Ekonomİ PolİtİkasI Sözlüğü
Ö
Ödemeler
dengesi: Bir ülkedeki ekonomik birimlerin (bireyler,
firmalar ve devlet) belli bir dönem içinde yabancı
ülkelerdeki ekonomik birimlerle gerçekleştirdiği her
türlü ekonomik faaliyetin parasal değerini gösteren
hesap tablosu. örtülü ödenek: Harcama nedeninin
kamuoyunca bilinmesinin ulusal çıkarlara ters
düşmesi nedeniyle başbakanın yetkisine verilmiş
harcama ödeneği.
Özel çekme hakları (special drawing rights-SDR):
IMF tarafından üye ülkelere tahsis edilmek amacıyla
yaratılan uluslararası rezerv para. SDR, para
olarak tedavül etmeyen ve yalnızca muhasebe kaydı
olarak işlem gören bir hesap birimidir. Bir anlamda,
IMF'nin bastığı paradır.
Özel kesimin piyasa dışına itilmesi {crowding out):
Kamu kesiminin gelir gider dengesizlikleri sonucunda
yarattığı büyük borçlanma talebiyle faizlerin
yükselmesine neden olması sonucunda özel kesimin
yatırımları için ihtiyacı olduğu fonların daralması
ve pahalılaşması.
özelleştirme gelirleri:
Kamu İktisadi Teşebbüsleri ve kamu iştirak
hisselerinin özel sektöre satışından elde edilen
gelirler.
özerk bütçeli kuruluşlar:
Devlet bütçesinin dışında, kendi bağımsız gelirleri
olup yetkili karar organlarınca kendi harcamalarını
tespit eden devlet kuruluşları, örneğin, Merkez
Bankası, Rekabet Kurumu ve Bankacılık
Düzenleme ve Denetleme Kurumu gibi kuruluşlar özerk
bütçeli kuruluşlardandır.
P
Paashe endeksi:
Fiyat endeksi oluşturma yöntemlerinden biridir. Par
value (yazdı değer): Bir hisse senedi, tahvil yada
bono gibi değerli evrakın üzerinde taşıdığı değerin
tamamı.
Para:
Mal ve hizmet satın alabilen, mal ve hizmetlerin
değerini ifade eden ve tasarruf aracı olarak
kullanılabilen her şey paradır.
Para arzu İşlem ve yatırımlarda kullanılmaya hazır
para miktarının tümü. Belli bir tarihte ekonomideki
para stoku.
Para arzı tanımları:
M* M1( M2, M2Y, M2R,
M2YR.
Paranın dolanım hızı (velocity of money):
Bir ekonomide her bir para biriminin belirli bir
sürede kaç kez el değiştirdiği gösteren ölçü. Bkz.
Değişim denklemi.
Paranın değer kaybetmesi (depreciation):
Bir ülke parasının başka ülkelerin paralarına göre
değerinin azalması. Bu değer kaybının sonucu olarak
parası değer kaybeden ülkedeki ekonomik birimler
diğer ülkelerin mallarını daha pahalıya almaya
başlarlar.
Paranın değer kazanması (appreciation): Bir ülke
parasının başka ülkelerin paralarına göre değerinin
artması. Bu değer kazancının sonucu olarak EP28
parası değer kazanan ülkedeki ekonomik birimler
diğer ülkelerin mallarını daha ucuza almaya
başlarlar.
Para politikası:
Merkez Bankası'nın hedeflerine ulaşmak için
uyguladığı açık piyasa işlemleri, ıskonto oranının
tespiti, mevduat munzam karşılık oranlarını
değiştirmesi gibi politikaların bütünü.
Paris Kulübü:
Dış borçlarını ödemekte güçlük çeken ülkelerin başka
ülkelerin devletlerinden aldıkları borçları
(devletten devlete borçlar) yeniden
yapılandırmalarına yönelik görüşmelerin yapıldığı
resmi toplantılar, özel sektöre olan borçların
yeniden yapılandırılmaları Londra Kulübü marifetiyle
olur. Bkz. Londra Kulübü.
Peg:
Bir ülkenin parasının yabacı ülkelerin paraları
karşısındaki değerini bir başka ülkenin parasına ya
da başka ülkelerin paralarından oluşan bir sepete
bağlayıp sabitlemesi.
Phillips eğrisi:
işsizlik oranı ile ücret artışlarını ya da işsizlik
oranı ile enflasyon arasındaki kısa dönemli
ilişkiyi gösteren eğri. Kısa dönemde, Phillips
eğrisi enflasyon ile işsizlik oranı arasında ters
bir ilişki olduğunu gösterir.
Piyasa riski: Mali piyasalarda fiyatın
oynaklığından dolayı zarar yada kâr etme riski.
Portföy yatırımları:
Tahvil, bono ve hisse senedi gibi menkul kıymetlere
yapılan yatırımlar.
Pozitif ekonomi: Bir ekonomik olgunun objektif
olarak ortaya konulup analize tabi tutulmasını
içeren ve değer yargılatma yer vermeyen ekonomi
bilimi dalı. Ekonomi teorisi bu kategoriye girer.