Teknoparkların
Ekonomik Kalkınmadaki Rolü
Bilginin ticarileşmesi
sürecinde teknoparklar hem dikey hem de yatay
anlamda teknoloji geliştirme faaliyetleri yapan
firmaların ortak bir coğrafi bölgeye toplanması yani
yerelleşmesi ile birlikte iş yapma maliyetlerinin
düşmesi ve bilginin inovasyona hızlı dönüşümüne
katkı sağlamaktadır. Bölgesel boyutta oluşturulan
ilk teknopark yapımının gelişimi 1951 yılında
Standford Üniversitesi içerisinde kurulmuş olan
Bilim Parkı’dır. Teknoparkların yapısında ve
içerisindeki işletmeler sayesinde ortak özelliklere
sahip inovasyona dayalı bölgeler oluşmuştur.
Bölgesel ekonomik gelişim
ve teknoparklar arasındaki etki 2 farklı model
halinde incelenmektedir. İlk model, büyümenin ya da
inovasyonun bir merkezden dışa doğru yayılımının
bölgesel kalkınmayı başlattığı ve ilerlettiğine
dayanmaktadır. Bu model ile teknoparkların bölgesel
kalkınmadaki etkisi daha açık bir şekilde ortaya
konulmuştur. Bunun nedeni; teknoparkların sağladığı
yüksek vasıflı Ar – Ge faaliyetlerinin artması
sonucu kalifiye insan kaynağının ve sermayenin
artması ile bölgesel kalkınmanın gerçekleşmesidir.
İkinci modelde ise bölgede var olan girişimcilik,
sermaye, bölgesel yaratıcılık ve dinamizm gibi
faktörlerin bölgesel kalkınmada belirleyici olduğu
ve teknoparkların işlevlerinin bu potansiyeli
oluşturacak altyapıya sahip olmasına dayanmaktadır.
Bu modelde ise teknoparkın gelişme potansiyeli
bölgedeki potansiyel ile sınırlandırılmıştır
1970’li yıllarda klasik
sanayinin merkezileşme eğilimini terk ederek ulusal
alanların çevre bölgelerine taşınmasıyla ağır sanayi
yerini, bölgesel sorunların çözümünde ve bölgesel
kalkınmada bir araç olan ileri teknolojili ve küçük
inovatif firmalara bırakmıştır. Teknolojik inovasyon
ile bölgesel kalkınma arasında ilişki kurarak
teknoparkların bölgesel kalkınma amacıyla
kullanımında yerel ekonomik kalkınmanın yaşanmasıyla
ulusal ekonomiler etkilenerek, doğrudan küresel
pazarlara açılma imkânı yaratılarak, yerelliği
artıran teknoparkların işlevliği önem kazanmıştır.
Kalkınmanın sağlanmasında bir araç olan
teknoparklar, istihdam etkileri nitelikli işgücüne
verilen ve bölge ekonomisinde sağlanan istikrar ile
yerel ekonomik kalkınma sağlanmasında olumlu etki
yaratan bir araçtır.
Teknoparkların, yerel ekonomik kalkınmadaki başarısı
yüksek kalitedeki yerel araştırma kurumları ve
üniversite altyapısının varlığı ile teknoparklarda
yer alan şirketlerin bu kurumda çalışmış veya
çalışan akademisyenler tarafından kurulmasına
bağlıdır. Ayrıca bölgedeki yerel yönetimler, merkezi
yönetim birimleri, araştırma enstitüleri ve
üniversiteler ile girişimciler arasında organik ve
sürekli bir işbirliğinin sağlanması gerekmektedir.
|