Sanayi Ötesi Bilgi Toplumuna Doğru
Süratle değişen dünyada neyin ne zaman, hangi yönde
değişeceğine dair bazı senaryolar üretilmektedir. Bu
senaryolara göre, gelecek yıllara uzanan rakamsal
tahminler yapılmaktadır.
Senaryolar
Ekonomik ortama etki yapan faktörlerdeki iyimser
veya kötümser elişmelere ait bazı senaryolar
aşağıda tartışılmıştır.
- Dünya ticaretindeki iyimser gelişmeler şöyle
olabilir. GATT gerçek bir başarılı gelişme
gösterebilir. Bazıbölgesel anlaşmalar Avrupa'da,
Asya'da ve Batı dünyasında, dramatik bir bütünleşme
sağlar. Dünya ticareti bu sayede büyük bir gelişme
gösterir.
Bu iyimser var ayıma karşılık, şu şekilde kötümser
bir tahmin de yapılabilir. GATT müzakereleri
başarısızlıkla sonuçlanır. Büyük sanayi ülkelerinin
ferdi politikaları bir ticaret savaşına dönüşür.
Dünya ticareti azalma eğilimine girer.
- Yeni teknoloji sağlıklı bir gelişme çizgisi
gösterir.
Özellikle tarımda verim süratle artar. Uluslararası
teknolojik işbirliği gelişir. Bilgisayar büyük
pazarlarin avantajını azaltır. Daha iyi ulaşım
imkanları ülkelerin insan faktörüne yatırımını daha
verimli hale getirir. Uluslararası teknoloji akımı
hızlanabilir.
Bu iyimser varsayıma karşılık, teknolojiler daha
sofistike olur. İşçi tasarrufu sağlanır ve
gelişmekte olan ülkelerin ucuz işçi ve hammadde
avantajı kaybolur gibi varsayımlar da vardır.
- Sermaye akımı ülkeler arası ve kalkınmakta olan
ülkelere daha kolay ve daha süratle sağlanır.
Doğrudan yabancı sermaye yatırımlarına daha büyük
bir güven ortamında devam edilir.
Bu iyimser varsayıma karşılık, kötümser bir varsayım
da, uluslararası sermaye piyasası daha fazla
temkinli davranmaya başlayabilir. Kalkınmakta olan
ülkelerin transferlerinde kesintiler olur.
- Dünya finans sektöründeki başlıca müesseseler mali
reformlar yapar. Sistemdeki riskler azalır.
Kalkınmakta olan ülkelerin borç yükleri azalır.
Bu konudaki kötümser varsayım da şöyle olabilir.
Dünya finansmanında önemli roloynayan Japon ve
Amerikan müesseseleri ağır risklerle karşılaşabilir
ve yatırımlarını kısabilir.
Muhtemel yüksek enflasyon ve ekonomideki
duraklama kalkınmakta olan ülkelerde borç krizi
doğurabilir.
- Sanayileşmiş ülkelerin makro ekonomik
politikaları mali piyasaları istikrara
kavuşturabilir ve büyümeyi. devamlı hale
getirebilir.
Bu iyimser varsayıma karşılık, başlıca sanayici
ülkelerin makro ekonomik politikaları başarılı
olmayabilir.
Mali piyasalar sarsılır. Ekonomik büyüme azalabilir
gibi kötümser varsayımlar vardır.
- Dünya güvenliği konusunda iyimser bir varsayımla,
soğuk savaşın sona ermesi süper güçler arasındaki
tansiyonu düşürür. Birleşmiş Milletler
güçlendirilerek uluslararası yeni bir güvenlik
sistemi oluşturulur.
Bu konudaki kötümser tahmin ise şöyledir: Süper
güçlerin zayıflaması bölgesel krizleri artırır ve
etnik çatışmalar çoğalır. Silahlanma yarışı
ekonomik kaynaklarıtüketir. Terörizm, uyuşturucu ve
fakirlik, ülkelerin içgüvenliğini sarsar.
- Enerji konusundaki iyimser bir varsayım şöyledir:
Orta Doğudaki yeni politik gelişmeler sonucu petrol
üreticileri ve alıcıları arasında yapıcı bir diyalog
ortaya çıkarır. Böylece petrol fiyatlarında bir
istikrar Sağlanır. Yeni teknolojilerle yeni enerji
kaynakları ortaya çıkartılır.
Bu iyimser varsayıma karşılık, Ortadoğu'da bir
anlaşmaya varılamaz çatışmalar ve petrol
fiyatlarındaki istikrarsızlık devam edebilir.
- Çevre konusundaki iyimser varsayım;
milli ve uluslararası politikalarla kıt kaynakları
koruyacak yeterli tedbirler alınabilir. Çevrenin
korunması daha az maliyetle sağlanabilir,
şeklindedir.
Kötümser tahmin ise şudur: çevre konusundaki
tahribat hızla devam eder, bunun ekonomik etkileri
de büyür.
Bu iyimser ve kötümser varsayımlar ışığında
21.Yüzyılda hedef alınan toplum ne olabilir.
21. yüzyıl için hedeflenen batı toplumu "sanayi
ötesi bilgi toplumu" olarak tanımlanmaktadır. Kitle
haberleşmesindeki gelişmeler toplumsal değişmeyi
süratlendirmekte ve genişletmektedir. Sosyal ve
Ekonomik Politikaların tespitinde sosyal
bilimcilere büyük görevler düşmektedir.
Hedef alınan bu topluma ulaşırken değişikliğe
uğrayan ortam ve bazı faktörleri iyi değerlendirmek
gerekir.
Bilgi toplumuna ulaşırken çevre ve kaynakları nasıl
koruyacağımız sorunu ortaya çıkmaktadır. Bugüne
kadar teknoloji tabiatı yenmiştir. Bir anlamda
teknoloji tabiatı bitirmek üzeredir. Bu gidişe dur
deme kaygısı, "sürdürülebilir kalkınma" kavramını
ortaya çıkarmıştır. Bu kavram "bugünkü kuşakların
ihtiyaçlarını, gelecek kuşakların ihtiyaçlarını
tehlikeye sokmaksızın karşılanabilmesidir" şeklinde
tanımlanabilir.
Tüketim toplumunun çevre ve tabiatta ortaya
çıkardığı tahribatı, "bilgi toplumu" önleyebilmeli
veya telafi edebilmelidir.
Yeni Üretim Tekniklerini Geliştirme
Sanayi. toplumunda "üretim yapma bilgisine" sahip
olma ,yeterli idi. Bilgi toplumunda ise "teknoloji
üretme bilgisine" sahip olma önem kazanıyor. Bugünkü
Batı Dünyası teknoloji üretme bilgisini tekelinde
tutmaktadır. Batı bu sonuca varabilmek için belirli
bir bilgi seviyesine ulaşmış, bu bilgiyi yeni
üretim teknikleri oluşturmakta kullanabilmiştir.
21. yüzyılın bilgi toplumunda
mukayeseli üstünlük sahip olunan teknolojiye göre
şekillenecektir. .
Avrupa kıtası ABD ve Japonya'dan sonra" bilgi
toplumu"olrna yolunda büyük çabalara girmiştir. Bu
ülkelerde sanayi üretimi yavaş yavaş ikinci
derecedeki yeni sanayileşen ülkelere bırakılmakta,
teknoloji üretimi birinci plana çıkmaktadır.
21. yüzyılın bilgi toplumundaki üretim yapısının şu
şekilde olacağı ifade edilebilir: Teknoloji üretimi,
ileri teknolojiye dayalı bazı sanayi üretimi ve gene
ileri teknolojiye dayalı hizmet üretimi
Üretim yapısı bu şekilde değişirken şüphesiz tüketim
kalıpları da değişecektir.
Günümüz sanayi toplumunda sermaye-yoğun sanayi tipi,
emek-yoğun sanayi tipinin alternatifi olarak
kullanılmaktadır. Sermaye-yoğun sanayi tipi
geliştikçe işsizlik artmaktadır. Bilgi toplumunda
ise, ileri teknolojiler hem sermaye, hem emek yoğun
üretim tipine dönük olabilecektir. Büyük
kapasitelerin kullanılışında, yoğun sermayeyi
gerektiren çok sayıda iyi yetişmiş insan gücüne de
ihtiyaç duyulacaktır. Ileri teknolojinin
kullanıldığı sahada olmasa bile bu teknolojilerin
etkilediği sanayi kollarında büyük ölçüde kalifiye
insan gücüne ihtiyaç doğacaktır. Böylece 21. yüzyıl
üretim yapısında hem büyük ölçüde sermaye hem de
büyük istihdam yaratan üretim tipleri ortaya çıkmış
olacaktır.
Bilgi toplumunda hizmetler sektörünün daha da
büyümesi beklenmektedir. İleri teknoloji ile
üretilen malların pazarlanması daha geniş ve
kalifiye hizmet sektörünü yaratacaktır.
- Bilgi çağı diye, adlandırabileceğimiz 21. yüzyılda
eğitimin niteliği de değişecektir. Okulda edinilen
bilşiler teknolojinin süratle değişmesi sebebiyle
yetersiz kalacaktır. Değişen her teknolojinin
yeniden öğrenilmesi " ömür boyu iş başında eğitim"
uygulamasını ortaya çıkaracaktır. İş başında yeni
mesleki bilgiler verilirken, işgücünün yeni ve yan
meslek gruplarına kolayca geçmesini sağlayacak bir
eğitim düzenine ihtiyaç duyulacaktır. 21. yüzyıl
toplumunda meslek tanımı da değişecektir. Bir
meslek dalında uzmanlaşma yeterli olmayacaktır.
Değişen teknolojilere uyum sağlayabilecek "esnek"
meslek tipleri ortaya çıkacaktır.
Bunlara "Küme meslekler" "modül meslekler"
denebilecektir. Mesleki eğitimde temel bilgiler okul
sıralarında verilecek, teknoloji değişikliklerine
kolayca adapte olabilecek bir esneklik
sağlanacaktır.
- 21. yüzyılda "İş bölümü" kavramı da değişikliğe
uğrayacaktır. Üretim hattında bir halka olan insan
bu özelliğini kaybedecektir. Belli grup işler birkaç
meslek bilgisini gerektiren gruplar tarafından
yürütülecektir. Böylece, iş gücü uzmanlaşma yerine,
değişik bilgi ve teknolojiyi kullanabilecek tarzda
yetiştirilecektir.
- 21. yüzyılın bilgi çağında sanayi toplumunda
görülen bacalar ve büyük fabrikalar ortadan
kalkacak, 50-60 kişilik küçük işletmelere
dönüşebilecektir. Ferdi küçük teşebbüs tipi
yaygınlaşabilecektir.
- Yüksek teknoloji üretimde zaman tasarrufu
sağladığı için insanların dinlenmek ve eğlenmek
için daha fazla boş zamanı olacaktır. Bu boş
zamanların değerlendirilmesi turizm ve hizmet
sektörünün daha da önem kazanmasını sağlayacaktır.
Sanayi ötesi bilgi toplumunun başlıca
özellikleri şu
şekilde özetlenebilir:
- Mal üretiminden çok, bilgi üretimi daha değerli
hale gelecektir. Bu itibarla malın değil, bilginin
fiyatı yükselecektir.
Avrupa bilgi üretimindeki Japonya ve ABD'ye göre
geri kalmışlığını EUREKA ortak teknoloji üretim
projesi ile gidermeğe çalışmaktadır. Bu projede
devlet katkısı büyüktür. 21. yüzyılda ülkeler mal
ihracatlarına göre değil, bilgi ihracatlarına göre
sıralanacaktır.
- Bilgi toplumunun ikinci büyük özelliği, "insanın
çok boyutluIuğu" kavramının gelişmesidir. İnsan
faktörünün eğitimi ve istihdamı yeni boyutlar
kazanmaktadır. Bu tip toplumda bilgi ve teknoloji
üreten insan tipi önem kazanmaktadır. Bu itibarla
bugünden "insan tipi modelleri1' konusunda
çalışmalara başlatılmıştır.
"Hayat boyu yaygın eğitim" verilirken; insanda
tahlil, sentez, araştırmacılık, müteşebbislik,
objektiflik, pratik yaratıcı düşünce, gereğinde
bağımsız, gereğinde takım çalışması yapabilme
konularına ağırlık verilecektir.
- 21. yüzyılda fert daha da ön plana çıktığı için
"siyasi ve iktisadi liberalizm" güç kazanacaktır. Bu
gelişmeler kültürler arası etkileşmeyi
hızlandıracak, güçlü kültür zayıf kültürü yok
edilebilecektir.
- 21. yüzyılda ileri teknolojilere geçiş, kısa
vadede sanayi sektöründe işsizlik yaratacaktır.
İstihdamın sektörel dağılımında hizmet sektörü
lehine değişiklikler olacaktır. Bu da yeni hizmet
sektörlerine adaptasyon için daha fazla eğitimi
gerektirecektir.
- Batı toplumunun 21. yüzyılda bilgi toplumuna
süratle adaptasyonu için, uzun vadeli stratejik bir
plana ihtiyacı olacaktır. Piyasa mekanizmasının
bilgi toplumunun hızlı değişimini optimal bir
şekilde ve zamanında dengelemesi beklenemez. Bu
itibarla planlama kavramı gene devrede olacaktır.
|