Karteller; Güney Amerika’nın Gölge İktidarları
"Kartel" denilen Güney Amerikalı örgütler,
uyuşturucu ticaretinin gelişmesi, ABD pazarında,
mariuhana, ardından kokain ve nihayet eroinin artan
talebinden doğmuştur. Günümüzde, Kuzey Amerika
uyuşturucu piyasasının cirosu 9 milyon kokain
bağımlısı, 1 bir milyon eroinman ve 20 milyon esrar
kullanıcısı ile yıllık 49 milyar dolar bulmaktadır.
Bir "kartel", zincirin tüm halkalarını -ham madde alımı,
uyuşturucunun işlenme merkezleri, nakil vasıtaları,
yurt dışında ikamet, toptan ve yarı-toptan ticarete
varıncaya- dikey olarak birbirine bağlayan gerçek
bir holding örgütlenmiş bir kuruluştur.
İdareye ve siyasi aygıtlara müthiş bir etkinlikle sızan karteller,
Kolombiya'da gerçek bir imparatorluk
oluşturmuşlardır. Hatta, bu nedenle Amerikalılar
Kolombiya, Peru, Meksika gibi ülkeleri "narko-demokrasi"
olarak adlandırmaktadırlar. (Kartel Koruma)
Kolombiya'da, Medenin ve Cali'den oluşan iki büyük kartel, binlerce
kadrolu elaman 25.000 kişilik güç ve 2500 kişilik
cani gurubunu içermektedir. Ancak, iki Kartel büyük
bir rekabet içindedir. Amerikan uyuşturucu
Maddelerle Mücadele Dairesine (DEA) göre, Medellin
ve Cali Kartellerine ait örgüt mensupları, 1988/1989
yıllarında Hong Kong'daki bankalarında ve Bahamalar,
Lihtenstay ve Lüksembourg'daki off-shore fınans
kuruluşları aracılığıyla vergi cennetlerinden
yararlanarak "tarihte eşi görülmemiş bir karapara
aklama operasyonuna" hazırlanmışlardır. Bu operasyon
gerçekleşseydi, bir kaç aylık kısa bir süre içinde
" 10 ila 15 milyar dolarlık bir sermaye akışı"
sağlanacaktı. DEA'nın 1991 Nisan'ında Amerikan
Başkanına hazırladığı rapora göre, bu para aklama
operasyonu kısmen başarılı olmuş, ancak büyük bir
kısmı söz konusu iki kartel arasındaki karşılıklı
çekişmeler ve ihbarlar neticesinde güvenlik
güçlerinin eline geçmişti.
Bu iki ünlü Kolombiya karteline simdi de Meksika kartelleri
eklenmiştir. Kolombiya kartellerinin 7-8 milyar
dolarlık cirosuna karşılık, Meksika kartellerinin
cirosu 2-3 milyar dolar düzeyindedir. Ancak, bu
rakam Kolombiyalıların aleyhine artış
göstermektedir. ABD'de tüketilen Kokainin yaklaşık
%70'i esrarın ise %50'si Meksika üzerinden
ulaşmaktadır. Meksika üzerinden geçen uyuşturucu her
yıl ülkeye petrol gelirlerinin iki katından fazla
gelir getirmektedir.
Meksika'da 19 uyuşturucu karteli bulunmaktadır. Bazen "Meksika
Federasyonu" diye adlandırılan bunlardan ancak 4'ü
piyasaya hakimdir. Bunların içerisinde en büyüğü
ise, Kolombiya'dan uyuşturucu taşımak için Boeing
727 uçakları kullandığı için "havaların senyörü"
lakaplı ve 40 yaşındaki Amado Carillo Fuentes'in
başında olduğu karteldir.
Meksika devlet Başkanı Carlos S'alinas(1988-1994)
döneminde, iktidar ve iktidar partisi seçim
kampanyalarının finansmanı ve ülkeyi nakit kokain
gelirlerinden yoksun bırakmamak amacıyla, uyuşturucu
baronları ile ilişkiye geçmiş ve "bırakınız
yapsınlar" politikası gütmüştür. Meksika
Başsavcılığı, özellikle özelleştirmeler ve borsa
üzerinden 10 yılda 30 milyar doların aklandığını
tahmin etmektedir. Kardeşinin ad (Raul Salinas) bir
politikacının öldürülmesi olayına ve karteller
yararına karapara aklama olaylarına karışan Carlos
Salinas'ın ardından Devlet Başkanı olan Ernosta
Zedilla, 7 Mart 1996'da, "Hükümette yeralan bazı
kişiler uyuşturucu kaçakçılarının çıkarlarına
hizmet etmiş olabilirler" açıklamasını yapmıştır.
Kartel denildiğinde ilk akla gelen, Kolombiya Kartellerin faaliyet
alanı içinde özellikle ABD, Meksika, Peru, Bolivya,
Brezilya, Venezüella, İngiltere, Belçika, İspanya,
Almanya, Portekiz, Polonya, İtalya, İsviçre, eski
Sovyetler Birliği, İsrail, Japonya ve Türkiye yer
almaktadır.
Medellin Karteli
Medellin Karteli'nin önemli liderleri 70'li yılların sonlarında
sahneye çıkmıştır. Kartel Amerikalılara göre 1981
Nisan'ında oluşturulmuştur.
Medellin Karteli şefleri, 1985 yılında, Kolombiya devletinin dış
borçlarının bir bölümünü (yaklaşık 90 milyar
Fransız frangı) ödemeyi teklif etmişlerdir.
Karteller 1991'de Kolombiya Yargıtay'ından ABD ile
1979 yılında imzalanan suçluların iadesi
anlaşmasının kadük olduğuna dair bir karar almayı
başarmışlardır.
Kolombiya'nın Başkent Bogota'dan sonra ikinci büyük kenti Medellin
kentinde üslenen ve polis tarafından öldürüldüğü
1993 aralık ayına kadar Pablo Escobar tarafından
yönetilen örgüt artık düşüşe geçmiştir. Ancak
Kartelin kuruluş, yükseliş ve düşüşe geçmesinin
hikayesi ilginçtir.
Seksenli yılların başında, çete reisi, çok zeki, iyi yetişmiş, bir
Alman göçmeninin oğlu, Carlos Lehder adındaki baron,
kartel kurma düşüncesini otaya atar: Aralarında
boğuşmak yerine, ticari şebekelerini,
lâboratuvarlarının yönetimini, milislerinin
komutanlığını birleştirmek çete reislerinin
çıkarınadır. Bir çok baron bu düşünceye surat asar.
Lehder de onları yenmek için Escobarla ittifak
kurar. Kartelin işlemeye başlamasının hemen ardından
Escobar Lehder'e ihanet eder. Lehder DEA'nın eline
geçer. ABD'de müebbet hapse mahkum olur.
18 Ağustos 1989'da Medellin Karteli baronlarının kararlı bir
düşmanı ve Kolombiya Devlet Başkanlığı adayı olan
senatör Luis Carlos Galan, bir seçim mitingi
sırasında Medellin Kartelinin güvenlik hizmeti
denilen bölümünün görevlileri tarafından uzi marka
makineli tabanca ateşiyle öldürülür.
25 Ağustos'ta 1989'da görevdeki başkan Virgilio Barco uyuşturucu
baronlarına "topyekün savaş" açarak, sıkıyönetim
ilan eder.^Kartelin taşıyıcıları, finansörleri,
katilleri olağanüstü yetkilerle donatılmış Kolombiya
ordusu ve polisince izlenir. Bütün Medellin
bölgesinde sokağa çıkma yasağı konulur.
Devriyeler uyarılara uymayan herkese ateş emri almışlardır.
Kamuoyunun " topyekün savaş'a " en geniş katılımını
sağlamak amacıyla, Washington ve Bogota hükümetleri
ellerinde bulunan ( yürütülmekte olan soruşturmanın
gizliliği ilkesinin gizli kalması gerektirdiği
belgeler dışında ) Medellin Kartelinin stratejisi ve
altyapısıyla ilgili tüm belgeleri yayınlarlar.
1982'den beri Kolombiya dünyanın en büyük kokain ihracatçısıdır.
Uyuşturucu baronları devlet içinde devlet
oluşturmaktadırlar. Silahları : Plata y plamo (para
ve kurşun ) Ya baştan çıkarırlar yada öldürürler.
1982'den beri 18.000 kişi öldürttüler; bunlardan
221'i yargıç ve 2000 'den fazlası polis.
"Topyekün savaşın ilk haftasında, ordu 11.000'in üzerinde kişiyi
tutuklar , 14 000'in üzerinde otomobile, uçağa,
helikoptere, 37 yat ve açık deniz gemisine el koyar,
287 büyük tarım işletmesini ve kentlerde yüzlerce
konutu işgal eder ve kamulaştırır. Amozonos
bölgesinde, Magdelena aşağı vadisinde ve Santande'in
yüksek platolarında 47 gizli havaalanı tahrip
edilir.
Bogota, Antioguia, Medellin (aynı zamanda New York, Lima, Meksiko
vb. ) sakinleri akşam televizyonlarının başına
geçtiklerinde gözlerine inanamazlar: Kolombiya ve
Kuzey Amerika NBC televizyonları, babaların
şatolarına, plantasyonlarına, kent saraylarına, saf
kan at yetiştirilen haralarına (Kolombiya devleti
yararına ) el koyma işlemlerini naklen vermek-tedir.Televizyon
izleyicileri , kartelin bankacılarından birisi olan
Camillo Uapata Vasquez'in " Castillon Maroquin"inde
ki (Fas şatosu) tabanı , kenarları ve tramplenleri
altın kaplama üç dev havuzu karşılarında bulurlar.
Daha kaygı verici bir başka görüntü: Kolombiyalı ve
yabancı bir çok bakan, ordu komutanı ve polis
şefinin adlarının sıralandığı şeref defteri. Boeing
720 için yapılmış havalimanıyla, boğa güreşi
arenasıyla, 10 000 hektar ekilebilir alanıyla
Magdelena vadisindeki "Hacienda Napoles" Pablo
Eskobar Gviria'nındır. Hayvan dostu Escobar'un
arazisinde, birde özel hayvanat bahçesi vardır.
Afrika'dan ithal edilen fillerin, boa yılanlarının,
zürafalarında içinde yer aldığı beş yüz hayvan.
Gonzalo Rodriguez Gachanın sarayının birinci
katında, Kolombiya ordusunun şok birlikleri babanın
kişisel yatağına el koyarlar: Karyolası saf gümüşten
imal edilmiştir.
Kartelin alt yapısı ciddi bir darbe yer. Bogota'nın
300 kilometre kuzeyinde, Puerto Para ile Puerto
Arango arasında yer alan "Olinda" mülki 12.000 bin
hektar üzerine yayılıyor. Bu topraklar bir polisçe
asla ele geçiri-lemeyen dünyanın en büyük gizli
laboratuvarlarından birisini barındırıyor. Burada
20 yeraltı deposu gizlenmiş : Bunların her birinde,
uyuşturucu üretimi için gerekli 20.000 bin galon
kimyasal ürün - eter, petrol, aseton vb- bulunmuş ve
bu fırsattan yararlanılarak, 1.2 ton kokain hamuru
ve ultra modern arıtma araç gereçleri ele
geçirilmiştir.
Cali Karteli; Dünyanın En Zengin Adamlarını Örgütü
Adını Kolombiya'nın ikinci büyük kenti Cali'den almaktadır.
Dünyadaki kokainin % 80'ni Cali kartelinin
denetimindedir. Bu kartelin Amerikan Mafyası ve
diğer suç örgütleriyle sağlam bağları vardır.
Gilberto ( 1995 Haziranında yakalandı ) ve Miguel
Rodriguez- Orejuele kardeşlerin yönetimindeki
Kartel Kolombiya'da çok sayıda yargıç, polis, asker
ve politikacıyı 'istihdam etmiş durumdadır.
Kolombiya Devlet Başkanı, 1995 yılı sonunda, 1994 yılındaki seçim
kampanyasının cali Kartelinin uyuşturucu paralarıyla
finanse edildiği gerekçesiyle soruşturmaya konu
olmuştur.
Medellin Kartelinin düşüşe geçmesiyle birlikte çok daha güçlü ve
zengin hale gelmiş ve yükselişini eroin işine de el
atarak sürdürmektedir. Suudi Arabistan Kralı Fahd
ile Burunei Sultanı sayılmazsa, dünyanın en zengin
adamları da Cali karteli içerisinde yer alan üç
kişidir.
|