Pay Senedi Nedir, Ödünç Pay Senedi
Pay senedi, anonim ortaklıklar ile sermayesi paylara
bölünmüş komandit ortaklıklarda payları temsil ve
ifade eden bir finansal varlıktır. Her ne kadar
hisseli komandit ortaklıklarda da komanditer ortağın
sahiplik hakkı pay senedi yolu ile temsil ediliyorsa
da, sermaye pazarında kolayca dolaşım olanağı
bulabilen ve sermaye pazarı işlemlerinin çoğunluğunu
oluşturan pay senedi anonim ortaklıklarca dolaşıma
çıkarılanlardır. Bu nedenle kitabımızın bu ayrımında
"pay senedi" deyimi ile anonim ortaklık pay senedi
kastedilecektir.
Anonim ortaklıklar, sermaye pazarından öz varlık
fonları gereksinmelerini bu pazarlara pay senedi
sunmak yolu ile giderirler. Pay senedi, bu senedi
elinde bulunduran veya senet üzerinde adı yazılı
kişinin ilgili anonim ortaklığın sermayesinde, yine
pay senedi üzerinde yazılı TL. tutarı kadar sahiplik
hakkının bulunduğunu gösterir. Pay senedinin
üzerinde yazılı TL.sı tutarı, pay senedinin nominal
değeridir. Ancak, pay senedinin sermaye pazarında,
daha sonra tartışılacak çeşitli nedenlerle, nominal
değerden farklı bir fıatı oluşabilir. Bu fıat ise
senedin pazar fıatıdır.
Pay senedi tahvilin aksine, ortaklığa sahipliğin
belgesidir. Bu hali ile pay senedi bir anonim
ortaklık tarafından, kuruluşu sırasında olmak üzere,
ilk çıkarılan ve ortaklığın tasfiyesi halinde, en
son geri ödenen bir finansal varlıktır. Ortaklığın
yıllık dağıtılabilir kârları üzerinde hak sahibi
olmanın belgesidir. Ancak, ortaklığın zararlarından,
sahipliği temsil etmesi nedeni ile, etkilenir ve
ortaklığın tasfiyesi söz konusu olduğunda,
aktiflerin likidasyonundan sağlanan fonlar, tahvil
de dahil, ortaklığın borçlarını karşılamaz veya
ancak karşılarsa, pay senedi sahiplerinin -anonim
ortaklık ortaklarının- koydukları sermaye tamamen
veya kısmen kaybolmuş olur. Pay senedi sahibinin
üçüncü şahıslara karşı yükümlülüğü ödenmiş sermaye
kadar olmayıp taahhüt ettiğiı sermaye kadardır.
Ancak, kayıtlı sermaye sisteminde bu yükümlülük
koyduğu sermaye miktarı kadar olur.
Yukarıda anlatılan özellikleri nedeni ile pay
senedi, tahvile oranla daha büyük risk taşıyan bir
flnansal varlık türüdür.
Bir anonim şirket, ya TTK'na göre "esas sermaye"
statüsündedir, ya da halka açılmış olma koşulu ile
"kayıtlı sermaye" statüsüne geçmiş olabilir.
Esas sermaye statüsünde olan bir anonim ortaklığın
sermayesinin tamamı ödenmiş ise esas sermaye ödenmiş
sermayeye eşittir. Şirket esas sermayesini apeller
yolu ile zaman içinde ortaklarından isteme yolunu
seçmiş ise, bu durumda esas sermayesi "ödenmiş ve
ödenmemiş sermaye" unsurlarından oluşur.
Anonim ortaklığın kayıtlı sermaye statüsünde
olabilmesi için iki koşul gereklidir. Bunlardan
birincisi, halka açık anonim ortaklık olması,
ikincisi ise kayıtlı sermaye statüsüne geçmek için
Sermaye Piyasası Kurulundan izin almasıdır. Kayıtlı
sermaye sisteminde, şirket kayıtlı sermaye tavanına
kadar, sermaye artırımı ile ilgili TTK.da öngörülen
merasime tâbi olmaksızın, yönetim kurulu kararı ile
pay senedi çıkarabilir.
Esas sermaye statüsünde ise, yeni pay senedi
çıkarımı, sermaye artırımı niteliğinde olduğu için,
TTK.nun sermaye artırımı ile ilgili maddeleri
hükümlerine göre hareket etmeyi gerekli kılar.
Pay Senetlerinin Şekli ve Pay Senetleri
Anonim ortaklıkların, sermaye pazarından
sağladıkları sermaye fonları karşılığında,
yatırımcılara verdikleri finansal varlıkların pay
senedi olarak nitelendirilebilmeleri için Türk
Ticarat Kanununun ilgili maddesinde (Madde 413)
aranan şekil şartlarını taşıması gereklidir. Adı
geçen madde gereği olarak bir pay senedinin,
ortaklığın ticaret unvanını, esas sermayenin
miktarını, ortaklığın tescil tarihini, pay
senetlerinin nominal değerini ve senedin nev'ini
göstermesi, ortaklığı temsile yetkili
en az iki kişi tarafından senedin imzalanması
zorunludur. Nama yazılı pay senetlerinin yukarıda
anılan bilgelere ek olarak pay sahibinin adı, soyadı
ve ikâmetgâhını, bu senetle temsil edilen pay veya
payların karşılığını oluşturan sermayenin ne
kadarının ödenmiş olduğunu, senet sahibinin sermaye
yükümlülüğü dışında, konusu para olmayan başka
yükümlülükleri varsa bunların neler olduğunu
gösteren bilgileri de taşıması gereği vardır.
Pay Senedi Çeşitleri
Anonim ortaklık pay senetleri, "öncelikli pay
senetleri - preferred stock" ve "adi pay senetleri-common
stock" olmak üzere iki türdür. Bu iki türe, sahibine
çeşitli yararlanma hakları veren intifa senetleri ve
intifa hisse senetleri de eklenebilir.
Türk Ticaret Kanunu anonim ortaklıkların öncelikli
pay senedi çıkarmalarını öngörmemiştir. 30.7.1981
tarihinde yürürlüğe giren 2499 sayılı Sermaye
Piyasası Kanunu da öncelikli pay senedine yer
vermemiştir. Ancak adı geçen kanunda 29.4.1992
tarihli ve 3794 sayılı kanunla yapılan değişiklik
"Oydan Yoksun Paylar" adı altında öncelikli pay
senedi çıkarımına olanak sağlamıştır.
a. Öncelikli Pay Senedi:
Tahvil ve adi pay senedi özelliklerine sahip olan ve
bu nedenle borçlanmayı temsil eden tahvil ile
ortaklığı temsil eden pay senedi arasında yer alan
bir finansal varlık türüdür. Tahvile benzeyen yönü
sabit ve önceden belirlenmiş gelir dışında ortaklık
kârından bir talepte bulunamaması, pay senedine
benzeyen yönü ise firmanın tasfiyesi halinde tüm
alacaklıların alacakları ödenmeden öncelikli pay
senedi sahiplerine bir ödeme yapılamamasıdır. Ancak,
gerek kâr payı dağıtımında, gerek ortaklığın
tasfiyesinde alacaklılara yapılan ödemeden arta
kalan fonlar üzerinde öncelikli pay senedinin adi
pay senedine göre önceliği bulunmaktadır. Nitekim,
öncelikli pay senedi sahiplerine kâr payı ödemesi
yapılmadan adi pay senedi yatırımcılarına kâr payı
ödemesi yapılamaz ve tasfiye halinde öncelikli pay
senetleri için ödeme yapılmadan adi pay senedi
sahipleri tasfiye fonları üzerinde hiç bir hak
talebinde bulunamazlar.
Öncelikli pay senedi, borçlanma senetlerinden daha
çok risk taşır ve bu nedenle kâr payı oranı faiz
oranından her zaman daha yüksektir. Ancak taşıdığı
risk adi pay senedinin katlandığı riskten daha azdır
ve bu senetlerin beklediği kâr payı oranı da, buna
bağlı olarak adi pay senetlerinin kâr payı oranından
daha düşüktür.
Öncelikli pay senetleri, ortaklığın yönetimine
genellikle katılmazlar. A.B.D.'de yönetime katılmama
1930'dan önceki yıllarda daha yaygınken son yıllarda
yönetime katılma yaygınlaşmaktadır. Bu konuda teorik
düşünce, kâr paylarını düzenli aldıkları sürece
öncelikli pay senedi sahiplerinin yönetime
katılmaması; kâr payı dağıtımının aksatılması ve bu
aksamaların birbirini izleyen yıllarda olması
halinde, yönetime katılma hakkının doğması
yönündedir.
Öncelikli pay senetleri, kendi içinde, çeşitli
kıstaslara göre türlere ayrılabilir:
1. Kâr payı birikmeli ve birikmesi/: Kâr payı
birikmeli öncelikli pay senedi türünde ortaklığın
bir döneme ait kâr payı ödemelerini yapmaması
halinde, bu kâr payı ondan sonraki dönemde yapacağı
ödeme ile birlikte ödenmek üzere birikir. Kâr
payının birikmesiz olması durumunda ise yönetimin
ödeme yapmama kararı alması o dönem için kâr payı
hakkını düşürür. Ancak, şirket yönetimi öncelikli
pay senedine ödeme yapmama kararı almışsa adi pay
senedine de ödeme yapamaz.
2. Oy hakkı olan
ve olmayan: Oy hakkı olan öncelikli pay
senedi sahipleri ortaklığın yönetim kurulu üyesi
seçimine katılırlar ve kendilerine ayrılmış üyelik
veya üyelikler için seçim yaparlar.Oy hakkı olmayan
pay senedi sahiplerin yönetime katılması söz konusu
olamaz.
3. Değiştirilebilir olan
ve olmayan: Değiştirilebilir öncelikli pay
senetleri çıkarma sırasında saptanmış bir oran
üzerinden, adi pay senedi ile değiştirilebilir.
Değiştirilebilir olma özelliğini taşıyan öncelikli
pay senedi çıkarmaları toplam çıkarmalar içinde az
yer tutmaktadır. Değiştirilebilir olma adi pay
senedi pazarının yakın gelecekte prim yapacağı
tahmin edilen sektörler ve ortaklıklar için
öncelikli pay senedi sahiplerine önemli avantajlar
sağlayabilir.
4. Geri çağrılabilir
veya geri ödeme tarihli olan ve olmayan:
Öncelikli pay senetleri genellikle geri ödemesi söz
konusu olmayan bir fınansal varlık türüdür. Ancak,
çıkarma sırasında belirlenen bir fiatla öncelikli
pay senedini geri çağırma veya çıkarma sırasında
belirlenen ilerideki tarihlerde öncelikli pay
senedini geri ödeme koşulu konulmuş olabilir.
Geri çağrılma koşulu ile çıkarılan öncelikli pay
senetleri, ortaklık yönetiminin kararı ile ve
önceden belirlenmiş bir prim ödenerek geri
çağırılabilir.
Gerek geri çağırmalı, gerek geri ödemeli öncelikli
pay senetleri ortaklık yönetimine, ortaklığın
fınansal kaynaklarını yönetirken daha esnek olabilme
olanağını vermektedir
Örneğin, sermaye pazarında faiz fıatları veya
öncelikli pay senetleri verimi düşerken, sermaye
pazarına tahvil veya daha düşük kar paylı öncelikli
pay senedi sunarak yeterli fonu toplamak ve bu fonla
dolaşımdaki öncelikli pay senetlerini çağırarak veya
geri ödeyerek pahalı kaynaktan kurtulmak olanaklı
olabilir.
5. Kâra katılmalı olan ve olmayan:
Öncelikli pay senedi genellikle sabit oranlı kâr
paylı olarak çıkarılır. Ancak, bazı durumlarda,
özellikle öncelikli pay senedi çıkarmalarını sermaye
pazarında çekici kılabilmek için "katılmalı
öncelikli pay senedi" bir fınanslama aracı olarak
kullanılabilir. Bu tür fınansal varlık, elinde
bulundurana sabit kâr payı alma hakkı yanında, bu
hakka ek olarak, adi pay senedi sahipleri ile
birlikte, ortaklığın geri kalan kârından yararlanma
hakkını da verir. Bu tür öncelikli pay senedi, sabit
bir kâr payını garantilemiş, aynı zamanda,
ortaklığın kârları elverdiği oranda, daha çok kâr
payı alma olasılığını da elde etmiş bulunmaktadır.
b. Adi pay senedi:
Ortaklığın esas sermayesinin sahipliğini temsil eden
bir fınansal varlık türüdür. Kâr payı elde etmede,
teorik olarak, hiç bir sınırlama bu tür pay senedi
için söz konusu değildir. Buna karşın, ortaklığın
tüm fınansal sorumlulukları, bu pay senetleri
üzerinde durmaktadır. Bu nedenle, en yüksek verimi
sağlama olasılığı ve şirket yönetimine katılma bu
finansal varlığın en önemli özelliğidir.
Adi pay senedi, ortaklığın sahiplik belgesidir.
Ortaklığın yönetimi, sahiplere -diğer bir deyimle
ortaklara- ait olduğuna göre, adi pay senedi ile
yönetime katılma -oy verme- hakkı birbirinden
ayrılamaz. Nitekim Türk Ticaret Kanunu 373. maddesi
ile "her hisse senedi en az bir rey hakkı verir. Bu
esasa aykırı olmamak şartıyla hisse senetlerinin
maliklerine vereceği rey hakkının sayısı esas
mukavele ile tayin olunur" hükmünü getirerek adi pay
senedi sahibinin her ne nedenle olursa olsun oy
hakkından mahrum edilemeyeceğini belirtmiştir.
TTK'na göre her pay senedi mutlak surette nominal
değerli olmalıdır ve bir pay senedinin nominal
değeri 500 TL.dan az olamaz.
Adi pay senedi kendi içinde bazı kıstaslara göre
türlere ayrılabilir:
1. Hamiline ve nama yazılı oluşu:
Nama yazılı pay senedi üzerinde ortağın kimliği
yazılıdır ve bu tür bir pay senedi, üzerinde adı ve
soyadı yazılı ortağın cirosu ve pay senedinin yeni
ortağa teslim edilmesi ile el değiştirebilir. Ancak
el değiştirmenin geçerli olabilmesi için şirket
yönetim kurulunun bu deviri onaylaması ve pay
defterine işlenme kararı vermesi gerekir. Hamiline
yazılı pay senedinin el değiştirmesi için pay
senedinin bu amaçla teslimi yeterlidir.
2. Nominal değerli ve nominal değersiz oluşu:
Pay senedi üzerinde nominal değeri gösterilmiş ise
nominal değerli pay senedi, gösterilmemiş ise
nominal değersiz pay senedi söz konusudur. Nominal
değere sahip olmayan bir pay senedi çıkaran şirket
bu pay senedini sermaye pazarında sattığı fiatla
sermayesini oluşturur. Örneğin, pazara nominal
değeri bulunmayan 1000 adet pay senedi çıkarılmış ve
her biri 2300 TL.den satılmış ise şirketin sermayesi
2300*1000=2300000 TL artırılmış olur. Eğer şirket
nominal değeri 1000 TL olan 1000 adet pay senedini
birincil pazarda 2300 TL fiatla satsa idi şirket
sermayesi 1000000 TL artırılmış olacak bakiye
1300000 TL "Emisyon Primi" olarak özvarlıkta yerini
alacaktı.
Türk Ticaret Kanunu nominal değersiz pay senedi
çıkarılmasına olanak vermemektedir. Ancak, diğer
ülkelerde özellikle ABD de nominal değersiz pay
senedi çıkarılması söz konusudur.
3. Sınıflandırılmış olup olmaması:
Bir anonim ortaklık fon gereksinmelerini gidermek
amacı ile değişik zamanlarda adi pay senedi
çıkarabilir. Çıkarılan adi pay senedi gruplarına
bazı ayrıcalıklar ve üstünlükler verebilmek veya
kısıtlamalar koyabilmek için pay senetleri A sınıfı,
B sınıfı vbg. gruplara ayrılabilir. Bu sınıflardan
örneğin A sınıfına, kâr payı dağıtımında ve/veya
yönetime katılmada ayrıcalıklar ve üstünlükler
tanınabilir. Veya A sınıfı pay senetleri
çıkarımından sonra çıkarılan B grubu pay
senetlerine, konunun elverdiği ölçüde kısıtlamalar
getirilebilir.
Pay Senetleriyle ilgili Hususlar
Bu Ayrımı tamamlarken adi pay senetlerine has bazı
konulara değinmekte yarar vardır. Bu konular yeni
hisse senedi çıkarmalarında eski ortaklara satın
almada öncelik hakkı verilmesi, pay senedi şeklinde
kâr payı dağıtımı ve pay senedi sayısını çoğaltma
başlıkları altında incelenecektir.
Pay Senedi Örneği
a. Yeni pay senedi satın alma hakkı:
Anonim ortaklığın mevcut ortakları sadece kayıtlı
sermaye üzerinde değil, fakat ortaklığın tüm öz
varhğı üzerinde hak sahibidirler. Yeni çıkarılacak
pay senetleri de eskileri ile birlikte tüm öz varlık
üzerinde hak sahibi olacaklardır. Yeni çıkarmaların
sermaye pazarında tüm öz varlığın değerini
yansıtacak bir fiatla satılmaması halinde, mevcut
ortakların dışındaki yatırımcılara yeni pay
senetlerinin satılması, eski ortakların ortaklıkta
birikmiş zenginliklerinin bir bölümünü onlara hiç
bir çıkar sağlamadan, yeni pay sahiplerine devir
etme anlamını taşır. Bir örnekle konuyu açacak
olursak: Varsayalım ki A Anonim ortaklığının pay
senedi pazarda 4800 TL den işlem görürken şirket
%100 sermaye artırımına gitmiş ve yeni pay
senetlerini 1000 TL nominal değerden satışa
sunmuştur. Şirketle hiç bir ortaklık bağı olmayan
bir yatırımcı 1000 TL ödeyerek bir adet pay senedi
satın alsın. Sermaye artırımından sonra pay
senedinin pazar fiatı 2900 TL'ye düşecek, bu durumda
yeni ortak bu yatırımından, çok kısa sürede, 1900 TL
kar sağlayacaktır. Bu kâr elinde bir adet pay senedi
bulunan bir eski ortağın sermaye artırımından önce
4800 TL olan zenginliğinin sermaye artırımından
sonra 2900 TL'ye düşmesinden kaynaklanmakta ve eski
ortaktan yeni ortağa haksız bir servet transferi
olmaktadır. Yeni çıkarılan pay senedinin nominal
değerin üzerinde fıata satılması nedeni ile ortaya
çıkan "sermaye üstesinin" ortaklık geliri gibi
vergilendirildiği ülkelerde, şirket yönetimi bu
vergiden kaçınmak amacı ile pay senedini nominal
değerle satmayı yeğlemektedir. Böyle bir durumda da
haksız servet transferini önlemek için nominal
değerle pazara sürülen pay senedi önce mevcut
ortaklara satılmaktadır. Kanun da mevcut ortaklara
satın almada öncelik tanımayı öngörmüş ve "yeni pay
alma hakkı -rüçhan hakkı" hukuken
kurumsallaştırılmıştır.Bu hak, mevcut ortaklara,
yeni pay senedi çıkarımlarında, ortaklıktaki payı
oranında, yeni pay senetlerinden satın alma olanağı
vermektedir.
Yeni pay alma hakkı, sadece mevcut ortakların
zenginliklerini koruma amacına dönük değildir. Bu
kullanma hakkı, ortağa aynı zamanda ortaklıktaki
sermaye oranını koruma olanağını da vermektedir.
Örneğin, 10.000.000 TL. kayıtlı sermayesi olan bir
anonim ortaklığın % 25 hissesine sahip bir ortak,
sermayenin 20.000.000 TL.ya çıkarılması halinde yeni
çıkarımdan % 25 oranında pay senedi satın alarak
ortaklıktaki payını koruma olanağına kavuşabilir.
Kendisine yeni çıkarımdan pay senedi alma hakkı
verilmemiş olması halinde ortağın, ortaklık payı %
25'in altına düşecektir.
Yeni pay alma hakkı, TTK'na göre (Madde 394), genel
kurulun sermaye arttırımına ilişkin kararında aksine
bir koşul konulmadığı takdirde, kendiliğinden var
olan bir haktır. Ortak ya bu hakkını kullanarak yeni
çıkarımdan pay senedi satın alır, ya da bu hakkını
üçüncü kişilere satabilir. Hakkın satış fîatı,
kuşkusuz sermaye pazarında oluşacak sunu ve isteme
göre belirlenecektir. Ancak bu satış fiatı, yeni pay
senetlerinin çıkarılmasından sonra, ortaklığın bir
pay senedinin sermaye pazarında oluşacak fiatı ile
yeni çıkarılan pay senedinin satış fıatı arasındaki
farkın yeni pay senedi satın alabilmek için
kullanılacak hak sayısına bölünmesi ile bulunacak
fıattan yüksek olmayacaktır.
Yeni pay senetleri çıkarımından sonra sermaye
pazarında oluşacak yeni fıat (M), yeni pay
senetlerinin satış fıatı (S) ve yeni pay senedi
satın alabilmek için gerekli pay senedi alma hakkı
sayısı (N) ile gösterilirse, bir pay senedi alma
hakkı (R) nin sermaye pazarında oluşacak fıatı
aşağıdaki formül kullanılarak hesaplanabilir. (Pay
Senedi Satma)
R=M-S/N
Sermaye arttırımı nedeni ile yeni pay senedi
çıkaracak ortaklığın pay senetlerinin yeni payların
çıkarılmasından sonra pazarda oluşacak fıatı 2500
TL., yeni çıkarılacak pay senetlerinin satış fıatı
1000 TL. ve bir adet yeni pay alabilmek için gerekli
"hak" sayısı 10 ise bir satın alma hakkının pazar
fiatı
R= 2500-1000/10=150 TL olacaktır.
Aynı hesaplama pay senetlerinin yeni payların
çıkarılmasından önce pazar fıatı kullanılarak da
yapılabilir. Bu durumda formül
R=M-S/N+1
İkinci formülde yer alan (M* ) çıkarımdan önce pay
senedinin pazar fiatıdır. Yukarıdaki örnekte pay
senedi pazar fiatının yeni pay senedi çıkarılmadan
önceki fıatı 2650 TL idi ise, ikinci formül
uygulanarak bulunacak rüçhan hakkı fıatı yine 150 TL
dır:
R =2650-1000/10+1=150
Pay senedinin pazar fıatı, sermaye artırımından
sonra teorik olarak, 2500 TL olacaktır. Bu teorik
fıat basit olarak şöyle hesaplanabilir. Yeni bir pay
satın alma hakkına sahip olan mevcut ortağın
portföyünde 10 adet pay senedi vardır ve pay
senetlerinin toplam pazar değeri 26500 TL dir. Ortak
rüçhan hakkını kullanarak 1000 TL karşılığında bir
adet pay senedi satın alacak, böylece sahip olduğu
pay senedi toplamı 11 adet olacaktır. Toplam
yatırımı ise 27500 TL.dir ve 11 adet pay senedi ile
temsil edilmektedir. O halde bir pay senedinin
değeri 2500 TL.dir.
İki formülde kullanılan çıkarımdan önceki ve sonraki
pay senedi pazar fiatlan arasında 150 TL. fark
olduğu görülmektedir. Bir hakkın fıatı da 150 TL.
bulunmuştur. Bu eşitlik tesadüfi olmayıp pazarın
normal işleyişinin doğal sonucudur. Elinde 10 adet
pay senedi bulunan bir yatırımcı 1 adet yeni pay
senedi alabilecektir. Yeni pay senedi çıkarımından
önceki pazar fıatı 2650 TL olduğuna göre mevcut
ortağın zenginliği 26500 TL dir. Rüçhan hakkını
kullanmayacak olursa yine 10 adet pay senedine sahip
olacağı için zenginliği 25000 TL'ye inecektir. Kaybı
10 payda 1500 TL ve bir payda 150 TLdir. 10 adet
yeni pay senedi satın alma hakkı belgesine sahip
olan yeni yatırımcı 10 adet belgeyi kullanarak ve
1000 TL ödeyerek bir adet yeni pay senedine sahip
olacaktır. Yatırımcı 100 TL ödeyerek pazar fıatı
2500 TL olan bir adet pay senedini sahip olacaktır.
Mevcut ortağın rüçhan haklarını bedelsiz devir
almışsa bu işlem kendisine 1500 TL kazandıracak,
buna karşılık rüçhan haklarını bedelsiz devreden
mevcut ortak 1500 TL zarar edecektir. Kuşkusuz
mevcut ortak 1500 TL'lik servet kaybına razı
olmayacak, bu nedenle bir rüçhan hakkı belgesini 150
TL'ye satmak isteyecektir. Yeni yatırımcı ise
çıkarımdan sonraki pay senedi fiatının 2500 TL
olacağına inanıyorsa bir adet hak belgesine 150 TL
ödemeye razı olacaktır. İşte bu nedenle eski ve yeni
fiatlar arasındaki fark bir rüçhan hakkı fiatına
eşit olmaktadır.
Rüçhan hakkı belgesinin pazar fiatını oluşturan
birinci derecedeki etken pay senedi çıkarımından
sonra pazarda oluşacağı umulan fiattır. Yeni ortak
bu fiatın yüksek oluşacağına inanıyorsa belge için
daha yüksek fıat verme eğilimine girecektir.
Kuşkusuz formül aracılığı ile hesaplanan belge fıatı
teorik bir fıattır. Pazarda oluşacak fiatı istem ve
sunu belirleyecektir. Ancak hesaplanan fıat pazar
fiatının oluşmasına yol gösterecektir.
Yukarıda verilmiş olan hesaplama formülleri şirketin
pazar fiatı altında bir fiatla "bedelli" pay senedi
çıkarması durumunda kullanılabilir. Ülkemizde, son
yıllarda etkili olan yüksek enflasyona bağlı olarak
uygulamaya konulmuş olan duran varlıkların yeniden
değerlemeye tabi tutulması ve bu değer artışı
sonucunda bilançoda özvarlık içerisinde oluşan
"yeniden değerleme fonu"nun sermayeye dahil edilerek
ortaklara bedelsiz pay senedi dağıtılması, rüçhan
hakkı hesaplama formülünde değişiklik yapmayı
gerekli kılmıştır.
Bu değişikliğin nelerden ibaret olacağını
anlayabilmek için sermaye artırımının bedelli ve
bedelsiz pay senedi ile gerçekleştirilmesi durumunda
işlemin tamamlanmasından sonra pay senedi pazar
fiatının kaç TL olacağını tartışalım. Varsayalım ki
şirket %100 bedelli ve %100 bedelsiz pay senedi
artırımına gidecektir. Böyle bir durumda portföyünde
1 adet pay senedi bulunan şirket ortağı sermaye
artırımından sonra 3 adet pay senedine sahip
olacaktır. Yatırımının pazar değeri ise pay senedi
çıkarımından önce pay senedinin pazar fiatı ile
bedelli pay senedi almak için ödeyeceği meblağın
toplamı kadardır. Bu tutar 3'e bölündüğünde, teorik
olarak, bir pay senedinin çıkarımdan sonra sahip
olması gereken fıatı bulunacaktır. Varsayalım, pay
senedinin sermaye artırımından önce pazar fiatı 2600
TL.dir ve bedelli pay senedinin bedeli ise 1000 TL
olarak tespit edilmiştir. O halde, ortak 3 adet pay
senedine 3600 TL.lik yatırım yapmış olacaktır. Bu
durumda bir pay senedinin pazar fiatı 1200 TL olarak
belirlenecektir. Mevcut ortak rüçhan hakkını
kullanmayacak olursa sermaye artırımından sonra biri
bedelli diğeri bedelsiz iki adet pay senedine sahip
olacak, pay senedinin pazar fiatı 2600 TL.den 1200
TL.ye düşeceği için 200 TL.lik servet kaybına
uğrayacaktır. Bedelli sermaye artırımına katılmak
istemeyen bir ortak bu kayıbı telafi etmek için
rüçhan hakkını 200 TL.ye satmak isteyecektir.
Bedelsiz pay senedi de verilmesi durumumda rüçhan
hakkının hesaplanması nasıl olacaktır? Yukarıda
yapılan açıklamalardan anlaşılacağı üzere, yeni pay
senedi satın alma hakkı fiatı, pay senedi
çıkarımından sonra pazarda oluşan pay senedi fıatı
ile rüçhan hakkı kullanılarak satın alınacak pay
senedine ödenecek fıat arasındaki fark olarak
belirlenir. O halde formül, önce sermaye
artırımından sonra oluşacak pay senedi fiatının
hesaplanmasını sağlamalıdır. Pay senedinin,
çıkarımdan önce sahip olduğu fıatı (M) sembolü ile
rüçhan hakkı kullanılarak satın alma fıatını (S)
sembolü ile, bir adet mevcut pay senedi ile satın
alınabilinecek yeni pay senedi adedini (Nı), ve bir
adet mevcut pay senedine verilecek bedelsiz pay
senedi adedini (N2) sembolü ile gösterecek olursak,
çıkarımdan sonra pay senedinin pazar fiatı (Mı)
aşağıdaki formül aracılığı ile hesaplanabilir:
M1=M+S*N1/1+N1+N2
b.
Pay Senedi Dividantı: Bir anonim ortaklık,
birikmiş olan d, ğıtılmamış kârlarını ve sermaye
üstesini nakit kâr payı olarak ortaklarına
dağıtabileceği gibi, kâr payı (dividant) olarak yeni
pay senedi de verebilir. Dividant olarak pay senedi
verilmesi halinde ortaklığa yeni sermaye fonları
gelmemekte, sadece mevcut öz varlığı temsil eden pay
senedi sayısı artmaktadır. Örneğin nominal değeri
500 TL. olan 20.000 adi pay senedi ile temsil edilen
10.000.000 TL. sermayeli anonim ortaklığın
15.000.000 TL.da dağıtılmamış kârları olsun. Eğer bu
anonim ortaklık sermaye üzerinden % 25 kâr payı
dağıtımına karar verir ve kâr payı dağıtımını
nominal değeri 500 TL: olan ve başabaş değerle
verilecek yeni pay senedi çıkararak yapmayı uygun
bulursa, mevcut her dört pay senedi kâr payı olarak
bir yeni pay senedi alma hakkına sahip olacaktır.
Pay senedi şeklinde kâr payı dağıtımından sonra
ortaklığın sermayesi 12.500.000 TL.ya çıkacak
(10.000.000+ 10.000.000 x % 25), dağıtılmamış
kârları 15.000.000 TL. dan 12.500.000 TL.ya
düşecektir. Böylece ortaklığın dolaşımdaki pay
senedi sayısı ise 20.000 adetten 25.000 adede
çıkacaktır.
Pay senedi şeklinde kâr payı dağıtımı biraz sonra
değineceğimiz pay senedi çoğaltma işlemine
benzemekte ve çoğaltmanın sonuçlarını vermektedir.
c. Pay senedi sayısını çoğaltma:
Bir anonim ortaklık bir payını daha çok sayıda paya
böler ve bir pay senedi karşılığında, bu çok
sayıdaki pay senetlerini verirse, pay senedi
sayısını çoğaltmış olur. Örneğin, pazar fiatı 3.000
TL. ve nominal değeri 1.000 TL. olan bir payı ikiye
bölen bir anonim ortaklık 1.000 TL. nominal değerli
mevcut bir pay senedini geri alarak onun yerine
ortağa nominal değeri 500 TL. olan iki pay senedi
verir. Böylece ortaklığın sermaye pazarında dolaşan
pay senetlerinin sayısı bir kat artmış olur.
Pay senedi çoğaltma işleminden sonra ortaklara
verilen pay senetlerinin pazar fıatları, kuşkusuz,
değiştirilen pay senetlerinin fıatlarından düşük
olur. Değiştirilen pay senedinin pazar fiatının bir
pay senedi için verilen yeni pay senetleri sayısına
bölünmesi yeni bir payın teorik pazar fiatını verir.
Örneğin pazar fiatı 2400 TL. olan bir pay senedi
yeni üç pay senedi ile değiştirildiği takdirde yeni
her payın pazar fiatı en yüksek 800 TL. olur. Bunun
böyle olması doğaldır. Çünkü pay senetleri,
değiştirilen eski pay senedinin yerini almıştır ve
onun taşıdığı riski paylaştıkları gibi onun temsil
ettiği öz varlık payını temsil etmekte ve kâr payını
paylaşmaktadırlar.
Pay senedi çoğaltma işleminin nedeni, bir anonim
ortaklığın pay senedinin pazar değerinin çok fazla
artmış olması olabilir. Çok yüksek bir pazar değeri,
özellikle, pazar fiatının artışından sermaye kazancı
elde etmek isteyen yatırımcıları o pay senedini
talep etmemeye yönlendirebilir. Bunun sonucu olarak
da belirli bir fiattan sonra pay senedinin pazar
fiatının artış hızı azalır. İşte pay senedi çoğaltma
işlemi ile yeni pay senetlerinin pazar fıatları
yatırımcıları çekecek bir düzeye getirilir ve hızlı
fiat artışının devamı sağlanmış olur. Aynı zamanda
yeni pay senetleri çıkarımlarında, anonim ortaklık
pay senetlerini alıcılara çekici gelebilecek düşük
fiatlarla satma olanağını bulur ve yeni çıkarmaların
pazarlanabilirliği böylece artırılmış olur. Pay
senedi çoğaltılmasının bir diğer nedeni de pay
başına kâr payını artırma kararının uygulanmasını
etkinleştirmektir. Sermaye pazarında, pay senedi
çoğaltma işlemi genellikle, büyümenin, verim
artışının, daha yüksek kâr payı_ dağıtımının ve daha
yüksek pazar fiatının habercisi olarak yorumlanır.
d.
Pay Senedinin Sulandırılması: Anonim
ortaklığın aktif yatırımları toplamını veya kazanç
gücünü arttırmadan pay senetleri sayısının
arttırılması "pay senetlerinin sulandırılması"
etkisini yaratır.33 Burada sulandırılan
pay başına kazançtır. Ortaklığın kazanç gücü
arttırılmadan pay senedi sayısının arttırılması pay
başına kazancı düşürür.
Sulandırma, pay senedi şeklinde kâr payı
dağıtılması, pay senedi çoğaltma işleminin
yapılması, intifa pay senetleri çıkarılması ve pay
senedine çevrilebilir tahvillerin veya öncelikli pay
senetlerinin adi pay senedine çevrilmesi sonucu
oluşur. Pay senedi şeklinde kâr payı dağıtımı veya
pay senedi çoğaltma işlemi, her nekadar pay başına
kazancı azaltırsa da, aslında mevcut ortağın toplam
pay senedi gelirinde bir düşme sonucunu vermez. Pay
senedi çoğaltmasından veya kâr payı dağıtılmasından
önce pay başına kazancı 210 TL. olan bir pay
senedine sahip ortak, çoğaltma veya kâr payı
dağıtımından sonra üç pay senedine sahip oluyorsa,
gerçi pay başına kazanç 1/3'e (70 TL.) düşecek,
ancak ortağın toplam geliri gene 210 TL. olacaktır.
Kârdan pay alma hakkı veren intifa senedi
çıkarılması veya çevrilebilir tahvillerin pay
senedine çevrilmesi mevcut ortağın gelirini
gerçekten sulandırır. Zira çoğalan pay senedi
sayısına karşın mevcut ortağın sahibi olduğu pay
senedi sayısında bir artma olmadığı halde pay başına
kazanç düşmektedir.
d. Bedelsiz Pay Senedi Verilmesi:
Anonim ortaklıklar, Vergi Usul Kanununun 21.1.1983
gün ve 2791 sayılı kanunun 14. maddesi ile
değiştirilen 11. maddesi hükmüne göre, her muhasebe
dönemi sonunda, bilançolarında yer alan duran
varlıklarını yeniden değerlemeye tâbi tutarak,
ortaya çıkan net değer artışını bilançolarının
pasifinde, özvarlık içerisinde yeniden değerleme
fonu olarak gösterebilirler. Bu yeniden değerleme
fonu, bilançoda yazılı başka bir hesaba
nakledilebileceği veya geçmiş yıl zararlarına mahsup
edilebileceği gibi, sermayeye de eklenebilir. Fonun
sermayeye eklenmesi sonucunda ortaya çıkan sermaye
artışını temsil etmek için ortaklara dağıtılan adi
pay senetleri bedelsiz pay senedi adını almaktadır
Bedelsiz pay senedi dağıtımı, ortaklığın kasasına
herhangi bir nakit girişi sağlamayacağı için, pay
senetleri sayısındaki artış, pay senedi çoğaltma
işlemidir ve sonuçta pay senedini sulandırmaktadır.
Pay Senedi Verimi
Pay senedine yatırım yapan bir yatırımcı, yapmış
olduğu yatırımdan bir verim bekler. Yatırımının
sağladığı verimin beklediği verimden düşük olması
halinde o pay senetlerini portföyünden çıkarıp
fonlarını daha verimli yatırımlara kanalize etmeyi
arzular. Bu nedenle yatırımcı sık sık portföyünde
bulanan finansal varlıkların verimlerini ölçme
gereksinimi içindedir.
Pay senedinin bir döneme ait veriminin hesaplanması
yatırımcının yukarıda belirtilen gereksinmesine
cevap verebilir. Bu hesaplama bir dönem zarfında pay
senedinin pazar değerinde ortaya çıkan değişme ile
döneme ait kâr payı toplamının pay senedinin dönem
başı pazar fiatına bölünmesi işlemidir. Dönemsel
verim şu formül aracılığı ile hesaplanabilir.
R1=(Pt+1-Pt)+dt/Pt
Ülkemizde seksenli yıllarda, anonim ortaklıkların
sermaye artırımları maksadı ile mevcut ortaklarına
rüçhan hakkı kullandırarak, pay senedi satmaları ve
yeniden değer artışına bağlı olarak bedelsiz pay
senedi dağıtmaları, döneme ait verim
hesaplamalarında kullanılan yukarıdaki formülde
değişiklik yapma gereğini ortaya çıkarmıştır. Zira,
rüçhan hakkı kullanarak pazar fıatının altında bir
fiatla pay senedi satın alan bir ortak (yatırımcı),
döneme ait kâr payına ek olarak, pay senedinin pazar
fiatı ile ödediği bedel arasındaki farkı da
servetine katmaktadır. Keza, bedelsiz pay senedi
dağıtımı sonunda pay senedinde ortaya çıkan
sulandırma nedeni ile dönem sonu pazar fiatında bir
düşme oluşmakta ancak, pay senedi çoğaltılması
sonucunda pay senedi sayısı arttığı için ortağın
zenginliğinde bir azalma ortaya çıkmamaktadır. Bu
nedenlerle, rüçhan hakkının sağladığı geliri ve
bedelsiz pay senedini dikkate almadan yapılacak bir
verim hesabı yanıltıcı olacaktır.
|