Türkiye Ekonomisi

Dünya Ekonomisi

Osmanlı Ekonomisi

Finansal Ekonomi

İşletme Ekonomisi

Hizmet Ekonomisi

Kalkınma Ekonomisi

Tarım Ekonomisi

Borsa ve Yatırım

Ekonomi Sözlüğü

Ekonomi Ders Notları

Ekonomi Düşünürleri

Genel Ekonomi Soruları

Özel İstatistik Arşivi

Özel İktisat Konuları

Açık Öğretim İktisat

Ekonomi Kurumları

Kamu Yönetimi

Kamu (Devlet) Maliyesi

Sigortacılık Konuları

Türkiye İktisat Tarihi

Yeraltı Ekonomisi

Kredi Kartı Piyasası

Gelişmekte Olan Ülkeler

Finansal Piyasalar

Kent Ekonomisi

Liberalizm

Forex Piyasaları

 
 
 
 
 

Az Gelişmiş Ülkelerde Siyasal İstikrarsızlık 

Azgelişmiş ülkeler genellikle siyasal yönden istikrarsız/dengesiz gözükmektedirler. Bu ülkelerde siyasal iktidarı değiştirmek için yoğun çaba sarfedilerek bazan modern anayasalar yapılır. Bazan da bu anayasalar Afrika ülkelerinde olduğu gibi askeri darbelerle sık sık çiğnenir. Böylece bir denge ve demokrasi, bir dengesizlik ve diktatörlük sürüp gider. 

"Siyasal dengesizlik de gelişme için son derece zararlıdır. Çünkü toplumun ilgisini, enerjisini ve zamanını gerektiğinden fazla siyasal çekişmelere yöneltir. Siyasal dengesizliğin çok aşırı bir hal aldığı ülkelerde siyasal çekişmeler hemen hemen bir silahsız, bazan da silahlı savaş durumuna dönüşürler. Nasıl bir silahlı savaşta kalkınmanın dışındaki amaçlar ön plana geçerse, bu silahsız savaşta da kalkınma sorunu geriye itilir. Azgelişmiş ülkelerin bazılarında gözüken ve yıllardır süren diktatörlükleri siyasal denge olarak yorumlamamak gerekir. Eğer bir toplum açık ya da diktatörlüklerde olduğu gibi gizli olarak sürekli bir istikrar kavgası içindeyse, siyasal iktidar değişmese, değiştirilemese bile, o toplumun siyasal yapısı dengesiz sayılmalıdır. O halde siyasal dengesizlik, yalnızca siyasal iktidarın sık sık el değiştirmesi biçiminde yorumlanmamalıdır. Siyasal iktidarı ele geçirmek için gösterilen çabalar eğer sürekli bir abartılma içindeyse ve bir tür savaşsal bir durum almışsa, bu çabalar artık bir siyasal dengesizliğin belirtileridir."Çünkü siyasal iktidarı ele geçirmek için açık ya da gizli sürekli hale gelmiş bir mücadele vardır. Bu ise, kalkınmayı geriletici en azından yerinde saydırıcı bir etki yapar. 

Siyasal dengesizliğin, tek sonucu toplumun ilgisinin ekonomik sorunlardan siyasal sorunlara kayması değildir. Bu istikrarsızlık ayrıca kapitalin saklanmasına ve kaçırılmasına da neden olur. İstikrarsızlığın sürekli olduğu durumlarda o ülkeye yabancı sermaye gelip yatırım yapmadığı gibi, ülke içindeki sermayedarlarda yatırım yapmazlar, hatta geçici bir süre için yatırımlarını yurtdışına kaydırabilirler. Bu böyle olabileceği gibi devlet yatırımları da durabilir. Çünkü devlet elindeki yatırılabilir fonları, toplumdaki bu siyasal mücadelenin durdurulmasına en azından yavaşlatılmasına harcıyor olabilir. 

Siyasal istikrarsızlığın ülke ekonomisi üzerindeki üçüncü etkisi, emeğin veriminin büyük ölçüde düşmesinde görülür. Çünkü üretici emek olan, işçi, çiftçi, memur ve sanatkârlar enerjilerini siyasal mücadele yönünde yoğunlaştırırlar. Arka arkaya başlatılan grevler, boykotlar, gösteriler ve bir türlü anlaşma ile sonuçlanamayan grevler, emeğin verimini büyük ölçüde düşürür.

 

 

Anasayfa - İktisat - Makale - Ekonomi - Borsa - İstatistik - Türkiye Ekonomisi - Ekonomi Sözlüğü

Sağlık Bilgileri