|
Bilgi Toplumu ve Hizmet Sektörü
Aslında G-8 ülkelerinde istihdamın yapısının
değerlendirilmesi, bize işgücünün gittikçe artan
bir oranda verimliliğinin yükseldiğini
göstermektedir. Teknolojik ve örgütsel yenilenmeler
kadın ve erkek olarak işgücünün gittikçe daha fazla
ürettiğini, daha yüksek kalitede üretim yaptığını,
daha az bir gayretle ve daha az kaynak kullanarak
çalışanların direkt üretimden dolaylı üretime
geçtiğini, toprağı dikmeden, sökmeden ve fabrikada
üretmeden yeniliğe, tüketime ve yönetim işlevine
yöneldiğini, dar bir iktisadi faaliyetten çeşitli
meslekleri kavrayan yeni üretim biçimlerine
kaydığını göstermektedir.
Gerçekten, istihdam yapısındaki değişme, yani
istihdamın tarımdan endüstriye ve sonra da hizmet
sektörüne geçişi süreci, üç önemli hatayı da
birlikte getirmektedir:
a-
Tarımdan sanayiye ve sanayiden hizmetlere geçiş
modelinde, faaliyetlerin iç yapısındaki farklılaşma
hizmetler kavramı altında gösterilerek homojen bir
değişkenlik içinde değerlendirilmektedir,
b- Böyle bir yaklaşım, bilgi teknolojisindeki yeni
ve köklü değişmelere yeterli bir önem vermemektedir,
c- Küreselleşen bir ekonomide birbirine bağlı olarak
gelişen gelişmiş toplum yapılarındaki kültürel,
tarihsel ve müessesevi farklılıkları gözden
kaçırmaktadır. Gerçekten, G-8 ülkelerinde
istihdamın yapısı incelendiğinde, bilgi
toplumlarının da özelliklerini belirleyen aşağıda
gösterilen ortak noktalar söz konusudur:
1-
Gittikçe daralan bir tarım istihdamı,
2- Sürekli bir biçimde azalan imalat sanayii
istihdamı,
3- Üretim ve sosyal hizmetlerin her ikisinde de
ortaya çıkan yükselme (özellikle birincisinde
işletme hizmetleri, ikincide sağlık hizmetleri),
4- Bir iş yaratma kaynağı olarak hizmet
sektörlerinde artan farklılaşma,
5- Yönetimsel, profesyonel ve teknik işlerde hızlı
artış, yarı vasıflı büro işleri ve satış
işçilerindeki beyaz yakalı çalışanların
büyümesi,
6-
Önemli ve nisbeten kararlı olarak perakende
ticarette bir istihdam yapısının ortaya çıkışı,
7- Meslek yapısının zaman içinde gittikçe
yükselmesi, özellikle daha yüksek bir vasıf ve
eğitim talep eden mesleklerin payının artışı.
Diğer yandan, G-8 ülkeleri başka açılardan analiz
edilip değerlendirilmeye tabi tutulursa, bu
ülkelerin istihdam ve meslek yapılarında bazı
farklılıklar gözlenmektedir. Basitleştirilmiş bir
şekilde bu farklılıkları model içinde ortaya
koyabiliriz: "Hizmet ekonomileri modeli" genelde
ABD, İngiltere ve Kanada'yı içine almaktadır. Bu
modele göre, 1970'lerden sonra imalat sanayii
istihdamında hızlı bir daralma görülmektedir. Bilgi
toplumuna geçişle bu eğilim hızlanmaktadır. Hemen
hemen tüm tarım istihdamı be taraf olduğu için
ortaya tamamiyle yeni bir istihdam yapısı
çıkmaktadır.
Değişik hizmet faaliyetleri arasında farklılıklar,
sosyal yapının analizinde anahtar rolü oynamaktadır.
Bu modelde sermaye, yönetim hizmetleri, işletme
üretim hizmetlerinin önünde gelmekte ve sosyal
hizmet sektörleri sürekli artmaktadır. Özellikle,
sağlık hizmetleri ve eğitim hizmetleri alanındaki
istihdam keskin bir biçimde genişlemektedir. Yönetim
kategorilerinde ise, orta kademe yönetim dahil olmak
üzere bu guruplarda istihdam genişlemektedir.
Esas itibariyle Japonya ve bir ölçüde Almanya
tarafından temsil edilen "info-endüstri modeli"nde
ise, imalat sanayii istihdamı azalmakla birlikte
aşağı yukarı toplam işgücünün %25’i civarında,
nisbeten yüksek bir seviyede kalmaktadır. Bu model,
imalat sanayi işlerinin azalmasına mukabil imalat
faaliyetlerinin güçlenmesi sonucunu doğurmaktadır.
Bu modelin sonucu olarak iş hayatı hizmetleri, mali
hizmetlerden daha önemli bulunmaktadır ve istihdamın
firma üretimi ile ilgisi daha güçlüdür. Kuşkusuz
bunun anlamı, Japonya ve Almanya'da finans
faaliyetleri önemsizdir, Şeklinde olamaz. Çünkü,
gerçekten dünyadaki on büyük bankadan sekiz tanesi
Japonların'dır.
Bütün bunlara rağmen, esas büyüme endüstriye bağlı
hizmetlerde sosyal hizmetlerde görülmektedir.
Özellikle, Japonya'da diğer bilgi toplumlarına
nazaran sosyal hizmetlerde dikkati çekici daha düşük
bir istihdam gözlenmektedir. Bu durum, bir ölçüde
Japon ailesinin yapısından ve sosyal hizmetlerin
firma yapısı içerisinde karşılanmasından doğmakta
Temelde endüstri-ötesi toplumların, tarım ve imalat
sanayii yerine, hizmet sektörü ekonomileri olduğunu
ifade edebiliriz.
|