GÖREV - İŞ TASARIMI
VE İŞ ÖLÇÜMÜ
Otomasyon, bilgisayar kullanımının yoğunlaşmasına ve
diğer teknolojik gelişmelere karşın; halen üretim ve
diğer faaliyetlerin en
kaçınılmaz
öğesi, insan ve onun ortaya koyduğu çabalar yada
işlerdir, işgücü, tüm faaliyetlerde önemini
korumakta ve ülkemiz dahil tüm ülkelerde hemen hemen
üretim maliyetlerinin önemli bir bölümünü
oluşturmaktadır. Otomatik bir sistemde dahi gözetim
işlerini yine insan yüklendiği için endüstride
işlerin büyük bir kısmı insan ve makinanın birlikte
çalışmasını gerektirmektedir. Bu nedenle, üretim
yanında diğer işlevleri üstlenen işletme, bir insan
- makina sistemi olarak da kısaca özetlenebilir.
Görev Tasarımının Kapsamı ve
Önemi
Görev yada iş, bir
insanın bir işi gerçekleştirmesi için ortaya koyduğu
çabalar yada
faaliyetlerdir. İş tasarımı olarak da
nitelendirilen
görev tasarımı
ise, bir işlemi yada üretimi gerçekleştirmede
yapılması gereken iş ve
sorumlulukların, iş ortamının ve işi gerçekleştirme yöntem yada
metodlarının önceden belirlenmesi eylemi olarak
tanımlanabilir.
iş tasarımı kısaca üretim sistemleri içinde insan
öğesinin rolünü
belirlemeye
çalışır, iş (görev) tasarımı, daha önce gördüğümüz
süreç tasarımı ile yakından bağlantılı olup onun
tamamlayıcı bir parçasıdır. Nitekim süreç tasarımı,
üretimi gerçekleştirmede her bir iş istasyonu ya da
merkezinde gerek insan ve gerekse insan dışı makina,
araç -gereç gibi cansız Öğelerin hangi işlemleri
üstlenmesi gerektiğini saptarken; iş yada görev
tasarımı ise, sadece insanların yada işlemlerin
belirlenmesi ile ilgilidir.
Görev tasarımının
iki önemli amacı vardır. Bunlardan birincisi,
üretimde kalite,
verimlilik ve kârlılığın gerçekleşmesi; ikincisi
ise, işgörenlerin üstleneceği işlerin güven':, doyurucu yada tatmin edici ve
güdüleyici olmasını sağlamaktadır.
Hatırlanacağı gibi bu kitabın
yönetim
bölümünün güdüleme kısmında ikinci amacın
gerçekleşmesini sağlayacak faaliyetlere bir
ölçüde değinmiştik. Bu nedenle bu bölümde birinci
amaca yönelik faaliyetlere ağırlık vermiş olacağız.
Görev
tasarımının
önemini şu
noktalar açısından
vurgulayabiliriz:
1.
Görev tasarımı, her şeyden önce
üretim / işlemler yönetiminde
yerine getirilmesi zorunlu olan önemli bir işlevsel
alandır.
2.
Görev tasarımı, işgörenlerin güdülenmesine ve iş
doyumu
sağlamalarına neden olduğu için yapılan işin etkinliğini arttırır. Bu da
işletme açısından yüksek verimlilik, düşük
maliyetler ve arzulanan kalitenin tutturulması
demektir.
3.
Görev tasarımı ile iş ortamının ve
çalışma koşullarının
iyileştirilmesi,
iş güvenliğinin sağlanmasına ve
dolayısıyla
iş kazalarının azalmasına neden olur.
4.
Görev tasarımı ile İş
Genişletilmesi (Farklılaştırılması), İşin
Zenginleştirilmesi ve Rotasyona gidilebilmesi
olanağı, sürekli aynı işin yapılması anlamına gelen
işbölümünün sakıncalı yönlerini ortadan kaldırmış
olur.
5.
Nihayet görev tasarımı kapsamına
giren iş analizleri ile otomasyona gidebilme
fırsatları yada olanakları saptanmış olur.
İnsan - Makina ilişkisi, iş tasarımında önemli bir
faktör olmasına karşın, problemin bütününün sadece
önemli bir parçası niteliğindedir. Görev
tasarımı kapsamına giren başlıca konular; (1) Görev
- iş kapsamının (Job Contents) belirlenmesi, (2) İş
yapma - çalışma yöntemleri (work methods) ya da
diğer adıyla Hareket Etüdü ( Motion Study) ve (3)
Ergonomi (ergonomics) yani insan - makina sistemi ve
işin çevre koşullarının tasarımı, biçiminde
özetlenebilir.
Görev Tasarımı Süreci
Görev tasarımı; (1)
görev - iş kapsamının tasarımı, (2) hareket etüdünün
yapılması ve (3) ergonomik koşulların sağlanması
olmak üzere üç aşamada gerçekleşir.
1- Görev
Kapsamının Tasarımı
Çalışma yöntemleri
işgörenlerin işleri ya da görevleri nasıl yapmaları
gerektiğini saptarken; görev tasarımında amaç,
işgörenlerin hangi işleri yapmaları ya da ne
yapmaları gerektiğinin belirlenmesidir.
Şekil 37' de
görüldüğü gibi görev (iş)
kapsamının
belirlenmesinde, genellikle, ürün tasarımında
yapılması gereken işler,
üretim
sürecindeki
işlemler,
üretim
miktarı, mevcut makina tasarımları ve
yerleşme biçimleri etkili faktörlerdir.
İşgörenlerin
yapması gereken yada önerilen işler ve işlemleri
belirlemede daha önce değindiğimiz iş yerinde
benimsenen Yönetim
Anlayışlarının da rolü vardır. Geleneksel
yönetim anlayışını benimseyen bir yönetici işi
olabildiğince küçük parçalara ayırmak, sürekli aynı
işi tekrarlayıcı bir niteliğe kavuşturmak, kısaca iş
bölümüne gitme kriterlerinden yola çıkacaktır. Öte
yandan, çağdaş yönetim anlayışını ve özellikle
Davranışsal Yaklaşımı benimseyen yöneticiler ise;
işgörenlerin duygusal ve davranışsal yönlerini
dikkate alarak bunlara geniş kapsamlı, yetki ve
sorumluluk yükleyen, güdülenmelerini, ilerleme ve
yaratıcılıklarını gösterme olanaklarını sağlayan
değişik işlerin verilmesinden yana olacaklardır.
Diğer bir deyişle, işçiler; ürünün küçük bir
parçasının yapımı yada kısıtlı sayıdaki işlemlerden
sorumlu tutulmak ve sürekli aynı işi tekrarlamak
yerine bir
ürünün tümünün
üretimine ilişkin değişik işlerle
görevlendirileceklerdir, işte bu amaçla işgörenlerin
kendi aralarında periyodik olarak işlerini
değiştirme anlamına gelen rotasyon, kalite
çemberleri,
iş genişletme, iş
zenginleştirme ve sosyo -teknik
yaklaşım iş kapsamını ve dolayısıyla görev
tasarımını etkileyen diğer faktörlerdir. Burada
yabancı olduğumuz
"Sosyo
-teknik yaklaşım" , ise iş kapsamını belirlemede
teknolojilerin gereklerini yerine getirme yanında,
işçilerin psikolojik ve sosyal ihtiyaçlarını da
karşılamak anlamına gelir (1).
2- Hareket
Etüdü (Yöntem Geliştirme)
Gerek imalat ve
gerekse hizmet işletmelerinde işin en uygun
yapılış yöntemlerinin genişletilerek standart hale
getirilmesi, etkinliği ve verimliliği arttırıcı bir
önlemdir. Hareket etüdünün amacı da, bir işi yada
işlemi yapmanın en kolay, en ekonomik, en az çaba
gerektiren yolunu yada yöntemini bulmak ve böylece
insan gücü, malzeme, araç -gereç ve makinaların
mümkün olan en iyi şekilde kullanımını sağlamaktır.
Bu nedenle hareket etüdü yöntem geliştirme ile eş
anlamlı olarak kullanılmaktadır.
Hareket
Etüdü Aşamaları:
Bir işletmede
hareket etüdü çalışması aşağıda belirtilen dört
aşamada yürütülür
1.
Hareket Etüdü Yapılacak Olan İşin Seçimi:
Genelde uzun işlem
süresi yada dengesiz bir iş akışı oluşturan, önünde
yüksek yarı mamul stoku yığılan, aylak işgücü yada
makina zamanına sahip olan, çıktısı yetersiz ya da
düşük kalite düzeyine sahip olan işler hareket etüdü
çalışmasına aday olan işlerdir.
2.
Hareket Etüdü Yapılacak İşin
Analizi:
Bu aşamada
üzerinde çalışma yapılacak iş, tüm ayrıntıları ile
incelenir ve işe ait bilgilerin kayıtları
tutulur. İşe ilişkin bilgilerin
kaydedilmesi için geliştirilen çeşitli şemalar
ve diyagramlardan yararlanılır.
3.
Yeni
Yöntemin Geliştirilmesi:
Bu
aşamada daha önce elde edilen bilgiler ve şemalar
kullanılarak işin daha iyi yapılış yöntemi
belirlenmeye çalışılır. Burada özellikle ne
yapılmalıdır ? nerede yapılmalıdır ? ne zaman
yapılmalıdır ? kim yapmalıdır ? ve nasıl
yapılmalıdır ? sorularına yanıt aranması gerekir.
4. Yeni
Yöntemin
Benimsetilerek
Uygulamaya Konulması:
Yeni yöntemin,
verimli şekilde uygulanabilmesi için ilgili kişiler
tarafından anlaşılması ve kabul görmesi gerekir.
Yeni yöntemin herkes tarafından benimsenmesi için
eğitim çalışmalarına ağırlık
verilmelidir.
3- Ergonomi
Tasarımı yapılacak
iş yada görevin verimliliğini, uygulanacak yöntem ve
sosyo - teknik yaklaşımın yanı sıra; araç - gereç,
makina - teçhizatın tasarımı ve iş çevresinin yada
ortamının fiziksel koşulları da etkileyecektir. İşte
" insan mühendisliği" olarak da adlandırılan
ergonomi, işgörenlerin fiziksel yeteneklerini
etkili
biçimde kullanabilecekleri, dolayısıyla verimli
çalışabilecekleri şekilde araç -gereç, makina -
teçhizat ve çalışma çevresi yada ortamının
tasarımlanmasını ele alan bilim dalıdır. Ergonomi,
işin görülmesinde kullanılan makina, araç -
gereçlerin işgörenin fiziksel özelliklerin en uygun
biçimde tasarımlanması ve düzenlenmesi, fiziksel
çalışma koşullarının iyileştirilmesi, böylece
işgörenlerin yeteneklerini tam olarak sağlayarak
verimliliğin ve işin kalitesinin arttırılmasıdır
(T).
Ergonominin uğraş alanını insan - makina sisteminin
incelenmesi
oluşturmakta, bu sistemin içine çevresel
faktörler de girmektedir. Ergonomi; anatomi,
fizyoloji, psikoloji, fizik ve
mühendislik, iş hekimliği bilim dallarının
bulgularından yararlanmaktadır.
İnsan - makina sistemi kapsamına makinalar.
göstergeler, kotrol
makinaları.
masalar, oturulacak sandalyeler, diğer araç -
gereçler tasarımlanırken insanın boy, kilo gibi
antropometrik veriler diye adlandırılan standart
vücut ölçülerinin dikkate alınması gerekir. Amaç;
makinaları,
araç - gereçleri
insanların kolayca, rahat edebilecekleri,
yorulmadan
kullanabilecekleri ve
dolayısıyla
verimliliklerini arttırabilecek şekilde
tasarımlamaktadır.
Ergonominin ikinci uğraş konusu olan çevresel
faktörleri ya da iş
ortamının fiziksel
koşulları; ışık, aydınlatma, renk. gürültü, ısı,
hava akımı, nem; kirlilik,
titreşim ve
iş kazalarına karşı güvenlik gibi elemanlar
oluşturur. Sözü edilen çevresel koşulların
iyileştirilmesi önlemlerinin alınması da
işgörenlerin verimliliğini olumlu yönde
etkileyecektir.
C- İş Ölçümü
1- İş Ölçümünün
Tanımı ve Önemi
Hareket etüdü
yapmadaki amaç, bir işin en doğru
yapılış
yöntemlerinin
belirlenmesi ve böylece o işin yapılmasının standart
hale getirilmesidir. İş ölçümü ise, hareket
etüdü ile saptanan en etkili standart yöntem
kullanıldığında o işin normal hızda çalışan kalifiye
bir eleman
tartından ne kadar zamanda yada sürede
yapılabileceğini saptamaya yönelik
çabalardır. Diğer bir deyişle bir işi yapmanın en
iyi yöntemi
uygulandığında söz konusu işin yapılmasının standart
zamanını belirlemeye yönelik eylemlerdir. Bu
nedenle iş ölçümü, hareket etüdünden sonra yapılması
gereken bir işlemdir.
İş ölçümü,
işletmelerde değişik amaçlar için yapılır. Bunlar:
1.
İşgücü ihtiyacını ve çalışma kapasitesini
tahminlemek,
2.
Muhasebe açısından üretim işlemleri maliyetini
belirlemek,
3.
Teşvikli ücret sisteminin uygulanmasına yol
göstermek,
4.
İşçilerin performansını saptamak,
5.
Üretimi programlamak,
6.
Zaman öğesinin rol oynadığı üretim sistemleri
etkinliklerinin örgütlenmesi ve kontrolü için temel
bilgiyi sağlamak.
2- İş
Ölçümü Yöntemleri
İş ölçümü yöntem
yada tekniklerini; (1) zaman etüdü, (2)
önceden belirlenmiş hareket - zaman verileri, (3)
standart
veriler,
(4) iş örneklemesi ve (5) formül kurma
yöntemi,
olmak üzere 5 ana grupta incelemek olanaklıdır. Bunlardan zaman etüdü ve
iş örneklemesi ile işin standart yapılış süresinin
belirlenmesi gözlemleme ve yapılan işin analizi ile
gerçekleşir. Diğer yöntemlerde ise, önceden yapılmış
çalışma sonuçlarına ilişkin kayıtlı verilerden
yararlanılır. Bu yöntemlerin tümü, fiziksel güç
isteyen işlerin standart zamanını belirlemek için
geçerlidir. Bunlardan en yaygın kullanılanı zaman
etüdü olması nedeniyle bunun çok kısa
açıklanması yapılacaktır.
Zaman Etüdü:
Bu, kalifiye ve iyi eğitilmiş bir işçinin belli bir işi standart yönteme
göre ve normal bir hızla yapması için gerekli
zamanın, yani standart zamanın belirlenmesinde
kullanılan ve işin yapılırken gözlemlenmesi esasına
dayanan bir yöntemdir.
Etüdü yapmak için kullanılan araçlar kronometre,
gözlem tablosu
(tahtası) ve gözlem
formlarıdır. Kronometre ile ölçüm yapılır, ölçüm
sonuçlan önce
gözlem (etüd) tablosuna oradan da formlara geçilir.
Bu ölçümlerden sonra normal ve standart zaman
hesaplanır.
Normal ve standart zaman aşağıdaki eşitliklerden hesaplanabilir
Normal Zaman = ölçülen birimin performans zamanı
X
performans
derecesi (değerlendirme faktörü) / 100
Standart Zaman = normal zaman
1
- % tolerans
Yukarıdaki
eşitliklerde performans derecesi; normal hızda
çalışan bir operatör için 100, normalin altındaki
için 100 'ün altında ve normal üstü hızda çalışan
bir operatör için ise 100 'ün üzerinde olacaktır.
Yani % 110 'luk bir performans derecesi
(değerlendirme faktörü), operatörün normalden % 10
daha hızlı çalıştığını, % 85 lik bir performans
derecesi ise operatörün normalden % 15 daha yavaş
çalıştığını gösterir. Değerleme işlevi büyük ölçüde
ölçümü yapan analistin yargısına dayandığından, söz
konusu kişinin bu konuda eğitilmiş ve deneyimli
olmasına özen gösterilmelidir. Performans derecesi,
üretilen çıktının ölçülebilirliği durumunda
aşağıdaki eşitlik ile belirlenebilir:
Performans
derecesi =
Çalışma süresi
(değerlendirme faktörü) Üretilen
birim sayısı
Öte yandan "tolerans"; dinlenme, kişisel ihtiyaçları
karşılama ve elde olmayan nedenlerle ortaya çıkan
gecikmeleri kapsamaktadır.
|