Kadın Mülki Amir
Dr. Lale Aytaman
Muğla'ya dört yıl önce Türkiye'nin ilk kadın Valisi
olarak atandığımda, büyük bir heyecanla karışık
değişik duygulara kapıldım. Hükümetin ve
Cumhurbaşkanımızın bana gösterdiği bu teveccüh o
güne kadar hiç bir kadına nasip olmamıştı.
Eğitim tarzım Mülki amirlikle ilişkili olmadığı
halde tıpkı Büyükelçilik gibi istisnai bir görev
olan Valilik Makamı'mn sorumluluğunu üstlenmek hayli
cesaret işi idi. Fakat insan daima herşeyde bir ilk
adım atar, Valilik görevinin de ilk kez kadınlara
verilmesi büyük Atatürk'ün kadın-erkek eşitliğine
gösterdiği yolda bir ilk adım olmaktaydı ve bu
düşünce ile görevi üstlenmeyi kabul ettim.
Muğla halkı munis, sessiz ve genelde yeniliklere
açık bir toplumdur. Göreve atanmamı içten bir coşku
ile karşıladılar ve kısa zamanda Muğla'ya ve işlere
intibak ettim.
Yirmibirinci yüzyıla yaklaşan dünyamızda artık her
iş için uzmanlık gerekmektedir. Bununla beraber
gerek kamu gerekse özel teşebbüslerde uzmanları
yönetecek ve onlardan da daha önemli olan
yöneticilere gereksinim vardır. Yöneticilik vasfı
ayrı bir yetenek gerektirir. Akıl, bilgi ve görgü
yanında maiyetindeki uzmanları, personeli ve
ilişkide bulunduğu insanları idare etmek herkesin
harcı değildir. Bu bakımdan Mülki Amir de ne derece
bu koşullara uyabiliyorsa, o derece görevinde
başanlı olur. Benim bu dört yıllık yöneticilik
görevim süresince edindiğim kesin kanaat budur.
Vali, bir ilde Devlet Başkanı'nı temsil eden Mülki
Amir olarak çeşitli görevler yapmakta,
sorumluluklar üstlenmektedir. Bu görev ve
sorumluluklar toplumun her kesimine yansımakta ve
Vali hergün çeşitli problemlerle karşılaşarak
bunlara olanaklar nisbetinde çözümler getirmeye
çalışmaktadır. Bu açıdan bakıldığında Vali'nin
günde bazen 24 saat, hafta da 7 gün çalışması
gerekmektedir. Vali tabiat ile çalışmalar sırasında
yanındaki yardımcılardan ve değişik birimlerin
başındaki Müdürlerden ve ayrıca ilin daha küçük
birer birimi olan ilçelerin başındaki Kaymakamlardan
yararlanmaktadır. Bu ekip çalışması ne derece
uyumlu ve etkin olursa ilin sorunları o derece
düzenli bir şekilde çözüme kavuşturulmaktadır.
Ülkemizde ilk kez bir kadın Vali'nin atanması bu
görev ve sorumlulukları şimdiye kadar yürütmekte
olan erkek Valiler karşısında, kadın Vali'nin ne
derece başarılı olabileceği sorusunu zihinlerde
ortaya çıkarmıştır. Ayrıca o güne kadar erkek Vali
maiyetinde çalışmış olan memurların, bir kadının
maiyetine intibak edip edemeyeceği de merak konusu
olmuştur. Şunu kabul etmek gerekir ki, karakterleri
icabı bir kadından emir almayı kendini yediremeyen,
bu fikre kendini alıştıramayan erkekler mevcut
bulunmaktadır. Fakat zamanımızın uygar dünyası
artık iş hayatında kadın-erkek farkım ortadan
kaldırmaktadır ve insanların bir görev yaparken
amirinin cinsine bakmaması gerekliliğini ortaya
çıkarmaktadır. Nitekim Valiliğimin ilk dönemlerinde
böyle durumlarla karşılaştığımı hissettim, ancak
kısa zamanda bu nevi hissiyat yok oldu ve yanım-dakilerle
uyum içinde, düzenli çalışma devam etti.
Kırsal alanda geleneklerimiz kadının meydanlara
çıkmasına pek imkan tanımadığı için, başlangıçta
köyleri ziyaret ettiğimde hep köyün erkeklerinin
muhatabım olduklarını farkedince, kadınların da
aralarına katılmaları hususunda telkinde bulundum ve
şimdi artık ilimizde bu anlamsız geleneğin yok
olduğunu ve kadınların da köylerde karşıma
çıktıklarını memnuniyetle görmekteyim.
Dünyamız yirmibirinci yüzyıla girerken, zaten
ulaşım, iletişim ve teknolojik gelişmelerle
gittikçe küçülmekte ve bu arada Avrupa'nın
birleşmesi için 1948'de kurulmuş olan Avrupa Konseyi
de artık devlet sınırlarını aşarak, yerel ve
bölgesel yönetimlere özen verilmesi amacı ile
çalışmalar yapmaktadır. Bu maksatla son olarak
kurulmuş olan Yerel ve Bölgesel Yönetimler
Kongresi'ne ilk kez ülkemizden de yerel ve bölgesel
yöneticilerden teşkil edilen bir heyet çalışmalara
katılmakta ve Belediye Başkanları, ti Meclis
üyelerinden oluşan bu heyete Başkanlık etmekteyim.
Bundan sonra Avrupa'da hudutlar kalktığında
ülkelerde bölgesel ve yerel birimler önem
kazanacaktır. Bu yörelerde artık Amerikalı Heidi ve
Alvin Toffler gibi fütürist düşünürlerin ileri
sürdükleri ve Amerika'da gerçekleşmekte olan bilgi
ve enformasyona dayalı akımlar sonucu bilgisayarlı
elektronik küçük birimler bacalı fabrikalann yerini
aldığında, ülkemizin ve bilhassa Muğla ilinin bu
atılımdan geri kalmaması için şimdiden gerekli
planların
yapılması zorunlu olacaktır. Bu bağlamda Muğla'da
bacalı endüstriye geçit vermemekle sadece doğa ve
çevre korunmakla kalmayıp geleceğin bu akımına da
hazırlanmış olmaktayız.
Türkiye'de ilk kadın Vali olarak dört yıllık
izlenimimi özetlemek gerekirse belirli bir iş için
gerekli yetenekleri olan bir yönetici bulunduğu
takdirde, bunun kadın veya erkek olmasına
bakılmaksızın o yöneticiye bu işin verilmesi
ülkemiz için, toplum için yararlı ve hayırlı
olacaktır.
Muğla'ya 1991 yılında Türkiye'nin ilk ve tek kadın
Valisi atandıktan sonra artık bu yol kadınlanmıza da
açıldığı için arkadan Mülkiye sıralarından
kızlarımız da gelmeye başlamışlar ve son aylarda iki
kadın kaymakamımız Mülki Amirler arasında yerlerini
almış bulunmaktadırlar.
Türk kadını için açılmış olan bu yoldan artık geriye
dönüş olmayacağına göre, Türkiye'de demokrasi
yolunda bir önemli adım daha atılmış olmaktadır.
|