Türkiye Ekonomisi

Dünya Ekonomisi

Osmanlı Ekonomisi

Finansal Ekonomi

İşletme Ekonomisi

Hizmet Ekonomisi

Kalkınma Ekonomisi

Tarım Ekonomisi

Borsa ve Yatırım

Ekonomi Sözlüğü

Ekonomi Ders Notları

Ekonomi Düşünürleri

Genel Ekonomi Soruları

Özel İstatistik Arşivi

Özel İktisat Konuları

Açık Öğretim İktisat

Ekonomi Kurumları

Kamu Yönetimi

Kamu (Devlet) Maliyesi

Sigortacılık Konuları

Türkiye İktisat Tarihi

Yeraltı Ekonomisi

Kredi Kartı Piyasası

Gelişmekte Olan Ülkeler

Finansal Piyasalar

Kent Ekonomisi

Liberalizm

Forex Piyasaları

 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 

YEREL YÖNETİM KURULUŞLARI

Ülkemizde, "il özel idaresi", "belediye" ve "köy" olmak üzere üç türlü yerel yönetim birimi bulunmaktadır.

İl Özel İdaresi 

İl Özel idaresi, "il" denilen idari coğrafyada faaliyet gösteren bir yerel yönetim birimidir. Belediye ve köylerin faaliyetleri, belirli bir yerleşim alanı ile sınırlı olduğu halde, il özel idaresinin hizmetleri, yerleşim alanı içi ve yerleşim alanı dışı, il sınırlan içindeki bütün bölgeyi kapsamaktadır. Bu bakımdan il özel ida­resi, merkezi yönetimle diğer yerel yönetimler arasında, belediyeler ve köylerde veya bunlar arasında yerel ortak hizmetler yürüten "ara düzey" bir yerel yöne­tim birimi olarak tanımlanabilir. 

Bir yerde il özel idaresi kurulabilmesi için, söz konusu yerin il statüsüne kavuş­turulması yeterlidir. Başka bir ifade ile bir yerleşim biriminin kanunla il statü­süne kavuşturulması ile birlikte, başka bir işleme gerek kalmaksızın, otomatik olarak orada il özel idaresi de kurulmuş olmaktadır. Bu bakımdan merkezi yö­netimin taşra örgütü olan il ile yerel yönetim birimi olan il Özel idaresinin hiz­met yürüttükleri alan aynıdır.

Belediye Yönetimi 

Yerel yönetim kuruluşları içinde en önemlisi belediyedir. Nüfusumuzun yakla­şık %80'i belediye sınırlan içinde yaşamaktadır. Ülkemizde 2007 yılı itibariyle 3225 belediye bulunmaktadır. 

Belediyenin, yönetim sistemimiz içinde yaklaşık 150 yıllık bir geçmişi bulun­maktadır. Belediye, il özel idaresi gibi, Osmanlı'dan Cumhuriyet'e intikal eden yerel yönetim birimlerindendir. 1930 tarihinde kabul edilmiş olan 1580 sayılı Belediye Kanunu, ülkemizdeki belediyecilik deneyimine önemli katkı sağlamış ve 75 yıllık uygulamadan sonra yerini 03.07.2005 tarihinde kabul edilen 5393 sayılı Belediye Kanunu'na bırakmıştır. 

Türkiye'de iki çeşit belediye bulunmaktadır. Birincisi, bütünüyle Belediye Kanunu'na göre kurulan ve çalışan belediyeler; ikincisi ise yalnızca büyük kent­lerde faaliyet gösteren ve farklı bir statüye tâbi olan Büyükşehir Belediyeleridir. 

Yeni Belediye Kanunu, kamu yönetiminin yeniden yapılandırılması çerçevesin­de, belediye yönetiminde önemli yenilikler getirmiştir. Bu Kanunun, büyük ölçüde, Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik Şartı, yeni kamu yönetimi anlayışı, gelişmiş ülke deneyimleri ile uygulamada ortaya çıkan sorunlar, ülkemizin reel gerçekleri ve 150 yıllık belediyecilik deneyiminin etkisi altında hazırlandığı görülmektedir. Kanunun getirdiği başlıca yenilikler şöyle sıralanabilir: 

1.    Belediyenin kuruluş koşullan yeniden düzenlenmekte ve ölçeği büyütül­mektedir. Bir yerleşim yerinde belediye kurulabilmesi için gerekli nüfus kriteri, 2.000'den 5.000'e yükseltilmiştir. İl ve ilçe merkezlerinde belediye kurulması zorunludur. İçme ve kullanma suyu havzaları ile sit ve diğer ko­ruma alanlarında ve meskûn sahası kurulu bir belediyenin sınırlarına 5.000 metreden daha yakın olan yerleşim yerlerinde belediye kurulması yasak­lanmıştır.

2.    İdari ve mali özerklik ilkesi getirilmiştir. Yeni Kanunda belediye, "belde sakinlerinin mahalli müşterek nitelikteki ihtiyaçlarını karşılamak üzere ku­rulan ve karar organı seçmenler tarafından seçilerek oluşturulan; idari ve mali özerkliğe sahip kamu tüzel kişisi" olarak tanımlanmaktadır. 

3.    Yetki ve görevlerin belirlenmesinde, tadadi (liste usulü sayma) ilkeden, yetki ve genel yetki ilkesine geçilmiştir. Kanunda, belediyelerin yetki ve görevleri, konu olarak belirtilmiş, liste halinde sayılmamıştır. 

4.    Mahalle, belediyenin bir yönetim birimi haline getirilmiştir. Mahalle muhtarı, mahalle sakinlerinin gönüllü katılımıyla ortak ihtiyaçları belirlemek, mahallenin yaşam kalitesini geliştirmek, belediye ve diğer kamu kurum ve kuruluşlarıyla ilişkilerini yürütmek, mahalle ile ilgili konularda görüş bil­dirmekle yükümlü kılınmıştır.  

Yetki ilkesine (ultra vires) göre belediyeler, ancak yasama organının açıkça yetkilendirdiği konularda faaliyet gösterirler. Belediyeler, yasaların yasaklama­dığı alanlarda hizmet yürütmekle yetkili değildirler. İngilizler bu ilkeyi benim­semişlerdir.

 Liste ilkesine göre, belediyelerin yetki ve görevlerini kanunlar liste halinde teker teker saymaktadır. Buna "tadadı" (sayma) usul de denilmektedir. Yürür­lükten kaldırılmış bulunan 1580 sayılı Belediye Kanunu belediyelerin yetki ve görevlerini, büyük ölçüde bu ilkeye göre belirlemiş; "genel yetki" ilkesine de yer vermişti. Yeni Belediye Kanunu ise, yukarıda belirtildiği üzere, "yetki" ve "genel yetki" ilkelerini benimsemiştir.

Belediyenin görev ve sorumlulukları, ana başlıklar olarak şu alanlarda toplan­maktadır: 

a)    Stratejik plan, imar, ruhsat ve denetim; su ve kanalizasyon, ulaşım gibi kentsel altyapı; toplu taşıma ve şehir içi trafik,
b)   Çevre ve çevre sağlığı, temizlik ve katı atık, ağaçlandırma, park ve yeşil alanlar, konut,
c)   Zabıta, itfaiye, acil yardım, kurtarma ve ambulans,
d)   Kültür ve sanat, turizm ve tanıtım; gençlik ve spor, sosyal hizmet ve yar­dım, meslek ve beceri kazandırma; kadınlar ve çocuklar için koruma evleri,
e)    Evlendirme, defin ve mezarlıklar,
f)    Ekonomi ve ticaretin geliştirilmesi,
g)   Coğrafi ve kent bilgi sistemleri,
h)   Gayri sıhhi müesseseler ile umuma açık istirahat ve eğlence yerlerinin ruh­satlandırılması ve denetimi,
i)    Devlete ait her derecedeki okul binalarının yapım, bakım, onarım ve her türlü malzeme ihtiyaçlarını karşılama,
j)    Sağlıkla ilgili her türlü tesis açma ve işletme,
k)   Kültür ve tabiat varlıkları, tarihi doku ve kent tarihiyle ilgili mekânlar ve işlevlerin korunması, bakımı ve onarımı,

1)   
Toptancı ve perakendeci halleri, otobüs terminali, fuar alanı, yat limanı ve mezbaha hizmetleri. 

Görüldüğü gibi Belediye Kanunu'nun Öngördüğü görevler, çok geniş kapsamlı­dır. Bu görevler, "beşikten mezara" kadar belde halkının hemen hemen tüm ihtiyaçlarını karşılamayı amaçlamaktadır. 

Belediye Organları 

Belediye yönetiminin, "belediye başkanı", "belediye meclisi" ve "belediye en­cümeni" olmak üzere üç organı bulunmaktadır.

a) Belediye Başkanı 

Belediye başkanı, belediye yönetiminin başı ve yürütme organıdır. Başkan, belediye sınırlan içinde yaşayan seçmenler tarafından tek dereceli ve çoğunluk sistemi ile beş yıllık bir süre için seçilmektedir. Belediye başkanının, meclis üyeleri tarafından değil de doğrudan doğruya halk tarafından seçilmesi, ona belediye yönetiminde güçlü bir liderlik konumu kazandırmaktadır.

Belediye başkanının görev ve yetkilerinden bazıları şunlardır: 

1.    Belediye teşkilatının en üst amiri olarak onu sevk ve idare etmek, belediye personelini atamak, belediyenin hak ve menfaatlerini korumak.

2.    Belediyeyi stratejik plana uygun olarak yönetmek, belediye idaresinin ku­rumsal stratejilerini oluşturmak, bu stratejilere uygun olarak bütçeyi, bele­diye faaliyetlerinin ve personelinin performans ölçütlerini hazırlamak ve uygulamak, izlemek ve değerlendirmek, bunlarla ilgili raporları meclise sunmak.

3.    Meclis ve encümene başkanlık etmek ve bu organların kararlarını uygula­mak.

4.    Belde halkının huzur, esenlik, sağlık ve mutluluğu için gereken önlemleri almak.

5.    Belediye mallarını yönetmek, belediye ve bağlı kuruluşları ile işletmelerini denetlemek.

6.    Bütçeyi uygulamak, belediyenin gelir ve alacaklarını takip ve tahsil etmek.

7.    Bütçede yoksul ve muhtaçlar için ayrılan ödeneği kullanmak, özürlülere yönelik hizmetleri yürütmek ve özürlüler merkezini oluşturmak.

8.    Belediyeyi devlet dairelerinde ve törenlerde, davacı veya davalı olarak da yargı yerlerinde temsil etmek veya vekil tayin etmek.

 Aşağıdaki şartlardan birinin gerçekleşmesi halinde, İçişleri Bakanlığı'nın baş­vurusu üzerine Danıştay'ın kararı ile belediye başkanının başkanlık sıfatı sona ermektedir: 

1.    Seçilme yeterliliğini kaybetmesi.

2.    Görevini mazeretsiz ve kesintisiz olarak 20 günden fazla terk etmesi ve bu durumun mahallin mülki idare amiri tarafından belirlenmesi. 

Diğer belediyelerde iki meclis üyesi ile yine biri mali hizmetler birim amiri olmak üzere belediye başkanının birim amirleri arasından seçeceği bir üye olmak üzere beş kişiden oluşur. 

Buna göre belediye encümeni, seçimle gelenlerle (meclis üyeleri) birim amirle­rinden (müdürlerden) kurulmaktadır. Bu üyelerin görev süreleri bir yıldır, tek­rar seçilebilir veya atanabilirler.

Encümene, belediye başkanı, başkanın katılamadığı toplantılara, başkanın gö­revlendireceği başkan yardımcısı veya bir encümen üyesi başkanlık eder. En­cümenin gündemi, belediye başkanı tarafından hazırlanır. Encümen üyeleri başkanının uygun görüşü ile gündem maddesi teklif edebilir. Belediye başkanı tarafından kendine havale edilmeyen konular encümende görüşülemez. Encü­mene havale edilen konular, bir hafta içinde görüşülerek karara bağlanır. En­cümen, haftada birden az olmamak üzere önceden belirlenen gün ve saatte top­lanır. Encümen, yukarıda da belirtildiği gibi yeni düzenleme ile danışma ve yürütme organı haline getirilmiştir. Görevleri şunlardır:

1.    Stratejik plan ve yıllık çalışma programı ile bütçe ve kesin hesabı inceleyip belediye meclisine görüş bildirmek.
2.    Yıllık çalışma programına alman işlerle ilgili kamulaştırma karan almak ve uygulamak.
3.    Kanunlarda öngörülen cezaları vermek.
4.    Öngörülemeyen giderler ödeneğinin harcama yerlerini belirlemek.
5.    Umuma açık yerlerin açılış ve kapanış saatlerini belirlemek.
6.    Taşınmaz mal satımına, trampasına ve tahsisine ilişkin meclis kararlarını uygulamak; süresi üç yılı geçmemek üzere kiralanmasına karar vermek. 

Belediye yönetimi içinde, "belediye zabıtası" adıyla doğrudan belediye başka­nına bağlı Özel bir kolluk gücü bulunmaktadır. Belediye zabıtası, beldede esen­lik, huzur, sağlık ve düzenin sağlanmasıyla görevli olup bu amaçla, belediye meclisi tarafından alınan ve belediye zabıtası tarafından yerine getirilmesi ge­reken emir ve yasaklarla bunlara uymayanlar hakkında mevzuatta öngörülen ceza ve diğer yaptırımları uygulamakla yükümlüdür. Görevini yaparken zabıta­ya karşı gelenler, Devlet zabıtasına karşı gelenler gibi cezalandırılırlar. Zabıta hizmetleri, kesintisiz olarak yürütülür. Zabıta personelinin çalışma süresi ve saatleri, 657 sayılı DMK'da belirtilen çalışma süre ve saatlerine bağlı olmaksı­zın, hizmetin aksatılmadan yürütülmesini sağlayacak şekilde düzenlenir. 

Belediyelerin Mali Yapısı 

Belediye hizmetlerinin yürütülmesi, belediyenin gelir kaynaklarına bağlıdır. 1982 Anayasası'na göre, yerel yönetimlere "görevleri ile orantılı gelir kaynakları sağlanır" (md. 127). Buna göre, yerel yönetimlerde görev-gelir dengesinin sağlanması bir anayasal ilkedir. Ne var ki bu ilke, bugüne kadar hep temenni düzeyinde kalmıştır.

Belediyenin gelir kaynaklan "genel bütçe vergi gelirlerinden ayrılan paylar", "öz gelirler" ve "devlet yardımları" olmak üzere üç grupta toplanabilir 

Belediyelere, genel bütçe vergi gelirleri tahsilatı toplamından %6'lık bir pay verilmektedir. Bu pay, aylık olarak hesaplanır ve tahsil edilen ayı takip eden ay sonuna kadar İller Bankası'na yatırılır. Buradan belediyelere nüfuslarına göre dağıtılır. 

Belediye Gelirleri Kanunu, belediyelerin öz gelirlerini düzenlemektedir. Kanu­na göre belediye gelirleri, "vergiler", "harçlar" ve "harcamalara katılma paylan" olmak üzere üç grupta toplanmıştır.

Belediye vergileri; ilan ve reklâm, eğlence, haberleşme, elektrik ve havagazı tüketim, yangın sigortası ve emlak vergilerinden oluşmaktadır. 1985 yılında Emlak Vergisi'ni toplama yetkisi belediyelere bırakıldı. Belediyeler emlak ver­gisi gelirlerinin %15'ini il özel idarelerine vermekle yükümlü kılındı. Ancak, yeni Belediye Kanunu ile, Büyükşehir belediyelerinde, Büyükşehir sınırlan ve mücavir alanları içinde belediyelerince tahsil edilen emlak vergisi tutarının tamamı, ilgili ilçe ve ilk kademe belediyeleri tarafından alınmaktadır. Bunlar­dan büyükşehir belediyesine veya özel idareye ayrıca pay kesilmemektedir. 

Belediye Gelirleri Kanunu'na 15.7.1993 tarihinde eklenen bir madde ile "çevre temizlik vergisi" adı -altında yeni bir belediye vergisi konuldu; çevre temizlik vergisinin mükellefi, belediye sınırları ve mücavir alanlar içinde bulunan ve belediyelerin katı atık toplama ile kanalizasyon hizmetlerinden yararlanan ko­nut, işyeri ve diğer şekillerde kullanılan binalardır. 

Harçlar ise, işgal; tatil günlerinde çalışma ruhsatı; kaynak sulan; tellallık; hay­van kesimi, muayene ve denetimi; ölçü ve tartı aletleri muayene; kayıt ve suret; imar; işyeri açma izni; muayene, ruhsat ve rapor; sağlık belgesi harçlarıdır. 

Harcamalara katılma paylan da, yol, kanalizasyon ve su tesisleri harcamalarına katılma paylan olmak üzere üç türlüdür. Bu katılma paylarından amaç, söz ko­nusu hizmetlere ilişkin giderlerin bir bölümünün finansmanını ilgili vatandaşla­ra yüklemektir. 

Devlet, ekonomik, sosyal ve siyasal sebeplerle belediyelere yardım etmektedir. Bu yardımlardan bir kısmı genel niteliklidir, bir kısmı da belirli bir hizmetin kurulması ya da iyileştirilmesini amaçlamaktadır. Bu kapsamda her yıl Maliye Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı, İmar ve İskân Bakanlığı bütçelerine çeşitli amaç­larla belediyelere yardım ödenekleri konulmaktadır. İlçelerde kaymakamların başkanlığında çalışan Köye Hizmet Götürme Birliklerine, KÖYDEŞ projesi binası merkez kabul edilmek şartıyla, nüfusu bir milyona kadar olan Büyükşehirlerde yarıçapı yirmi kilometre, nüfusu bir milyondan iki milyona kadar olan­larda yarıçapı otuz kilometre, nüfusu iki milyondan fazla olanlarda yarıçapı elli kilometre olan dairenin sının, Büyükşehir belediyesinin sınırını oluşturmakta­dır. Ayrıca, Büyükşehir belediyesinin sınırlan çevresindeki belediye ve köyle­rin, Büyükşehir belediyesine katılmaları da kolaylaştırılmıştır. Böylece beledi­yelerin ölçek bakımından büyütülmesi amaçlanmıştır. 

Konu bakımından da, Büyükşehir belediyelerinin yetki ve görevleri artırılmıştır. Buna göre, stratejik plan, nazım imar planı, ulaşım ana planı, su ve kanali­zasyon, toplu taşımacılık, çevre sağlığı, merkezi ısıtma, itfaiye, yolcu ve yük terminalleri, anayol ve caddelerin yapımı, ağaçlandırma, spor, coğrafi ve kent bilgi sistemlerini kurma, birinci sınıf gayrisıhhî müesseseleri ruhsatlandırma, sağlık merkezleri, hastaneler, eğitim, sosyal ve kültürel hizmetler, kültür ve tabiat varlıkları ile tarihi dokuyu koruma gibi ortak kent hizmetleri, büyükşehir belediyesinin yetki ve sorumluluğundadır. 

İnşaatlara ruhsat verme, tali yol ve meydanları yapma, sokak temizliği, yeşil alan ve spor tesisleri meydana getirme, yaşlılara, özürlülere, kadınlara, gençlere ve çocuklara yönelik sosyal hizmetler, mesleki eğitim ve beceri kursları, defin hizmetleri, umuma açık dinlenme ve eğlence yerleri ile ikinci ve üçüncü sınıf gayri sıhhî müesseseleri ruhsatlandırma ve denetleme gibi klasik nitelikteki belediye hizmetleri de ilçe/ilk kademe belediyelerine bırakılmıştır. 

Büyükşehir belediyesi, yukarıda belirtilenlerden başka, ilçe/ilk kademe beledi­yeleri arasındaki ihtilafları çözmek, belediyelerin imar uygulamalarını denetle­mek, belediye hizmetlerinin yerine getirilmesi bakımından uyum ve koordinas­yonunu sağlamakla görevli ve yetkilidir. 

Organları 

Büyükşehir belediye sistemi, iki kademeli belediye yönetiminden oluşmaktadır. Alt basamakta ilçe belediyeleri ve/veya ilk kademe belediyeleri, üst basamakta ise, anakent belediyesi yer almaktadır. Büyükşehir belediyesi, kurulduğu şehrin; ilçe/ilk kademe belediyeleri de ilçelerin ya da beldelerin adını taşımaktadır. Her iki belediye yönetiminin de organları, birbirine benzemektedir. Ancak bu or­ganların teşekkül tarzı ve yetkileri farklıdır. İlçe/ilk kademe belediyelerinin organları, Belediye Kanunu'nda belirtildiği şekildedir.

 

Büyükşehir belediyesinin organları, "Büyükşehir Belediye Meclisi", "Büyükşe­hir Belediye Encümeni" ve "Büyükşehir Belediye Başkanı" ndan meydana gelmektedir. 

a) Büyükşehir Belediye Meclisi 

Büyükşehir belediye meclisi, büyükşehir belediyesinin ve bazı hallerde ilçe/ilk kademe belediyelerinin karar organıdır. Meclis, büyükşehir belediyesine bağlı ilçe/ilk kademe belediyeleri için tespit edilen belediye meclisi üye sayısının, her ilçe/ilk kademe için beşte biri alınmak suretiyle bulunacak toplam sayı kadar üyeden meydana gelir. Büyükşehir belediye meclisi üyeleri, her ilçe/ilk kademe için seçilmiş olan asıl üyelerin seçiliş sıralarına göre başlayarak yeter sayıya kadar inilmek suretiyle hesaplanır.

Görüldüğü gibi, büyükşehir belediye meclisi üyelikleri için ayrı bir seçim ya­pılmamaktadır. Halk tarafından doğrudan doğruya yapılan seçim, yalnızca il­çe/ilk kademe belediye meclislerinin üyeleri içindir. Bu üyelerin beşte biri, aynı zamanda Büyükşehir belediye meclisinin üyeliklerini de yürütmektedirler. İl­çe/ilk kademe belediye başkanları, büyükşehir belediye meclisinin tabii üyele­ridirler. 

Büyükşehir belediye meclisi, Büyükşehir belediyesinin karar organıdır ve her aym ikinci haftası toplanır; bütçe görüşmelerine rastlayan toplantı süresi en çok yirmi, diğer toplantıların süresi en çok beş gündür. Belediye meclisinin toplan­tıları halka açıktır ve alınan kararlar halka duyurulur. Gündemdeki konularla ilgili olmak üzere; kurum temsilcileri, kamu kurumu niteliğindeki meslek ku­rumlan, üniversiteler, sendikalar ve uzmanlaşmış sivil toplum örgütlerinin tem­silcileri ile davet edilen uzman kişiler, oy hakkı olmaksızın ihtisas komisyonu toplantılarına katılabilir ve görüşlerini belirtebilirler. Büyükşehir belediye mec­lisinin görev ve yetkileri şunlardır: 

1.    Büyükşehir belediyesinin plan, program ve bütçesini görüşüp karara bağ­lamak,
2.    Büyükşehir nazım imar planını yapmak,
3.    İlçe/ilk kademe belediye meclislerince kabul edilen uygulama imar planlan ile bütçeleri tetkik ederek aynen veya değiştirerek kabul etmek,
4.    İlçe/ilk kademe belediyelerince yürütülen hizmetlerde, uyum ve koordinas­yonu sağlayıcı kararlar almak; Büyükşehir, ilçe ve ilk kademe belediyeleri arasında hizmetlerin yürütülmesiyle ilgili ihtilafları çözümleme konusunda yönlendirici ve düzenleyici karar almak,
5.    Yurtdışı belediyeleri ile ilgili karşılıklı işbirliği ve kardeş şehir ilişkisi kur­mak,
6.    Büyükşehir belediyesine büyük çapta hizmeti geçenlere fahri hemşehrilik payesi ve beratı vermek,

7.   
Meydan, cadde, sokak ve parklara isim vermek ve bu yerlere konulacak anıt, heykel, büst ve diğer benzeri sanat eserlerini tespit etmek,

 

 

Anasayfa - İktisat - Makale - Ekonomi - Borsa - İstatistik - Türkiye Ekonomisi - Ekonomi Sözlüğü - Gizlilik Politikası

Sağlık Bilgileri