış, en ileri ihracatı teşvik önlemlerinin uygulanmasına yol açmıştır. Gelişme yolunda olan ülkelerde kalkınmanın bir aracı olarak ya­rarlanılan bu önlemler, Fransa, İngiltere, Japonya gibi gelişmesini tamamlamış ülkelerde baş­ka amaçlar için de kullanılmaktadır. Dünya Bankası'nın sorumluluğu altında B. Balassa tara­fından gerçekleştirilen bir araştırma, ihracatı teşvik önlemlerinin genel olarak bu önlemleri uy­gulayan ülkelerin ekonomik kalkınmaları üzerinde olumlu etkiler yarattığını ortaya koymuştur.

İhracatı Teşvik Önlemlerinin Çeşitleri

İhracatı teşvik önlemleri ülkeden ülkeye büyük farklılıklar göstermesine rağmen, genel olarak çeşitli ülkelerde uygulanmakta olan teşvik önlemlerini dört ana başlık altında toplamak müm­kündür: ihracatta prim sistemi, ihracatta vergi iadesi ile vergi indirim ve muafiyeti, girdi teşvikleri ve devlet pazarlama yardımı, ihracatı teşvik edici bir araç olan devalüasyon, bir döviz kuru poli­tikası aracı olduğu için burada incelenmeyecektir. Şimdi, bu teşvik önlemlerini ele alalım.

İhracatta Prim Sistemi

Bu sistemin esası, ihraç malı üreten üreticilere ve dolayısıyla ihracatçılara genel anlamda dev­let tarafından yapılan parasal yardımlardır. Sistem bu şekliyle kısmi bir devalüasyon niteliğin­de olup, genellikle ithalatın miktar kısıtlamaları ve gümrük vergileri ile sınırlandığı ekonomiler­de uygulanmaktadır.

İhracatta Vergi İadesi İle Vergi Muafiyeti ve İndirimi

İhracat için üretimi yapılan bazı malların içinde ithal malı üretim faktörleri vardır. Ülkenin uygu­lamış olduğu gümrük vergisi dolayısıyla ihraç ürünü içindeki ithal malı, o ürünün fiyatını şişirecektir. Aynı durum ithal mallarındaki iç vergi yükünün ağırlaştırılması durumunda da ortaya çıkar. Bu sebeple ihracatçıların dış pazarlarda fiyat yönünden rekabet edebilmeleri için bu yükle­rinden kurtarılmaları gerekir.

Girdi Teşvikleri

Girdi teşviklerini başlıca üç ana başlık altında toplamak mümkündür. Birinci grup teşvikler, ya­tırımlar, işletme sermayesi ve ihracat kredileri üzerine etkili olan önlemleri kapsar.  Burada amaç, ihracatçıya mâli gücünün sınırlı kaldığı alanlarda yardımcı olarak onu ihracata yönelte-bilmektir. Ucuz kredi, ihracatçı için çok önemli bir mâli imkandır. Bu krediler, genel olarak yatı­rım ve işletme sermayesi ile üretim ve satışın finansmanında kullanılmaktadır, ikinci grup teş­vikler ihracat kredi sigortası ile ilgilidir. Burada, ihracatçıya verilen kredinin garantisi veya sigor­tası önem kazanır ve devlet bu konuda ihracatçılara yardımcı olur. ihracatçıya ucuz fiyatla hammadde sağlanması, ulaşım ücretlerinde indirim ve personel eğitimi ile diğer üretim faktör­lerinin teşviki de sonuncu grup altında toplanabilir.

 

 

Anasayfa - İktisat - Makale - Ekonomi - Borsa - İstatistik - Türkiye Ekonomisi - Ekonomi Sözlüğü

Since 2005