Kredi Kartlarının Dış İşlemlere Etkisi
Her yeni teknolojide olduğu gibi kart sistemleri de
dış ülkelere bağımlı sistemler olarak karşımıza
çıkmaktadır. Plastik kart sisteminin tüm
aşamalarında yurt dışından gerek sistem gerekse
aşırı derece pahalı cihazlar alınması söz konusudur.
Öncelikle kart sistemini kurabilmek ve ATM'leri
çalıştırabilmek için yurt dışından yazılım
programları almak gerekmektedir. Özellikle uluslar
arası markalı kartları kullanabilmek için bu
kartları yurtdışında basmaya yetkili bir yerde
basımının yapılması gerekmektedir. Plastik kart
hazır olduktan sonra bu kartların kullanılacağı
P.O.S. (Point Of Sale) adı verilen cihazlar ile
ATM'lerin yurtdışından ithal edilmesi gerekmektedir.
Bunun yanı sıra yurtdışında ham olarak gelen
kartlara isim, numara, vade ve resim konulması ve
manyetik bantların kişiye özgü olarak düzenlenmesi
işlemlerini yapacak makinelere gerek duyulmaktadır.
Bunun yanı sıra hesap bildirim ekstrelerine yazım
işlemini yapacak dev printerlar ile çıkan ekstreleri
zarfa koyan makine ve ekipmanların tamamı yurt
dışından gelmektedir.
Belirtilen konu somut bir iki örnekle
açıklanacaktır; Ülkemizde 1999 sonu itibariyle 9.939
adet ATM cihazı ile 187.452 adet P.O.S cihazı
bulunmaktadır. Ülkemiz sanayi olarak plastik
kartların kullanıldığı ATM ve POS cihazlarını henüz
üretme aşamasına gelememiştir. Oligopolistik bir
piyasa özelliği gösteren bankacılık sektörü,
rakiplerinin çıkardıkları ürün ve hizmetleri
verebilmek için bu sistemlerin tamamına yakın
kısmını ithal etmek zorunda kalmaktadır.
Burada ülkemiz kaynakları açısından önemli bir
konuya da değinmekte fayda bulunmaktadır. Bugün bir
ATM'in maliyeti ortalama 30.000 ABD doları , bir POS
cihazı ise 600 ABD doları seviyesindedir. Yukarıda
sayılarını verdiğim cihazların verimli şekilde
kullanıldığını söylemek mümkün değildir. Özellikle
büyük şehirlerde her caddede onlarca ATM cihazı
bulunmakta bir mağazada 4-5 POS cihazı atıl şekilde
kullanılmaktadır. Ülkemizde kurulu bulunan ATM ve
POS cihazlarının üçte biri verimsiz yatırımlar
şeklinde karşımıza çıkmaktadır. Sadece bu
makinelerde ülkemizin 100 milyon dolara yakın kaynak
israfı söz konusudur.
ATM sistemleri küçük tasarruf sahiplerini bankadan
uzaklaştırıp yüksek mevduat tutan ve bankalar
tarafından yüksek hacimli olarak kabul edilen
müşterilere daha iyi hizmet vermek için getirilmiş
bir sistemdir. Bu sistemlerin kredi kartlarına
etkisi daha çok acil nakit kredi kullanımı
avantajını ve diğer tüm bankacılık işlemlerini
anında ve sıra beklemeden yapabilme avantajını kart
sahibine vermesidir. Ancak söz konusu sistemin
kurulmasının maliyet açısından pahalı olması küçük
ve orta ölçekli bankaların kendi sistemlerini
kurmasını olanaksız kılmaktadır. Bu sebeple söz
konusu bankaların bu sistemi kurmuş olanlara belirli
oranlarda masraf ödeyerek hizmete dahil olması
ekonomik olmaktadır.
Daha önce ATM sistemini kuran çok şubeli bankalar
rekabet endişesi ile orta ve küçük ölçekli bankalara
ATM'lerini açarken isteksiz davranmakta ya da çok
yüksek fiyatlar isteyerek işlemlerin cazip olmaktan
çıkmalarına neden olmaktadırlar. Bütün ATM
cihazlarından tüm kart sahiplerinin rahatlıkla banka
ya da kredi kartlarını kullanarak para çekmeleri
sağlanmalıdır.
Yukarıda belirttiğim amaç doğrultusunda orta ve
küçük ölçekli 18 banka, kredi ve debit kartlarda
ATM'lerini birbirlerine 1998 yılı içerisinde
açmışlardır. 1999 ve 2000 yıllarında sekiz adet
bankanın daha katılımıyla bu sayı 26'ya ulaşmıştır.
Turistlerin dahi, kartları ile tüm ATM'lerden
rahatlıkla para çekebildikleri bir ortamda
yabancılara tanınan bu hakkın ülke vatandaşlarına
tanınması kadar doğal bir hadise olamaz. Tüm
ATM'lerin herkesin kullanımına açık olması kaynak
israfının azalmasına neden olacaktır.
Yukarıda anlatılanlardan da görüleceği üzere kredi
kartı sistemleri ile ilgili yurtdışından alınan
makine ekipman ve programlar dış ticaret
bilançosunun ithalat kalemleri içerisinde önemli
miktarlar tutmaktadır. Demek
ki kredi kartları bu açıdan ödemeler bilançosuna
olumsuz yönde etki eden bir kalem olmaktadır.
Kredi kartı ve banka kartlarının kullanımı ülkenin
ödemeler dengesine etkide bulunmaktadır. Gerek ülke
vatandaşlarının başka ülkelere gidip o ülkelerde
harcama yapmaları gerekse yabancıların ülkemize
gelip plastik kartları kullanarak mal ve hizmet
satın almaları ödemeler dengesinde olumlu ya da
olumsuz etkilere neden olabilmektedir. Aynca gelir
potansiyeli yüksek ya da yurtdışında büyük
tutarlarda mevduatı bulunan kişiler yurtdışındaki
bankalardan da çok yüksek limitli kartlar (Amex,
Platinium, World Signia vb) alabilmektedirler. Bu
kartların harcama yerlerine göre ülkeye döviz girişi
ya da çıkışı sözkonusu olabilmektedir.
Plastik kartlar kontrol edilmediği sürece bir kısım
karapara aklama işlemlerine de araç olabilmektedir.
Bu tür sakıncaların giderilebilmesi için (banka
hukuku yönünden kredi kartı uygulaması bölümünde de
belirtildiği gibi) ülkemizde yurtdışı kartlara
sağlanan devamlı limit 10.000 USD ile
sınırlandırılmış bulunmaktadır.
Kredi kartları turizm sektöründe kullanıldığından
ülkeye giriş yapan turistler döviz üzerinden harcama
yapmakta, bu ise döviz girdilerinin artışı sonucunu
doğurmakta ve böylece de ödemeler bilançosunun ülke
lehine gelişimi söz konusu olmaktadır.
Konsolide bir ödemeler dengesi tablosunda cari
hesap, sermaye hesabı ve resmi rezervler kalemleri
bulunmaktadır. Cari hesabın mal ve hizmetler kalemi
içerisinde dördüncü kalem olarak turist harcamaları
yer almaktadır. '' Bu harcamaların büyük bölümü
plastik kartlarla ilgilidir. Artık günümüz
dünyasında insanlar başka ülkelere giderken
ceplerinde nakit ya da çek götürmek yerine kullanımı
daha kolay çağdaş ödeme araçları olan plastik
kartlarını yani plastik paralarını yanlarına
almaktadırlar.
Günümüz dünyasında internetten alışveriş imkanları
da oldukça genişlemiştir. Şurası muhakkak ki,
önümüzdeki birkaç yıl içerisinde plastik
kartlar kullanılarak güvenli alışveriş işlemleri çok
kolay bir şekilde yapılabilecektir. İnsanlar mağaza
mağaza, şehir şehir hatta ülke ülke dolaşıp
ihtiyaçlarını karşılamak yerine günün herhangi bir
saatinde evinde bilgisayarının başında oturarak
alışverişlerini kolaylıkla yapabileceklerdir. Bu
durum uluslararası düzeyde paranın hareket etmesine
dolayısıyla da ödemeler dengesine etkide
bulunacaktır.
1999 yılı sonu itibarı ile yabancı bankalara ait
kredi kartları ve banka kartları ile yapılan
işlemler sonucunda, ülkemize toplam 856 milyon ABD
doları döviz girdisi sağlanırken, Türk banklalarma
ait kartların yurt dışında kullanılması sonucunda da
519 milyon ABD doları döviz çıktısı gerçekleşmiştir.
1999 yılı içerisinde ülkemizde plastik kartların
kullanımı sonucunda 337 milyon ABD doları net döviz
girdisi sağlanmıştır.
Yabancı turistler nakit paradan çok ülkemize kredi
ya da banka kartları ile gelmektedir. Son yıllarda
tüm bankalarımızın kredi kartı sistemlerine dev
yatırımlar yapmaları ATM ve POS sayılarını artırmış
buna paralel olarak yabancı bankalara ait kredi ve
banka kartı işlemleri de artmıştır. Ülkemize ilk kez
gelen turist gelirken yanında nakit döviz getirmekte
ülkemizdeki kartlı sistemde olan gelişmeleri
gördükten sonra daha sonraki seyahatlerinde kartları
ile gelmektedir.
Ülke vatandaşlarının başka ülkelerde kartlarını
kullanmaları durumunda yurt dışına döviz çıkışı,
yabancı turistlerin ülkemizde kart kullanarak
alışveriş yapmaları durumunda ise ülkeye döviz
girişi söz konusudur. Kartlı ödeme sistemlerinin
ülkemizde yaygın kullanımı bu sisteme alışkın olan
yabancıları daha fazla ülkemize çekecek bu da net
döviz girdisinin artmasına ve dolayısıyla ödemeler
dengesine olumlu bir etkide bulunacaktır.
Bazı bankalar yurt dışından daha kolay kredi
alabilmek için turist kartları ile olan işlemleri
kendi bünyelerine çekmeye çalışmaktadırlar. Bankalar
yapılan yabancı kartlı işlemleri karşılık göstererek
yurtdışından securitizasyon yolu ile sendikasyon
kredisi almaktadırlar. Yurt dışı kaynaklı bu kredi
olanağı bankaları yabancı turist kartları ile
ilgilenmeye zorlamıştır.
|