|
DÜNYA EKONOMİSİNİN ÖRGÜTLENME
ŞEKİLLERİ
1. DÜNYA EKONOMİSİNİN ANARŞİK YAPISI
2. ULUSLARARASI KONSORSİYUMLAR VE KARTELLER
3. ULUSLARARASI TRÖSTLER
4. ULUSLARARASI BANKA KONSORSİYUMLARI
5. ULUSLARARASI PÜR KAPİTALİST ÖRGÜTLENMELERİN
NİTELİĞİ
6. EKONOMİK YAŞAM VE KAPİTALİST ÇIKARLARIN
ULUSLARARASILAŞMASI
Günümüz dünya ekonomisi üst düzeyde bir anarşik
yapıyla karakterize edilir. Bu bağlamda modern dünya
ekonomisinin yapısı, ondokuzuncu yüzyılın sonlarında
bütün canlılığıyla ön plâna çıkan örgütlenme
sürecinde, "ekonomik güçlerin serbest hareketinde"
dikkate değer sınırlamalar yaratarak önemli
değişikliklerin gerçekleştiği, ulusal ekonomilerin
bu yüzyılın başındaki mevcut olan yapısıyla
karşılaştırabilir. Dünya kapitalizminin bu anarşik
yapısı iki gerçekle ifade edilir. Bir yandan dünya
sanayi krizleri diğer yandan savaşlar.
Burjuva iktisatçıları gibi serbest rekabetin
kaldırılması ve bunun yerini kapitalist tekellerin
alması durumunda sanayi krizlerinin sona ereceğini
düşünmek çok büyük hatadır. Burjuva iktisatçıları
küçük bir noktayı gözden kaçırmaktadırlar. Bu nokta
ise, bir "ulusal" ekonominin ekonomik
faaliyetlerinin günümüzde dünya ekonomisiyle
bağlantılı olduğudur. "Ulusal" ekonomi nasıl ki bir
devletin sınırları içindeki tekil ekonomilerin
aritmetik toplamı değilse, dünya ekonomisi de
"ulusal" ekonomilerin aritmetik toplamı değildir.
Her iki durumda da diğerlerini tamamlayan çok önemli
unsurlar vardır, bağlantılar ve karşılıklı
faaliyetler. Bu Rodbertus'un "ekonomik komünikasyon"
adını verdiği ve bu olmadan "reel bütünlük";
"sistem", sosyal ekonominin söz konusu olamayacağı
ancak izole edilmiş ekonomik birimlerden
bahsedilebileceği spesifik bir araçtır. Serbest
rekabet "ulusal ekonominin" sınırları içinde
kaldırılsa bile, "ulusal" birimler arasında anarşik
olarak kurulmuş bağların devam etmesi yani dünya
ekonomisinin anarşik yapısının değişmeden kalması
nedeniyle krizler sürecektir.
Krizler hakkında söylenenler, savaşlar için de
geçerlidir. Kapitalist bir toplumda savaşlar
kapitalist rekabet metotlarından bir tanesidir. Öyle
ki kapitalist rekabet dünya ekonomisini kavrayacak
bir yapıdadır. Bu nedenle savaş, eşanlı gelişen
dünya pazarının kör yasalarının baskısı altında
üretim yapan bir toplumun kendiliğinden var olan bir
yasasıdır, yoksa bu, üretim ve bölüşüm sürecini
bilinçli bir şekilde düzenleyen bir toplumun yasası
değildir.
Dünya ekonomisinin anarşik yapısı bir bütün olarak
dikkate alınmadığında, örgütlenme süreci kendini
uluslararası sendikalar, karteller ve tröstlerin
gelişiminde göstererek ilerleme temposunu sürdürür.
Öncelikle bu oluşumların günümüzdeki genel
görünüşünü ele alalım.
Taşıma endüstrisindeki en büyük kartelleri şu
şekilde sıralayabiliriz (savaşın ortaya çıkardığı
değişikliklere değinmeden):
1) Sailing Shipowners Documentery Committee
(İngiliz, Alman, Norveç ve Danimarka deniz nakliyat
şirketleri;
2) Internationale Se-gelschiffahrtkonvention
(İngiliz, Alman, Danimarka, İsveç ve Norveç
yelkenli gemileri);
3) Baltık ve Beyaz Deniz deniz ticaretinin
%60-70'ine sahip Baltic and White Sea Conference
(Alman, Fransız, Hollandalı, İspanyol, Belçikalı,
Danimarkalı, Norveçli, İsveçli, Rus ve Finlilerle
birlikte);
4) Internationalen Küstenschiffahrsver-bend, Altona;
5) Nortadlantischer Dampferlinienverband (Alman,
Amerikan, Belçikalı, Fransız ve Avusturyalılar);
6) International Mercantile Marine Company, diğer
adıyla The Morgan Trust (başlıca Amerikan, İngiliz
ve Alman şirketlerinden oluşmuştur) şirketi 1911 'in
sonu itibarıyla 1,158,270 gros tonluk 130 buharlı
gemiye sahipti. Bu kartellerin dışında navlunların,
indirimlerin vs.'nin düzenlenmesi konusunda çok
sayıda anlaşmalar da mevcuttu.
Madencilik ve metalürji sanayi
1) Internationales Tragerkartell (Alman, Belçika ve
Fransız çelik sendikaları);
2) Internationales Schienenkartell (Alman, İngiliz,
Fransız, Belçika, Amerikan, İspanyol, İtalyan,
Avusturyalı ve Rus demiryolları araçları
fabrikaları);
3) Internationale Stahlkovention (Amerikan Çelik
Tröstü, Bethlehem Çelik Şirketi ve Krupp firması);
4) Internationale Ble-ikonvention (Alman, Avusturya,
Belçika, Amerikan, Meksika ve İngiliz kurşun
imalatçıları);
5) Deutsch-Oesterreichischer Stahl-gussverband;
6) Deutsch Englische Ferromanganeisenkonvention;
7) Internationale Vereinigung von Ferrasiliziumwerke
(Norveç, İsviçre Tirol, Bosna, Savoieve, Almanlar);
8) Internationales Me-tallplattensyndikat (Almanya
ve Avusturyalı);
9) Vereinigung der Zinkplattenfabrikanten (İngiliz
ve Amerikalı; dünya pazarında çok etkili);
10) Internationale Zinkkonvention (Almanya,
Belçika, Fransız, İtalyan, İspanyol, İngiliz ve
Amerikan; Avrupa üretiminin %92'sini kontrol
etmektedir);
11) Internationaler Zinkhüttenvar-bond (Almanya,
Fransa, Belçika ve İngiltere);
12) Internationales Drahtgeflechte kartel (Alman,
Belçikalı, Fransız, İngiliz);
13) Internationales Abkommen der
Kupferdrehtziehereien;
14) Deutsch-Englische Schraubenkonvention;
15) Internationales Emaille kartel (Alman,
Avusturya-Macaristan, Fransız, İsviçre, İtalyan);
16) Internationales Turbinen syndicat (bilhassa
Almanya ve İsviçre);
17) Vereinigte Dampfturbinen gesellschaft (Alman
A-E-G), American General Electric Co, ve diğer
firmalar);
18) Automobiltrust (hemen hemen tüm Avrupa'nın önde
gelen tüm otomobil fabrikaları ve Motor Trade
Association);
19) Russisch-Deutsch-Oesterreic-lisches Syndikat für
landwirtschaftliche Gerate;
20) Internationale Vereinigung von
Eisenwarenhandlerverbanden (Alman, İngiliz, Fransız,
Avusturya-Macaristan, İsviçreli, Belçikalı); 21)
Internationaler Verband der Korsettschliessen und
Federn fabriken (mevcut olan tüm büyük fabrikaların
hemen hemen hepsi).
Taş, kil vs. sanayilerinde uluslararası altı büyük
kartel vardır. Daha önce belirttiğimiz gibi,
üretimin uluslararasılaşma süreci en çarpıcı
ifadesini elektrik sanayiinde gösterir.
Yapılmış birkaç büyük uluslararası anlaşma vardır.
En önemli anlaşmalar şunlardır:
1) Alman A-E-G, American General Electric Company ve
British-French Thomson Howston Company arasındaki
anlaşma. Bu örgüt dünyanın her yanına yayılmış
işletmeler ağına sahiptir;
2) Internationales Galvanosteginsyndikat;
3) Verkaufstelle Vereinigter Glühlampenfabriken
(Almanya, Avusturya-Macaristan, İsveç, Hollanda,
İtalya, İsviçre); bunların ötesinde, bankalar
arasında elektrik işletmelerinin vs.'nin
finansmanına yönelik çok sayıda özel anlaşmalar
yapılmıştır.
Kimya sanayinde de, özellikle belli alanlarda
uluslararası kartelleşmeden söz edilir hale
gelmiştir. Önemlileri arasında şunlar sayılabilir:
1) Internationeles Chlorkalk-kartell (Alman,
İngiliz, Belçikalı, Amerikalı);
2) Internationales Leimkartell (satış merkezi
Londra'da bulunan Avusturya-Macaristan,
Almanya, Belçika, Hollanda, İsveç, Danimarka ve
İtalya tutkal fabrikaları);
3) Internationales Borax kartell (Alman, Amerikan,
Fransız, Avusturya-Macaristan, İngiliz);
4) Internationeles Verband der Seidenfarbere-ien
(Alman, İsviçre, Fransız, İtalyan, Avusturya ve
Amerikan kumaş boyacıları birliği)
5) Internationales Karbidsyndikat (tüm Avrupa);
6) Internationales Pulverkartell;
7) Deutsch-Oesterreichischer Superfosphatkartell;
8) Karteli der Belgisch-Hollandischen
Oleinproduzenten;
9) Internationale Verkaufsvereinigung Stick
staffdünger (Alman, Norveç, İtalyan ve İsviçre
azotlu gübre fabrikaları);
10) Internationales Kerosinkartell (Standart Oil
Company ve Rus firmaları);
11) Verband Deutsch-Oesterreichisch-Halienisc-her
Kips gerber und Kipshandler;
12) Internationales Salpetersyndi-kat;
13) Internationales Koalinverkaufsyndikat
(Avusturya-Alman);
14) Europaische Petroleumunion (Alman, İngiliz,
İsviçre, Hollanda, Belçika, Avusturya, Danimarka,
Amerika, Doğu Asya petrol üreticileri)
Tekstil Sanayiinde uluslararası anlaşmalar esasen
belli üretim dallarında yapılmıştır:
1) International Federation of Master Cotton
Spinners and Manufactarers Associaton (Kıta
Avrupa'sı ve Amerikan sanayisini temsil etmektedir);
2) Deutsch-Oesterreic-hisches Kravetens-toffkartell;
3) Internationales Samtindustrie kartell (Tüm Alman
ve Fransız kadife fabrikaları);
4) Kunstseide Ver-kaufs konfor (Alman ve Belçika
suni ipek fabrikaları);
5) International Cotton Mills Corparation (A.B.D.
ve Amerika kıtasının diğer ülkeleri); 6) Konvention
der Deutschen und schweizerischen Se-idencashenez
fabrikanten;
7) Verband der deutschschweizerischen Cachenez und
kravatten fabrikanten (Alman, Lüksemburg, Belçika,
Hollanda, Avusturya-Macaristan, İsveç, Norveç,
Danimarka, Balkanlar);
10) Internationale Nahseide konvention (Avusturya,
Belçika, Rusya, İspanya ve İngiliz işletmeler);
11) Internationale Vereinizung der Flachs-und
Werggarnspinner (Avrupa'nın hemen hemen en büyük
keten iplikhaneleri);
12) Internationales kartell der Scheppenspinner.
Cam ve porselen sanayiinde en büyük uluslararası
işletme Eu-ropaischer Verbandder Flaschenfabrikanten
(hemen hemen tüm Avrupa bünyesindedir); aynı zamanda
çok sayıda büyük cam ve porselen kartelleri
mevcuttur.
Kağıt sanayinde yedi büyük uluslararası kartel
bulunmaktadır. Altı farklı sanayii de içeren
(Kauçuk, marangozluk, tıpa, kakao, vs.) on
anlaşmanın bulunduğu bilinmektedir.
Yukarda belirtilen kartellerden başka yüzlerce
uluslararası tröst vardır (birleşmeler ve kontrol
örgütleri). Burada sadece dünya ekonomisinde büyük
ağırlığı olan önde gelenleri belirteceğiz.
Bunlardan bir tanesi 1910 yılında 62 şirketin hisse
senetlerine
sahip olan (Anglo-American
Oil Company, Deutsche-Amerika-nische
Petroleumgesellschaft ve Romane-Americana da bunlara
dahildir) ve çok sayıda işletme ve şirketle
bağlantısı olan (Hollanda, Almanya, Fransa, İsveç,
İtalyan, Rus, İsviçre vs.) Standart Oil Company of
New Jersey'dir.65 Bu tröst bakır
üretiminde dünya tekeli yaratmaya çalışan
Amalgametod Copper Company'i; "kontrol etmektedir."
Bir diğer tröst ise dünyadaki en büyük "kontrol
şirketine" sahip olan United States
Steal Corporation'dır.
Önde gelen diğer tröstler ise şunlardır: 6,039,344
marklık yabancı sermayelik iştirakiyle Barmen'deki
Reisenmühlen und Handelsaktiengesellsc-haft'tır.66
Intenationale Bohrgesellschaft; Nobel Trust Company;
petrol sanayiindeki birçok uluslararası tröst;
Boston Fruit Company ve Tropical Trading and
Transport Company'le kurulmuş olan muz tröstü; et
tröstü; başında J. and P. Coats Ltd. adlı bir
İngiliz firmasının bulunduğu dikiş ipliği tröstü;
Societe Centrale de la Dynamite; Utrecht, Barcelona,
Paris, Napoli, Charlersi ve Viyana'daki şirketleri
kontrol eden Compagnie Generale de la Conduits d'Eau
(Luttich); Trust metallurgique belge français vs.
Kural olarak, tüm bu kartellerin ve tröstlerin
arkasında, bunları finanse eden işletmeler vardır,
yani bankalar. En ilkel şekli meta mübadelesi ve en
üst örgütsel aşaması uluslararası tröst olan
uluslararasılaşma süreci, banka sermayesinin
uluslararasılaşmasını ortaya çıkarmıştır. Banka
sermayesi, sanayi sermayesine dönüşmüş (sanayi
işletmelerini finanse ederek) ve böylece özel bir
kategori oluşturmuştur: finans kapital.
Finans kapital, sermayenin her yana yayılan bir
şekli olarak ortaya çıkar. İster "tropik", ister
"yarı tropik" isterse "kutuplarda" olsun her
"boşluğu" doldurma peşindedir. Yeter ki kâr yeterli
miktarda olsun. Birazdan büyük "ulusal" bankaların
dostça "karşılıklı olarak birbirlerine verdikleri
yardımları" göstermek için birkaç büyük
uluslararası bankacılık tröstü hakkında bilgi
vereceğiz.
Bir finans tröstü olan Societe financiere des
valeurs America-nes, Amerikan işletmelerinin
finansmanı için 191l'de Brüksel'de örgütlendi. Bu
tröst içinde yer alanlar şunlardır: Deutsche Bank ve
Hamburg'daki Warburg Company, Brüksel'deki Societe
Generale, Banque de Bruxelles, Banquede Paris et de
Pays-Bas, Paris'teki Societe Generale Pour Favoriser
L'industrie Nationale, Societe Français de Banques
et de Depats, Bank Française Pour Le Commerce et
L'industrie, Kutin Loeb Company, New York vs.,
bunların hepsi dünyanın en büyük bankalarıdır.68
"Finans tröstünün" bir kısmını oluşturan Deutsche
Bank, Schweizerische Kreditanstalt ve Speyer-Ellissen
firmasıyla birlikte, denizaşırı yerlerde inşaat
şirketlerini örgütlemek için Aktiengesellschaft Für
über Seeische Baunterneghmungen'i organize etti.
Birkaç ülkede petrol satış merkezleri ve Rus Nobel
firmasıyla ilişki kurdu.
Avrupa Petrol Birliği'ne katıldı.69 Çok
yakın bir zamanda İstanbul'daki işletmelerinin
finansmanı için Brüksel'de bir bankacılık tröstü (Consortium
Constantinople) örgütlendi. Bu tröste dahil olan
kuruluşlar şunlardı: Deutsche Bank, Deutsche
Orientbank (Deutsche Bank'la bağlantılıdır),
Dresdner Bank, Schaffausenscher Bankvercen, National
Bank, Paris'teki Societe Generale, Banque de Paris,
Comptoir National, Schweizerische Kreditenstatt ve
Bank für elektrische Unter-nechmungen.70
Banque de Paris et de Pays-Bas, Wiener Bankvere-in,
Sohwlizerische Kreditanstalk Societe Generale des
chemins de fer economiques, Deutsche Bank, Dresdner
Bank vs.'nin yani uluslararası bankacılık tröstü
yardımıyla, Belçika'da özel bir demiryolu bankası (Banque
Belge de Chemins de Fer) kuruldu. Bir örnek daha
verelim: Rus Metal Sendikası'na dört "ulusal" banka
grubu yardım etmektedir - Rus grubu (Asov Commerce
Bank, St.Petersburg. International Commerce Bank,
Russian Foreign Commerce Bank, Russo-Asiatic Bank ve
Varşova'daki Commerce Bank; Fransız grubu (Credit
Lyonnais, Banque de Paris et de Pays-Bas, Soci&e
Generale); Alman grubu (Deutsche Bank, Bank für
Handel und Industrie ve Dresdner Bank; ve Belçika,
grubu (Credit Generale Liege, Societe" Generale de
Belgique, Nagelmar kers fils a Lıege.
Tüm bu örneklerin tesadüfi istisnalar olduğunu
düşünmek büyük bir hata olacaktır. Ekonomik yaşam
bunlarla doludur. Koloni işletmeleri ve diğer
kıtalara sermaye ihracı, demiryolu inşası ve devlet
borçlanmaları, şehir içi demiryolları ve cephane
fabrikaları, altın madenleri ve kauçuk
plantasyonları, tüm bunlar aslında uluslararası
bankacılık tröstlerinin faaliyetlerine bağlıdır.
Uluslararası ekonomik ilişkiler sayısız
bağlantılarla gelişir. Binlerce kesim noktalarından
geçer, binlerce grupla sarılır ve tüm yerküre
üzerinde her yere yayılan dünyanın en büyük
bankalarıyla anlaşmayla işi sonuçlandırır. Dünya
finans kapitalizmi ve bankaların uluslararası
örgütlenmiş hakimiyeti, ekonomik realitenin inkâr
edilemez gerçeklerinden bir tanesidir.
Diğer taraftan, uluslararası örgütlerin önemi de
abartılmamalıdır. Spesifik ağırlıkları dünya
kapitalizminin ekonomik yaygınlığıyla
karşılaştırıldığında, ilk bakışta görüldüğü kadar
büyük değildir. Bunların çoğu (yani sendikaların ve
kartellerin çoğu) sadece piyasa bölüşümü (Rayonierungskartelle)
içeren anlaşmalardır. Bu yol, ekonominin diğer alt
bölümleri içinde, sadece üretimin çok spesifik
dallarını kapsar (en güçlülerinden biri olan şişe
sendikası). Bunların çoğu da istikrarsız yapıdadır.
Sadece doğal tekellere dayanan uluslararası
anlaşmalar daha istikrarlı bir yapıya sahiptir.
Uluslararası formasyonların sürekli gelişmesine
doğru bir eğilim vardır ve bu gelişme, modern dünya
ekonomisinin gelişmesi analiz edilirken göz ardı
edilemez.
Dünya ekonomisinin gelişimindeki temel eğilimleri,
meta mübadelesinden dünya bankacılık
konsorsiyumlarının faaliyetlerine kadar gözden
geçirdik. Dallanıp budaklanan bu süreç, ekonomik
yaşamın uluslararasılaşmasıdır. Ekonomik gelişmenin
coğrafi noktalarını birbirine yaklaştırma süreci,
kapitalist ilişkileri aynı düzeye getiren süreç ve
bir taraftan dünya kapitalist sınıfının elinde
yoğunlaşan mülkiyetle, diğer taraftan dünya
proletaryası arasındaki çelişkilerin büyümesi
şeklinde kendini belirginleştirir. Ancak buradan,
sosyal ilerlemenin "ulusal" devletlerin uyumlu bir
şekilde bir arada yaşama aşamasına ulaştığı sonucu
çıkarılamaz. Ekonomik yaşamın uluslararasılaşması
süreci sermayenin çıkarlarının uluslararasılaşması
süreciyle hiçbir suretle özdeş değildir. Bir Macar
iktisatçısı İngiliz barışsever Norman Angell'in
çalışmalarını ele aldığında bunlara ilişkin olarak
belirttiği ifadelerde tamamıyla haklıdır. "Norman
Angell tek bir şeyi unutmaktadır. O da Almanya ve
İngiltere'de sınıfların olduğu ve tüm halk için
gereksiz, yararsız ve hatta zararlı olan şey (sehr
gewinn bringend sein kann) kimi gruplar (büyük
finansörler, karteller, bürokrasi vs.) için büyük
fayda sağlayabilir".73 Bu ifade, sınıflı
yapıya sahip tüm devletler için geçerlidir, en
azından pür bilimsel bakış açısından bu böyledir.
Bu durum, kapitalist gelişmedeki çelişkileri
göremeyen, iyi niyetle ekonomik yaşamın
uluslararasılaşmasının bir Internationale der
Tatsachen (uluslararası olgu), olduğunu varsayanlar,
yani anarşik uluslararasılaşmayı örgütlü
uluslararasılaşma olarak varsayanlar, "ulusal"
kapitalist grupların barışçıl kapitalizmin "daha üst
birliğinde uzlaşmasını ümit edenler için böyledir.
Gerçekte, olaylar iyimser oportünistlere
görünenlerden daha karmaşık bir biçimde gelişir.
Ekonomik yaşamın uluslararasılaşması süreci,
burjuvazinin çeşitli "ulusal" grupları arasında
çıkar çelişkisini şiddetli bir şekilde
keskinleştirebilir ve keskinleştirmektedir de,
gerçekte uluslararası meta mübadelesinin gelişmesi
hiçbir şekilde mübadele eden gruplar arasındaki
"dayanışmanın" gelişmesiyle ilişkilendirilemez.
Aksine rekabetin çok ümitsiz bir şekilde artması,
yaşam ve ölüm mücadelesini beraberinde getirir. Aynı
şey sermaye ihracı için de geçerlidir. "Çıkar
birliği" bu alanda her zaman mümkün değildir.
Sermaye yatırım alanlarına sahip olmak için yapılan
rekabetçi mücadele burada da oldukça keskinlesin
Çıkar dayanışmasının güvenle yaratıldığı tek bir
durumdan söz edebiliriz. Bu durum ise, artan
"katılım" ve finansman söz konusu olduğunda kendini
gösterir, yani hisse senedi ve tahvillerin ortak
mülkiyeti nedeniyle, çeşitli ülkelerin kapitalist
sınıfları tek ve aynı nesne üzerinde kolektif
mülkiyete sahip olduklarında. Burada gerçekten altın
çağını yaşayan bir uluslararası düzen söz konusu.74
Basit bir çıkar benzerliğinden veya
"paralelliğinden" söz edilemeyeceği açıktır. Bir
birlik söz konusudur. Bu sürece paralel olarak,
ekonomik süreç tabii ki kapitalist çıkarların
ulusallaşmasına doğru ters bir eğilimi ortaya
çıkarır. Ve dünya kapitalizminin demir ökçesi
altında ezilen insan topluluğu bu çelişkinin
ceremesini çeker-inanılmaz derecedeki işkence, kan
ve pislik altında.
Gelişmenin perspektifleri sadece kapitalizmin temel
eğilimleri analiz edildikten sonra ortaya konabilir.
Ve kapitalist çıkarların uluslararasılaşması,
ekonomik yaşamın uluslararasılaşmasının bir yönünü
ifade ettiğinden bu işin diğer yönünü de, yani dünya
ekonomisinin sınırları içinde kapitalist rekabet
anarşisini en çarpıcı bir şekilde gösteren
kapitalist çıkarların ulusallaşması sürecini ele
almak gerekir. Bu süreç şiddetli sarsıntı ve
felaketleri, insan enerjisinin büyük ölçüde
tükenişini, sosyal yaşamın yeni şekillerini kurma
meselesini güçlü bir şekilde ortaya çıkarır.
Şimdi, sermayenin ulusallaşması sürecini analiz
edeceğiz. Çağdaş burjuva ideologlarının altın çağını
yaşayan uluslararasında (tabii ki burada "en üst" ve
"en alttaki" arasındaki ayrılıktan söz etmiyoruz" ne
anladıklarını Sartori-us'un şu ifadelerinde
görebiliriz: altın çağını yaşayan uluslararası,
vatanı olan ve bu vatanda varlığının temelinin
bulunduğuna inanan biri için hiçbir zaman bir ideal
olmayacaktır" (axe., s. 14). Bu da kapitalist
çıkarların uluslararasılaşması surecinin
karşılaştırmalı zayıflığını göstermektedir.
|
|