EKONOMİ KONU ANLATIMI -
İktisat Bölümüne
Alternatif Kısa Açıklamalar ve Konu Anlatımları
ÜNİTE 1 -
ÜNİTE 2 -
ÜNİTE 3 - ÜNİTE 4 -
ÜNİTE 5 -
ÜNİTE 6 - ÜNİTE 7 -
ÜNİTE 8 -
ÜNİTE 9
FİYAT TEORİSİ
A.Talep: İstek yada özlemin belirli bir satın alma gücüyle
desteklenmesidir.Tüketicilerin;
*belirli bir zamanda *belirli bir fiyat düzeyinde *satın
alma durumdaki mal ve hizmet miktarıdır.
A.1.Belirli bir fiyattan Talep: Bir mal ve hizmette söz konusu
fiyatı ödemeye hazır olanların satın almak istedikleri mal
miktarıdır.istem Pazar fiyatını belirleyen bir etken olmayıp
aksine Pazar fiyatı tarafından belirlenen bir büyüklüktür.
A.1.a.Talep Çizelgesi: Bir mal yada hizmetin farklı fiyatlar
karşısında gösterdikleri satın alma tutumunu belirler.Fiyat
düştükçe istem artar ancak fiyatın oluşması sadece isteme bağlı
değildir.istem çizelgesi pazarda somutlaşan fiyatı göstermemekte
sadece tüketici eğilimini belirlemektedir.
A.1.b.Talep Yasası: Fiyatlarla satış miktarları arasındaki ters
yöndeki ilişkiye denir.bu yasaya göre diğer koşullar sabit
düşünüldüğünde bir mal yada hizmetin fiyatı düştüğünde o mal
yada hizmete tüketicinin istem miktarı
artar.ters olarak da
fiyatlar yükseldikçe istem azalır.
A.1.c.Talep Eğrisi: İstem yasasını koordinat eksenlerinde
gösterilmesidir.
A.1.d.Bireysel yada Pazar Talebi:pazardaki karar birimlerinin
birinin belirli bir zamandaki istemleri bireysel
istemdir.bireysel istemlerin toplamı ise pazar istemdir
A.2.Talep miktarını etkileyen etmenler: *Pazar
fiyatı *tüketici zevk ve alışkanlıkları *pazardaki tüketici
sayısı *tüketicilerin gelir düzeyi
* Malla ilgili öbür malların fiyatları *tüketicilerin pazarın
gidişine yönelik tasarımları
*moda yada teknolojik değişimler sıralanabilir.
A.3.Talep Fonksiyonu: bir mal yada hizmetten satın alınmak
istenen miktarlar ile bu miktarları belirleyen etmenler
arasındaki karşılıklı ilişkidir.
A.4.Talep Eğrisindeki Değişmeler: *eğrinin tümden yer
değiştirmesi *eğri boyunca fiyatlardaki değişime
koşut istem
değişmeleridir.
A.5.Talep miktarlarının fiyat değişimlerine karşı duyarlılığı
istem esnekliğini belirler.
B.Arz: belirli dönemde belirli düzeydeki fiyatlarla satışa arz
edilen mal yada hizmet miktarlarını ifade etmektedir.sunumun
gerçekleşmesi;malın pazara satılmak üzere getirilmesi ile
olasıdır.satıcıların; *belirli zamanda *belirli bir fiyat
düzeyinde *satmaya hazır oldukları mal ve hizmet miktarıdır.
B.1.Belirli bir fiyattan Arz:bir ve hizmeti üreten yada elinde
bulunduranların satmaya hazır oldukları mal miktarıdır
B.1.a.Arz çizelgesi:fiyat düştükçe buna koşut olarak sunumun da
düştüğü bilinmektedir yani fiyatlarla sunum arasında pozitif bir
ilişki vardır.sunum çizelgesi;somutlaşan fiyatı göstermemekte
sadece üretici eğilimini belirlemektedir.
B.1.b.Arz yasası:belirli zamanda pazara sunumu yapılan mal ve
hizmetler fiyatlara koşut olarak azalır yada çoğalır yani bir
mal yada hizmetin fiyatı yükseldikçe o malın sunumu artar
tersine fiyatlar düştükçe sunum miktarı azalır.
B.1.c.Arz Eğrisi
B.1.d.Bireysel yada Pazar Arz:pazarda belirli bir mal üreten tek
bir işletmenin sunumu tekseldir.pazarda belirli bir fiyat
düzeyinden
aynı mal ve hizmeti üreten işletmelerin sunumu ise
Pazar sunumu yada toplam sunumdur.
B.2.Arzı etkileyen etmenler: *mal ve hizmet fiyatı *üretim
kaynaklarının fiyatları *mal ve hizmetlerle ilgili öbür mal ve
hizmet
fiyatları *verimlilik ve maliyet *pazardaki üretici işletme sayısı *üretici işletmelerin
fiyatlar üzerindeki tasarımları *moda ve teknolojideki
değişimler
B.3.Arz Fonksiyonu: bir mal ve hizmetten sunumu yapılan
miktarlar bağımlı değişken,sunumu etkileyen etmenler bağımsız
değişken kabul edildiğinde sunum fonksiyonu bağımlı değişken ile
bağımsız değişkenler arasındaki ilişkiyi açıklamaktadır.
B.4.Arz Eğrisindeki Değişmeler
B.5.Arz Esnekliği:fiyat değişmeleri karşısında sunumun
duyarlılığı sunum esnekliğidir.
C.Arz - Sunum Dengesi ve Pazar Fiyatının Oluşumu: İstem ve
sunumun kesiştiği noktada Pazar fiyatı oluşmaktadır bu noktaya
denge noktası denmektedir.
TÜKETİM TEORİSİ
Geleneksel talep kuramının amacı;tüketicilerin davranışlarını
incelemektir.Tüketici harcamalarını yaparken en yüksek faydaya
ulaşmak için bir plan yapmaktadır.bu kavram olarak “faydanın
maksimizasyonu aksiyonu” dur.Faydanın karşılaştırılması 2
yaklaşımla olur;
*Ordinal yaklaşım:faydanın ölçülemeyeceğini
savunmaktadır.(tüketicinin malı seçerken en iyi
faydalanacağı
şekilde farklı malları sıraya koyabilmesinin olası olduğunu
ancak sayısal değerler
olmadığından marjinal faydanın ölçülüp
mutlak rakamlarla ifade edilemeyeceğini savunmaktadır.)
*Kardinal yaklaşım:faydanın ölçülebileceğini kabul ettiği
için marjinal fayda kavramıyla ilgilenmektedir.tüketici farklı
iki mal için arasında kıyas yapabilecek kadar bilgiye piyasa
koşulları planlanan dönemdeki gelirin bilinmesi sayesinde
sahiptir. Kardinal fayda kuramı ile ilgili varsayımlar;
1.Rasyonellik: Tüketici rasyonel olup kendi gelir durumuna
göre faydasını maksimuma çıkartmaya çalışmaktadır
2.Kardinal Fayda: Fayda kardinal bir kavramdır ve malların
faydaları ölçülebilir.bunun için en uygun ölçü de paradır.
3.Paranın marjinal faydasının sabitliği: Faydanın ölçülmesinde
parasal birim kullanılıyorsa bu gereklidir.
4.Azalan marjinal fayda: Tüketici bir maldan fazla miktarda
almaya başladığında marjinal fayda azalır
5.Malların toplam faydası tek tek mal miktarına bağlıdır.
Marjinal fayda toplam faydadaki en son değişme olarak kabul
edilebilir.çünkü bir malın tüketiminde en son yani toplam
faydadaki değişme oranı bize marjinal bize marjinal faydayı
verir.
Marjinal fayda iki yasa ile açıklanır;
*Birinci gassen yasasına göre:bir gereksinime doyum
sağlayan maldan tüketilen miktar arttıkça her bir yeni birimden
elde edilen doyum azalır ve tüketim devam ederse üst sınıra
ulaşıldığında tüketim sabit bir değerde kalır.
*İkinci gassen yasasına göre:tüketici maksimum doyuma
ulaşmak için bütçesini gereksinimi olan mallar arasında öyle
paylaştırmalıdır ki malların yararı eşit olsun.ayıca bir malın
tüketilen bölümleri artarken
marjinal faydası bu yasada da
açıklandığı gibi azalır denebilir.
--Her yeni birimin toplam faydaya yaptığı ilavenin azalışına
“marjinal faydanın azalışı yasası” denir.
--Bir çok kullanım alanına sahip bir malı tüketici bu yerler
arasında öyle bir oranda dağıtır ki her gereksinim
için ayırdığı
son maldan sağlanan marjinal fayda birbirine eşit çıksın.bu da
“marjinal faydanın eşitlenmesi ilkesini” oluşturmaktadır.
Tüketici dengesi:malların marjinal faydalarının fiyatlara
oranının eşitliği gerçekleştiğinde tüketici dengesi de
gerçekleşir.
ÜRETİM
TEORİSİ
Üretimin gerçekleştirilebilmesi için gerekli gerekli girdiler
ile elde edilen ürünler arasındaki teknik ve fiziki ilişkiler
üretim teknolojisi kapsamında ele alınmaktadır.
A.Üretim fonksiyonu:kullanılan üretim faktörleri miktarları ile
elde edilen ürün miktarları arasındaki ilişkinin matematiksel
bir gösterimidir.
A.1.Doğrusal-homojen üretim fonksiyonları: Üretimde kullanılan
girdi miktarları,girdiler arasındaki birleşim oranı
değiştirilmeden
4-5-6 kat arttırıldığında üründeki artış koşut
etkileşimle4-5-6 kat oluyorsa buna doğrusal-homojen üretim
fonksiyonları denir.bu tip fonksiyonlarda kullanılan girdilerin
arttırılan miktarları ile bu artışa bağlı olarak
üründe ortaya
çıkan artış etkileşimi aynı olduğundan üründe “ölçeğe göre sabit
getiri” kavramı ortaya çıkmaktadır.
A.2.Doğrusal olmayan homojen üretim fonksiyonları: Üretimde
kullanılan girdi miktarları girdiler arasındaki birleşim oranı
değiştirilmeden 4-5-6 kat arttırıldığında üründe 4,5-5,75-7 kat
artış gözleniyorsa “ölçeğe göre artan getiri” kavramı ortaya
çıkar.
Girdiler arasındaki birleşim oranı değiştirilmeden
üretimde kullanılan girdiler 4-5-6 kat arttırıldığında ürün
2,5-4,25-5 kat artıyorsa bu durumda “ölçeğe göre azalan getiri”
kavramı söz konusu olmaktadır.
A.3.Homojen olmayan üretim fonksiyonları: Üretim için gerekli
olan girdi miktarları düzenli bir artış
gösterirken(3-4 kat
artış)ürün miktarında düzensiz bir artış meydana geliyorsa
homojen olmayan bir üretim fonksiyonu söz konusudur.
B. Azalan Verimler Yasası
*Toplam ürün: Belirli bir dönemde diğer gidiler sabit
tutulurken girdilerden birinin arttırılması durumunda ortaya
çıkan ürün artışlarının toplamına denir.
*Ortalama ürün: Her bir birim girdinin ortalama olarak ne
miktar ürün artışına neden olduğunu gösterir.yani;değişken,girdi
başına düşen üretim miktarıdır.
*Marjinal ürün: Her ilave bir birim girdinin sağladığı üretim
artışıdır.
-Azalan
Verim Yasası:
Üretim periyodu süresince girdilerden biri değişken diğerleri
belirli bir düzeyde sabit tutulduğunda değişken
olan girdi
birimi arttırıldığında, toplam ürün başlangıçta artan oranlarda
artış,izleyen aşamada azalan
oranlarda artış
göstermektedir.
Arttırılan bir girdi ile bir noktada üretimde artış meydana
gelmez ki;bu noktaya “doyum noktası” denir.Bu bağlamda üretim
miktarında üç aşama göze çarpmaktadır;*artan verimlilik *azalan
verimlilik *stabilite yada negatif verimlilik
-“Üretim
sürecinde girdi arttırılarak nereye dek müdahale edilir?”
:*marjinal ürün eğrisinin sıfır olduğu noktada toplam üretim
miktarı maksimum düzeydedir. *marjinal ürün eğrisi ortalama ürün
eğrisini ortalama ürün miktarının en yüksek olduğu noktada
kesmektedir. *marjinal ürün eğrisi sıfırın altına düştüğünde
toplam üretim miktarı da azalmaktadır.
C.Üretim
maliyetleri:
Ekonomik anlamda maliyet;bir birim mal veya hizmet üretiminde
kullanılan her türlü
girdi için yapılan harcamaların
toplamıdır.
C.1.Sabit
harcamalar:
Üretim miktarına bağlı olarak değişmeyen giderlerdir.
C.2.Değişken harcamalar:
Üretim miktarına bağlı olarak değişen giderlerdir.yani;üretim
yoksa değişken gider de yoktur,üretim kapasitesi
arttırılacaksa,artan değişken gider söz konusu olmaktadır.
C.3.Toplam
maliyet,ortalama maliyet:
Belirli bir üretim periyodunda, üretimin gerçekleşebilmesi için
yapılan sabit ve değişken
giderler toplamı, toplam harcamaları
verir.
C.4.Marjinal maliyet:
Üretimde ortaya çıkan bir birimlik artışın toplam
harcamalarda ne kadar bir artış yaratacağını ortaya koymaktadır