Kayıtdışı Ekonomiyi Tahmin Yöntemleri ve Türkiye'de
Durum
Özet:
Kayıtdışı ekonominin boyutları bazı varsayımlara
dayalı olarak doğrudan ve dolaylı yöntemlerle tahmin
edilebilir. 2002 Yılı Programı verilerine göre 2000
yılında ülkemizdeki toplam sivil istihdamın ancak
%57'si aktif sigortalıdır. Basit parasal oran
yöntemiyle yapılan hesaplamaya göre ise ülkemizde
1968-2001 döneminde ortalama olarak kayıtlı GSMH'nın
%451 oranında kayıtdışılık mevcuttur. Vergi
incelemeler 1985-2001 döneminde vergi
mükelleflerinin beyan ettikleri vergiye tabi
gelirlerinin %65.7si oranındaki gelirlerini vergi
makamlarından gizlediklerini göstermektedir. Ülkeyi
sağlıklı bir sosyo-ekonomik yapıya kavuşturmak için
kayıtdışı ekonomi ile mücadele edilmesi bu gibi
hesaplama yöntemlerinin gösterdikleri açık
alanlardan hareketle sosyal ve ekonomik politikaları
koordine etmek ve kayıt altına alma işlemini
hızlandırmakta mümkündür.
Kayıtdışı Ekonomi: Tanım, Sebep ve Sonuçlar
Kayıtdışı ekonomi için "saklı ekonomi", "gizli
ekonomi", "yeraltı ekonomisi", "enformal ekonomi",
"gölge ekonomi", "yasadışı ekonomi", "kara ekonomi",
"düzensiz ekonomi", "beyandışı ekonomi", "nakit
para ekonomisi" gibi birçok ad kullanılmaktadır.
Bunlar bazen aynı anlama gelse de, çoğunlukla kayıtdışı ekonominin farklı yönlerini
vurgulamaktadırlar. Örneğin, enformal ekonomi,
gölge ekonomi adları daha çok istihdam boyutunu;
saklı ekonomi, gizli ekonomi, beyandışı ekonomi
adları vergi boyutunu; yasadışı ekonomi, kara
ekonomi gibi adlar yasadışılık boyutunu; nakit para
ekonomisi adı ise işlemlerin daha çok nakit para
kullanılarak kayıtlarda gösterilmeme boyutunu
vurgulamaktadır. Böylesine çok görüntülü ve
karmaşık olan kayıtdışı ekonominin tek bir tanımını
yapmak zor görünmektedir. Gayri Safi Milli Hasıla (GSMH)
anlamındaki kayıtdışı ekonomi; tanım olarak GSMH
hesapları içinde olmasına rağmen kapsanamayan
üretim ve gelirlerin büyüklüğünü, vergi açısından;
vergilenmesi gerektiği halde, çeşitli sebeplerle
vergi yetkililerinden gizlenen ve denetlenemeyen
gelirleri, istihdam açısından sosyal güvenlik
kurumlarına kayıtlı olmadan çalışan kesimleri ve
toplam istihdam kayıtlarında gözükmeyen ve işsiz
olduğu kabul edilen eksiklikleri ifade etmektedir.
"Kayıtdışı ekonomi" deyimi ülkemizde bütün bu
alanları kavrayacak bir deyim olarak
kullanılmaktadır.
Belgesiz yapılan alışverişler, tamirat işleri, özel
ders alma-verme, işportacılık, kamu kesimindeki
suistimal, rüşvet olayları, kamu kuruluşlarınca
Hazine, Merkez Bankası ve Maliyenin bilgisi ve
denetimi dışında yapılan ve bu yüzden dış borç,
harcamalar, GSMH gibi istatistiklere girmeme
ihtimali olan dış kredi anlaşma ve kullanımları gibi
günlük hayatta karşılaşılan kayıtdışı faaliyetler
düşünüldüğünde, kamu kesimi de dahil olmak üzere
toplumun büyük bir kesiminin kayıtdışı ekonomiye
katkıda bulunmakta olduğu söylenebilir.
Kayıtdışı ekonominin, mali, ekonomik, politik,
sosyal, psikolojik ve mevzuatla ilgili, birçok
sebebi vardır. Her şeyden önce, içinde yaşanılan
sosyo-ekonomik ve sosyo kültürel çevre kayıtdışı
ekonomiye uygun bir zemin oluşturabilir, Ekonominin
gelişmişlik derecesi, yüksek enflasyon, ekonomik
krizler, kayıtlı istihdam yeri sunabilme
imkanlarının üstünde nüfus artışı, kırdan kente göç
olgusu, eğitim ve vergi bilincinin düşüklüğü, vergi
mevzuatının karmaşıklığı, vergi oranlarının ve
kayıtlı faaliyette bulunmanın getirdiği diğer
yükümlülüklerin yüksek oluşu, cezai yaptırımların
düşüklüğü, sıkça çıkan aflar, mükelleflerde kamu
kaynaklarının etkin kullanılmayıp israf ve istismar
edildigi kanısının bulunması kayıt dışılığı teşvik
eden başlıca unsurlar olarak sayılabilir, Kayıtlı
ekonomideki istihdam ve gelir imkanlarının kısıtlı
veya maliyetinin yüksek olması bireyleri kayıtdışına
yöneltebilmektedir. Bireyler, ya faaliyetleri
yasalarla yasaklanmış olduğu için veya faaliyetleri
yasal olsa da, vergi ve sosyal güvenliK payları,
ucuz krediye ulaşma, sermaye birikimi ihtıyacı gibi
ekonomik yüklerden kurtulmak için kayıtdışılığı
tercih ederler.
Bir ülkenin üretim gücünün toplam istihdam talebine
uygun şekilde tespit edilememiş olması, uygulanacak
makro ekonomik ve sosyal politikaların istenen
neticeyi vermemesine yol açabilir. Bireylerin
yasadışı veya vergi, sosyal güvenlik payları gibi
yükümlülüklerini yerine getirmeden veya bir kısmını
gizleyerek faaliyette bulunmaları gelir idaresinin
ve sosyal güvenlik kuruluşlarının yeterli gelir elde
edememesine ve bu yüzden kamu hizmetlerinin
aksamasına, bu yükümlülüklerini yerine getirenlerin
haksız rekabete maruz kalmalarına, diğer yasadışı
faaliyetlerin yayılmasına, sosyal yapının, ahlakın
ve ilişkilerin bozulmasına yol açmaktadır.
Kayıtdışı Ekonomiyi Tahmin
Yöntemleri
Kayıtdışı ekonominin kayıtlı ekonomiye nispetle
büyüklüğünü tespit etmek amacıyla bazı yöntemler
geliştirilmiştir. Birçok varsayıma dayalı olarak
yapılan bu çalışma!arın bir ölçümden ziyade "tahmin
çalışması" olduğunu, farklı yöntemlerle, hatta aynı
yöntemle yapılsa bile farklı varsayımlarla çok
farklı sonuçlara ulaşılabileceğini belirtmek
gerekmektedir. Her yöntem kayıtdışılığa farklı bir
açıdan yaklaşmakta ve kapsama alanları farklı
olabilmektedir. Bu açıdan, tahmin çalışmaları
yapılırken, kapsamının iyi belirtilmesi,
varsayımların mümkün olduğunca gerçekçi yapılması,
ulaşılan sonuçların diğer bulgularla tutarlılığının
sınanması ve muhtemel hataların belirtilmesi
gerekmektedir. Tahmin yöntemleriyle; kayıtdışı
ekonominin mutlak ve nispi büyüklüğünün, zaman
içinde büyüme hızının, yol açtığı vergi ve sosyal
güvenlik prim kayıplarının ne kadar olduğu gibi
sorulara cevap aranmaktadır. Geliştirilen tahmin
yöntemlerini çeşitli açılardan sınıflamak
mümkündür. En yaygın sınıflama şu şekilde
yapılmaktadır:
Doğrudan yöntemler - Dolaylı yöntemler
Doğrudan yöntemler;
doğrudan kayıtdışı ekonominin büyüklüğünü araştırmak
amacıyla yapılan anket vs. gibi çalışmaları
kapsamaktadır. Seçilen bir alanda ve sınırlı bir
örnekten hareketle yapılan bu çalışmalardan elde
edilen sonuçlar birleştirilerek seçilen
işkolundaki. veya farklı işkollarındaki
araştırmalarla birleştirilerek ülkenin bütünündeki
kayıtdışılığın boyutu ortaya konulmaya
çalışılmaktadır. Başka amaçlar için de yapılıyor
olmalarına rağmen, vergi incelemeleri, hanehalkı
üretim, tüketim, gelir ve işgücü anketleri
kayıtdışılığı da tespit etmeye yardımcı
olabilmektedir.
Dolaylı yöntemler;
kayıtdışı ekonominin kayıtlı ekonomide bıraktığı
düşünülen izlerden hareketle kayıtdışılığın
boyutunu tahmin etmeye yönelik olarak yapılan
çalışmalardır. Bu yöntemlere dolaylı denetlemesinin
sebebi, başka amaçlar için hazırlanan milli muhasebe
hesapları, parasal büyüklükler, demografik
göstergeler, vergi istatistikleri gibi verilerin ve
bu verilerdeki gelişmelerin analiz edilmesi esasına
dayalı olmalarındandır.
Doğrudan yöntemlerle daha çok sınırlı bir alandaki
kayıtdışıiık yerinde ölçüm ve buradan hareketle
makro düzeydeki kayıtdışılık tespit edilmeye
çalışılırken, dolaylı yöntemlerle daha çok doğrudan
kayıtdışı GSMH, kayıtdışı toplam istihdam, beyan
dışı gelir gibi makro büyüklükler tahmin edilmeye
çalışılır.
Dolaylı yöntemler kendi içinde şu gibi ayrımlara
tabi tutulmaktadır:
. Parasal yöntemler
. Vergisel yöntemler
. Demografik yöntemler
. Farklılık yöntemleri
Kayıtlı Ekonomiye Geçiş İçin
Öneriler
Ülkemiz, önemli kamu açıkları ve bu açıklardan
kaynaklanan enflasyon gibi önemli ekonomik
sorunların yanında, sosyal güvenlik sisteminde de
mali sorunlarla karşı karşıyadır. Kayıtdışı
ekonominin yaygınlaşmasında etkili bu sorunların
aşılması ile, kayıtdışı ekonominin kayıt altına
alınması büyük ölçüde sağlanabilir. Plan ve
Programlarda öngörülen politika ve tedbirlerin
koordineli ve etkin olarak bir türlü uygulamaya
geçirilememesi, bu sorunların büyümesine ve
çözümünün daha da zor hale gelmesine yol açmaktadır.
ilke "verimliliği artırma" olmak şartıyla,
ülkemizdeki kayıtdışılığı önlemeye yönelik olarak:
.
Vergilemede üniter tekil sistemden uzaklaştıran
uygulamaların düzeltilmesi,
.
Belge ve kayıt düzenini bozan götürü ve benzeri
usulde vergilemenin kapsamının daraltılması,
.
Herkese bir vergi numarası verilmesi uygulamasının
yaygınlaştırılarak izlemenin işlevsel hale
getirilmesi, hatta bunun vatandaşlık numarası, nüfus
kağıdı, pasaport ve sosyal güvenlik numaraları ile
aynı olacak şekilde düzenlenmesi,
.
Vergi idaresinin yeniden yapılandırılarak tam olarak
otomasyona geçişin sağlanması; idare ile mükellef
ilişkilerinde işlemlerin basitleştirilerek
kırtasiyeciliğin azaltılması; vergi toplamada
bankalar sisteminden daha yaygın olarak
yararlanılması,
.
Ekonomik ve sosyal konulardaki düzenlemelerin,
toplumun çeşitli kesimlerinin katılımı ile,
günümüzün ihtiyaçlarını ve özelliklerini dikkate
alarak basitlik, adalet ve etkinlik ilkeleri
doğrultusunda birbiri ile koordineli yapılması gibi
genel
.
Vergi denetim birimleri ve diğer birimler arasındaki
koordinasyon güçlendirilerek denetimlerin daha
yoğun ve etkin bir şekilde yapılmasının
.
Çok sayıda ve çok farklı dilimlerde uygulanan vergi
oranlarının yeniden düzenlenmesi, sayısının ve
oldukça yüksek olan oranların düşürülerek
rekabetçiliği caydırmayacak en uygun vergi
oranlarının belirlenmesi,
.
Vergi beyannamelerinin daha sağlıklı düzenlenmesi
bakımından muhasebecilik ve mali müşavirlik
mesleğinden azami ölçüde yararlanılması,
.
Vergi yasalarının çok sık değiştirilmesini
gerektirmeyecek ve karışıklıklara meydan vermeyecek
şekilde düzenlenmesi,
.
Faturalı ve fişli alış-veriş düzeninin
yerleştirilmesi ve düzenli denetimi; ticari
defterlerin denetiminin sağlanması,
.
Vergiye dahil olmayan veya düşük vergili rant
gelirlerinin vergi kapsamının genişletilmesi,
.
Vergi cezalarının caydırıcı olacak şekilde konulması
ve sıksık af çıkarma yoluna gidilmemesi gibi
vergisel tedbirler
.
Verimli istihdam imkanlarının artırılması, kayıtlı
çalıştırma denetimine etkinlik kazandırılması,
.
Esnek zamanlı ve kısmi zamanlı çalışma imkanları
konusundaki hukuki boşluğun giderilmesi,
.
Tarım kesiminin kendine özgü çalışma ilişkilerini
dikkate alacak şekilde, sosyal güvenlik kapsamının
genişletilerek uygulanması için yasal düzenlemelerin
işletilmesi,
.
İşgücü maliyetini artıran ve kayıtdışı istihdamı
teşvik eden yüksek sigorta prim kesintilerinin aşağı
çekilmesinin sağlanması; sağlık sigortasının
emeklilik sigortasından ayrılarak, her iki kaynağın
kendi mantıklarına uygun ve karlı şekilde
değerlendirilerek hizmet sunumunun artırılması
Kaynak: Yılmaz ILGIN DPT, Planlama Uzmanı
|