Kanunda Yapılan Son Değişiklikler Işığında
Kooperatiflerde Dış Denetim
1163
sayılı Kooperatifler Kanununda
3476
sayılı Kanunla yapılan son değişikliklerle, Kanunun
dokuz maddesi tamamen, onbeş maddesi kısmen
değiştirilmiş ve Kanuna iki de ek madde eklenmiştir.
Söz konusu değişikliklerle genel olarak,
kooperatiflerde yönetim kurullarının tutum ve
davranışlarından kaynaklanan suistimallerin
engellenmesinin amaçlandığı ve bu bağlamda, yönetim
yetkisinin kullanımının kontrol altına alınmasına
çalışıldığı gözlenmektedir.
Bilindiği üzere, 1969 yılında yürürlüğe konulan 1163
sayılı Kooperatifler Kanunu, Kooperatifler için
getirdiği özel düzenlemelere karşın genelde Türk
Ticaret Kanununun sistematiği içerisinde kalmıştır.
Bir başka söyleyişle kooperatiflerde yönetim ve
denetim yetkisinin kullanımı yıllar boyu Ticaret
Kanununun Anonim Şirketlerle ilgili hükümlerine tabi
olarak yürütülmüştür.
Oysa, Türk Ticaret Kanununun Anonim Şirketlerde
yönetim ve denetim yetkisinin kullanımına ilişkin
hükümlerinin ancak ortak sayısı az, aile şirketi
olarak nitelendirebileceğimiz şirketler için yeterli
olabileceği zamanla anlaşılmış, ortak sayısı yüksek
Halka Açık Anonim Şirketler olarak isimlendirilenler
için ise bu hükümlerin yetersizliği belirlenerek
1981 yılında söz konusu şirketleri kapsama almak
üzere Sermaye Piyasası Kanunu yürürlüğe konulmuştur.
Böylece, ortak sayısı yüksek (100'ün üzerinde)
anonim şirketler için Türk Ticaret Kanununun yönetim
ve denetim yetkisinin düzenlenmesine ilişkin
hükümlerinin yetersizliği giderilmiş ancak, benzer
durumda bulunan kooperatiflerin aynı kanuna tabi
tutulmalarında ısrar edildiği için bunların yönetim
sorunları giderek artan bir biçimde devam etmiştir.
İşte, 6 Ekim 1988 tarihinde yürürlüğe konulan 3476
sayılı bu Kanun, 1981 yılında Sermaye Piyasası
Kanunu ile Halka Açık Anonim Şirketler için
getirilen yeni yönetim ve denetim düzenlemelerinin,
benzer şekilde ve kooperatifler için getirilmesinden
başka bir şey değildir. Bir başka söyleyişle,
Kooperatifler Kanununda yapılan bu değişikliklerle
kooperatiflerde yönetim yetkisinin kullanımına
sınırlamalar getirilmiş, iç ve dış denetimin
etkinliğini artırıcı düzenlemelere yer verilmiştir.
Bu amaçla Kanun koyucu, Kooperatifler Kanununun "Üst
Örgüt Denetimi"ne ilişkin 91'inci maddesinin
kapsamını genişletmiş ve Bakanlığın; kooperatif üst
kuruluşlarıyla, ilgili müesseselerin yanı sıra
Bağımsız denetim. Kuruluşlarını da denetleme işleri
için görevlendirebileceği hükmünü getirmiştir.
Kanun koyucu ayrıca, kooperatiflere kredi veren kamu
kurum ve kuruluşlarına da 90'ıncı maddede sayılan
hallerle sınırlı olmak üzere doğrudan denetim
yetkisi tanımıştır.
Bilindiği gibi Kooperatifler Kanunumuz, dış denetim
için üçlü bir sistem oluşturmuştur. Bunlardan
birincisi, Kanunun 90'ıncı maddesinde yer-alan ve
Bakanlık ile kooperatiflere kredi veren kamu kurum
ve kuruluşlarınca yapılan doğrudan denetimdir.
İkincisi, Bakanlığın görevlendirmesi üzerine ve
Bakanlık adına, Kanunun 91'inci maddesi hükmü
çerçevesinde kooperatif üst kuruluşlarınca, ilgili
müesseselerce ve Bağımsız denetim Kuruluşlarınca
yapılan denetimdir. Kooperatifler Kanununun,
kooperatiflerin denetimi için öngördüğü üçüncü
denetim şekli ise kooperatif üst kuruluşlarınca
yapılan ve dayanağını Kanunun 70'inci maddesinden
alan üst kuruluş denetimidir.
Şu halde Kooperatifler üzerindeki dış denetim;
1)
Sanayi ve Ticaret Bakanlığı ile kredi veren kamu
kurum ve kuruluşlarının doğrudan denetimi
(Kooperatifler Kanunu Md.90),
2)
Üst Kuruluşlar, ilgili müesseseler ve Bağımsız
Denetim Kuruluşlarınca Bakanlık adına yapılan
denetim (Kooperatifler Kanunu Md.91),
3)
Üst Kuruluş denetimi (Kooperatifler Kanunu Md.70,
75),
olmak üzere
3
ana başlık altında toplanabilmektedir.
3476
sayılı Kanunla
1163
sayılı Kooperatifler Kanununun Dış Denetim ile
ilgili hükümlerinde yapılan değişiklik; Kanunun
90'ıncı maddesi kapsamına, Bakanlıkça yapılan
denetimin yanı sıra, kooperatiflere kredi veren kamu
kurum ve kuruluşlarınca yapılacak denetimin de dahil
edilmesi ve ayrıca, Kanunun Kooperatiflerin
denetlenmesinde Bakanlıkça görevlendirilebilecek
kuruluşları sayan 91'inci maddesine Bağımsız Denetim
Kuruluşlarının da ilave edilmesidir.
Kooperatif çiler tarafından oldukça yoğun bir
biçimde eleştirilen "Kooperatiflerin ilgili Bakanlık
adına Bağımsız Denetim Kuruluşlarınca denetlenmesi"
müessesesinin nitelik ve kuralları, Bakanlıkça
yürürlüğe konulacak düzenleyici tasarruflarla
açıklığa kavuşturulacaktır. Söz konusu
düzenlemelerin, Bankaların ve Halka Açık Anonim
Şirketlerin Bağımsız denetleme Kuruluşlarınca
denetlenmeleri hakkındaki Sermaye Piyasası Kurulu ve
T.C. merkez Bankası düzenlemelerine paralel bir
şekilde gerçekleştirileceği, çok genel bir
yaklaşımla ifade edilebilir.
Kooperatifler kanununun, değiştirilen 91'inci
maddesindeki "İlgili Müesseseler" ibaresi ise eski
metinden aynen aktarılmış olup, kooperatiflere
kredi veren, teknik yardımda bulunan ve sair
hizmetler sunan müesseseleri kapsamına almaktadır.
Burada üzerinde durulması gereken önemli nokta;
91'inci maddede yer alan "İlgili müesseseler"
hakkındaki düzenlemelerin, 90'ıncı maddedeki benzer
hukuki düzenlemelerle biribirine
karıştırılmamasıdır. Gerçektende, Kanunun 91'inci
maddesinde, ilgili müesseselerin Bakanlık adına ve
genel olarak denetim işleri ile
görevlendirilebileceği hükme bağlanırken, 90'ıncı
maddede yalnızca, kooperatiflere kredi, teknik
yardım ve sair suretlerde hizmetlerde bulunan ilgili
Müesseselerin, bu kooperatifler üzerinde doğrudan
doğruya sahip bulundukları sınırlı denetim yetkisi
(buna, verilen hizmetlerin yerindelik denetimi de
denilebilir) ifade edilmektedir.
Kooperatifler Kanununda yapılan son değişikliklerle,
Kooperatif Üst Kuruluşlarınca yürütülen ve
dayanağını Kooperatifler Kanununun 70'inci
maddesinden alan "Üst Kuruluş denetimi" ile ilgili
hükümlerde de bazı değişikliklere gidilmiş ve daha
önce Kooperatif Birliklerinde olan üst kuruluş
denetim yetkisi, Kooperatif Merkez Birliklerine
devredilmiştir (Kooperatifler Kanunu Md.75).
3476 sayılı Kanun, Kooperatiflerin denetimi
konusuyla ilk bakışta doğrudan bağlantılı
görünmemekle birlikte gerçekte son derece önemli
yeni bir hüküm de getirmiştir. Bu, Kooperatifler
Kanununun 'Ticaret Bakanlığının Görev ve Yetkileri"
başlığı altındaki 86'ıncı maddesine ilave edilen
5'inci benttir. Bu bentle Bakanlık, Kooperatifler
mevzuatının uygulanması konusunda düzenleyici
tasarruflarda bulunmakla yetkili kılınmıştır.
Bakanlığın bu yetkiyi tebliğ veya sirkülerler
çıkararak kullanması ve bu suretle, gerek denetim
yetkisinin dağılım, devir ve uygulanmasında, gerekse
Kooperatifler Kanununun sair hükümlerinin
tatbikatında ortaya çıkabilecek hukuki sorunların
çözümlenmesinde etkili fonksiyon ifa etmesi
beklenmektedir.
Sonuç olarak, Kooperatifler Kanununda bu bağlamda
yapılan değişiklikler, Bakanlıkça gerçekleştirilecek
ilave düzenleyici tasarruflarla birlikte
Kooperatiflerin denetim ihtiyaçlarının
karşılanmasına yeterli nitelikte görünmektedir. En
azından bu Kanun değişikliğiyle, kooperatiflerin
denetim ihtiyaçlarının karşılanmasında mevzuat
yönünden kaynaklanan boşluk ve yetersizliklerin
giderildiği söylenebilir.
|