Ekonomİ PolİtİkasI Sözlüğü
L
Laffer eğrisi:
Vergi oram düştükçe devletin vergi tahsilatının
artabileceğini gösteren eğri.
Laspeyres endeksi: Fiyat endeksi oluşturma
yöntemlerinden biridir.
Likidite:
Bir varlığın kısa sürede ve düşük bir maliyetle
paraya çevrilebilme olanağı. Bkz. Disponibilite.
Likidite
krizi: Ekonomik işletmelerin yükümlülüklerini
karşılamak için yeterli likiditeye sahip olmamaları
durumu.
Likidite
riski: Bir bankanın mevduat sahibi veya
borçlanıcılarının taleplerini zamanında ve yeteri
kadar karşılayabilecek likiditeye sahip olamama
riski.
Londra Kulübü:
Dış borçlarını ödemekte güçlük çeken ülkelerin başka
ülkelerin finans piyasalarından (özel sektör)
aldıkları borçları yeniden yapılandırmalarına
yönelik görüşmelerin yapıldığı toplantılar.
Devletten devlete olan borçların yeniden
yapılandırılmaları Paris Kulübü marifetiyle olur.
Bkz. Paris Kulübü.
Lorenz eğrisi:
Bir ülkede milli gelirin dağılımının adil olup
olmadığını ölçmeye yarayan bir analiz. Dikey
eksende milli gelirin birikimli yüzdeleri %20'lik
paylar halinde, yatay eksende ise hane halkları
sayısının birikimli yüzdeleri %20'lik dilimler
halinde gösterilir. Bu eksenin karşılarına yarı
uzunlukta tamamlayıcı eksenler çizilmesiyle
oluşturulan karenin sol alt köşeden sağ üst köşeye
olan köşegeni mutlak eşitlik olduğunu ifade eder. Bu
doğrudan sapmalar gelir dağılımındaki eşitsizliğin
derecesini ortaya koyar. Bkz. Gini katsayısı. Bu
analiz ücret, kâr gibi üretim faktörlerinin aldığı
payların ölçülmesine yönlendirildiğinde karşımıza
fonksiyonel gelir dağılımı çıkar.
M
Mahalli idareler:
Belediyeler.
Makroekonomi:
Ekonomi biliminin global büyüklüklerle uğraşan alt
dalı. Uğraştığı konular arasında enflasyon, büyüme,
GSMH, toplam talep gibi konular vardır.
Mali tevzin:
Kamu gelirinin merkezi idare ve yerel yönetimler
arasında paylaştırılması.
Maliye Bakanlığı:
Bütçenin hazırlanması, vergilerin toplanması, gider
ödeneklerinin verilmesi, kamu mallarının
izlenmesinden sorumlu bakanlık.
Maliye politikası:
Tam istihdamı ve istikrarlı büyümeyi sağlamak üzere
hükümetin giderler ve vergilerle ilgili olarak
aldığı kararlar bütünü. Bkz. Ekonomi politikası.
Marjinal tasarruf eğilimi: Belli bir miktar artan
gelire paralel olarak artan tasarruf miktarı.
Marksist ekonomi teorisi:
Kapitalist ekonomi yaklaşımının tersine üretim
araçlarının devletin tekelinde olması gerektiğini
vurgulayan, özel mülkiyete karşı ekonomi yaklaşımı.
Menkul Kıymetler Borsası:
Tahvil, bono ve hisse senedi gibi değerli finansman
araçlarının el değiştirdiği piyasa.
Merkantilizm:
Kapitalizm öncesi toplumlarda yaygın olarak
uygulanan ve başlıca önermeleri ödemeler dengesi
fazlası verecek bir ticaret politikası izlemek ve
devletin ekonomiye aktif müdahalesini savunmak olan
ekonomi doktrini.
Merkez Bankası:
Ülkenin para otoritesi, özel bir kanunla kurulmuş
olup ulusal paranın basımına ve piyasaya
çıkarılmasına yetkili tek kuruluş. Başlıca görevleri
arasında ulusal paranın dolaşıma çıkarılması,
ekonominin kredi arzının düzenlenmesi ve
denetlenmesi, ödemeler sisteminin çalışması ve
fiyat istikrarının korunması vardır.
Merkez Bankası'ndan borçlanma: Hazinenin
geçici gelir gider farkını karşılamak üzere Merkez
Bankası'ndan geçici olarak borçlanmasıdır.
Türkiye'de geçmişte uygulanan ve bütçe ödeneklerinin
belli bir oram ile sınırlı bulunan bu uygulama kısa
vadeli avans adını taşıyordu. Bkz. Kısa vadeli
avans.
Merkez Bankası müdahalesi:
Piyasa koşullarını etkilemek yada düzenlemek üzere
Merkez Bankasınca açık piyasa işlemleri, munzam
karşılık oranlan değişimleri, ıskonto oranlan
değişimleri gibi yollarla ulusal paranın miktarına,
döviz kurlarının ve/veya faizlerin değerine yapılan
müdahalelerdir.
Mevduat munzam karşılıkları (munzam
karşılıklar): Bankaların topladıkları mevduatların
belli bir bölümünü Merkez Bankası'na mevduat olarak
tutmaları zorunluluğu.
MIGA
(Multinational Investment Guarantee Agency):
Bkz.
Dünya Bankası Grubu.
Mikro ekonomi:
Ekonomi biliminin toplumu oluşturan tek tek
bireylerin ve tek tek firmaların ekonomik
davranışlarıyla ilgilenen alt dalı. Konuları
arasında tüketici dengesi, bireysel talep, firma
dengesi, girdi maliyetleri, piyasa yapısı gibi
konular yer alır.
Milli gelir:
GSYlH'dan amortismanlar ve dolaylı vergiler düşüp
devletin verdiği sübvansiyonlar eklendikten sonra
bulunan büyüklüktür.
Monetarist ekonomi teorisi:
Ekonomide paranın reel değişkenleri
etkileyemeyeceğini savunan ekonomi yaklaşımıdır.
Birçok açıdan klasik ekonomi yaklaşımına çok benzer.
En önemli savunucusu Milton Friedman'd ir.
Muhabir hesaplan Bir bankanın iş yaptığı yurt
içindeki ya da yurt dışındaki diğer bankalardaki
hesaplarında bulunan meblağlar.
Mukayeseli üstünlük:
Bkz. Karşılaştırmalı üstünlük.
Mutlak üstünlük:
Bir ülkenin diğer bir ülkeyle karşılaştırdığında,
ürettiği bütün mal ve hizmetlerde kullandığı
girdilere göre daha fazla çıktı elde ermesi hali.
Müdahaleli esnek kur:
Merkez Bankası'nın zaman zaman döviz piyasasına
müdahalede bulunması nedeniyle tam esnek olarak
uygulanamayan döviz kuru rejimi (dirty float,
managed float). Bkz. Kur rejimleri.
M0: Emisyon
M,: Dolaşımdaki para ile vadesiz tasarruf ve ticari
mevduatlarının toplamından oluşan para arzı
tanımı.
M2: M
olarak tanımlanan büyüklüğe vadeli tasarruf ve
ticari mevduatların eklenmesiyle ulaşılan
para arzı tanımı.
M>Y: M2
olarak tanımlanan büyüklüğe yurtiçinde yerleşiklerin
sahip olduğu döviz mevduatlarının eklenmesiyle
ulaşılan para arzı tanımı.
M2R:
Mı olarak tanımlanan para arzına bankalardaki repo
hesaplarının eklenmesiyle ulaşılan büyüklük.
M2YR: M2Y
olarak tanımlanan para arzına bankalardaki repo
hesaplarının eklenmesiyle ulaşılan büyüklük.